Mikdat Kadıoğlu

-
Aa
+
a
a
a
13 Şubat 2012
Ülkemizde hep dar bir bakış acısı ve acele hazırlanan yetersiz kanunları görünce "Aşkın Kanununu Yazsam Yeniden" şarkısı aklıma gelir.
01 Şubat 2012
Farkında mısınız bilmem; bu günlerde gazetelere verilen ilanlarla elektrik kesintisi uyarısı yapılıyor. Ortalık jeneratör reklamlarıyla doldu. Yani elektriğimize bir şeyler oluyor!
24 Ocak 2012
İstanbullular "kar, kar" diye sayıklıyor ama bir türlü istenildiği kadar çok kar yağmıyor. Ben de ekonomik kriz filan demedim, İstanbul'a kar yağması için çılgın projeler geliştirdim!
24 Ocak 2012
"Kar yağsın da mikroplar ölsün" diyen çok. "Bu sene doğru dürüst kar yağmadığı için hastalıktan kurtulamadım" diye şikayet edenler de var. Gerçekten kışın ne oluyor bize?
11 Ocak 2012
Hava durumu da tekerrürden ibarettir! Yani geçmişin şiddetli ve şiddetsiz olmak üzere her türlü hava şartları 2012'de tekrarlayabilir...
30 Aralık 2011
Bugünlerde 7'den 70'e herkes kapak topluyor! Ben de her akşam, gün boyu cebime doldurduğum kapakları hanıma teslim ediyorum. Memleketin başına bu kapak toplama işini daha çiçeği burnunda yeni bir belediye olan Ataşehir Belediyesi açtı.
29 Aralık 2011
Alışık olmadığımız bir şeydir öz yaşam öyküsü (otobiyografi) yazmak. Hele hele bir mühendis tarafından. Ülkemizdeki en büyük kalkınma projesiyle birlikte mühendislik tarihi, uygulamaları ve etiğini de belgelemek için yazılmış, bir solukta okunan bir öykü yoktu... Artık var...
19 Aralık 2011
Bir internet bağımlısı olarak bu günlerde twitter'a çok fena sardım. Köşemde bu hafta hangi konuda yazmam gerektiğini de twitter ahalisine sorayım dedim..
13 Aralık 2011
"Hayaldi geçek oldu" diyemiyeceğim ama hayali bile her şeye değer bir projemiz var. Bölgenin, ülkenin refah ve istikrarı için yüz yılın en büyük, çok yönlü, çok boyutlu bir kalkınma projesidir o.
06 Aralık 2011
Afetlere hazırlık için belki çok şey yaptık ama yeterli değil. Özellikle riskleri azaltamadık ve halka inemedik. Ayrıca en kısa zamanda afetleri unutmaya çalıştık ama onlar oluşmayı unutmuyor. Velev ki belediye başkanı seçildim, işte depreme hazırlık için yapacağım ilk 10 şey!
22 Kasım 2011
Van'da, görüldüğü gibi Türkiye'de afet yönetim sistemimiz maalesef yine çadıra dolandı! Bu durumda Konfüçyus'e bir danışayım dedim!
15 Kasım 2011
Kapalı kapılar ardında yaşanan akıl tutulmasıyla birlikte artık hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler, iktisat, işletme fakültesi mezunları da güya "meteoroloji uzmanı" oldu...
26 Ekim 2011
Kaçak yollardan başka ülkelere gitmek için Türkiye'yi bir köprü gibi kullananların dramlarına giderek artan sıklıkta tanık oluyoruz. İklim değişikliği de bu durumu daha da kötüleştiriyor, fakat iklim değişikliği ve afetler resmen bir sığınma nedeni sayılmıyor!
05 Ekim 2011
Hep duyarız; terör sadece bir kurumun ya da tek başına devletin çözebileceği bir şey değildir. Herkes taşın altına elini koysun, falan, filan... İşte elimi taşın altına koyuyor ve afet yönetim uzmanı olarak terörün bir de afet olarak düşünülmesini tavsiye ediyorum.
03 Ekim 2011
İtiraf edin; başlangıcı sinsi ve yıkımı genellikle yavaş ilerleyen yani kronik olan şeylere karşı millet olarak duyarsızız. Örneğin, sigara, deprem, kanser, Alzheimer hastalığı...
21 Eylül 2011
Dünya'nın manyetik alanı, hava koşullarını ve hastalıkları etkiler mi? Dünya'nın manyetik alanı çöküyor mu? Ya da manyetik alanı Dünya'ya fazla mı geliyor?
13 Eylül 2011
Gündelik hava olaylarının uzun vadeli olan iklim ile ilişkilendirilmemesi gerektiğini hep söylerdik. Fakat günümüzde artık bunu daha fazla söyleyemiyoruz.
07 Eylül 2011
Her yıl bahar hastalıkları haziranda sona ererken, bu yıl temmuz ortasına kadar burunlar kaşındı, gözler kızardı, solunum zorlukları devam etti. Neden acaba?
01 Eylül 2011
Somali ile birlikte "kıtlık" kavramı gündeme geldi. Ama kamuoyunda kıtlık, kutuplardaki buzul dağı gibi bize uzak bir gerçeklik olarak algılanıyor. Ülkemizde hiç olmayacak, bize çok uzak bir tehlikeymiş gibi düşünülüyor. Gerçekten kıtlık bize çok uzak bir olay mıdır?
01 Eylül 2011
Afet ve acil durum yönetim sistemimiz dökülüyor, diyene kızıyorlar. Evet bu konuda önemli mesafeler katedildi. Örneğin, afet, risk ve kriz yönetimini tek elden yapabilmek için üç kurum birleştirilip AFAD kuruldu.
19 Ağustos 2011
Pazardan, marketten karpuz alanları seyredin. Karpuzu okşamaktan tıklamaya kadar bir çok yanlış yöntem kullanılıyor. Memleketin başka bir derdi yokmuş gibi ben bu konuya kafayı takdım.
09 Ağustos 2011
"Önümüzdeki kış nasıl geçecek, niçin" diye soranlara ne cevap versem bilmiyorum. Çünkü derdimi anlatamıyorum. Sıcaklık ve ısının arasındaki fark gibi en basit meteorolojik kavramları dahi bilen çok az. Özellikle tıp doktorları bu konuda çok hata yapıyor.
03 Ağustos 2011
Bu yazıyı yazarken Türkiye'de en sıcak yer 41 santigrat derece ile Şanlıurfa; en soğuk yer ise 7 santigrat derece ile Rize Yaylaköy'dü. Neden acaba?
27 Temmuz 2011
"Beni bu güzel havalar mahvetti" misali bugünlerde havalardan şikayet yine arttı. Çevremdekiler en fazla baş ağrısından yakınıyor. Araştırmalara baktım, nedenini anlamaya çalıştım.
19 Temmuz 2011
Gelenekler her zaman takdir edilir, akıllılar ise yeniliklere kayıtsız kalamaz. Fakat öyle şeyler vardır ki gerçekten de değiştirilemez. Örneğin tren raylarının "4 feet 8,5 inch" olan genişliği bugün uzay çalışmalarını da ilginç bir şekilde etkiliyor.
12 Temmuz 2011
"Lüferde mutlu son" başlıklı yazıma gelen itirazlara göre bu konuda durmak yok, çalışmaya devam. Sorun hem balığı hem de balıkçıyı tüketmeden, yok etmeden sürdürülebilir bir avlanma için lüferin doğru boyuna karar verebilmek.
06 Temmuz 2011
Geçen hafta yapılan Su Ürünleri Sirküler toplantısında lüfer balığının av boyu 19 santimetre olarak belirlendi.
29 Haziran 2011
Önemli olan geleceği tahmin etmek değil; gelecek için hazırlık yapmaktır... Bu önemli ve içinde bulunduğumuz durumu çok iyi açıklayan sözü günümüzden tam 2 bin 500 yıl önce Antik Yunan'da Atinalı devlet adamı Perikles söylemiş.
20 Haziran 2011
"Zoru başarırız, imkansız zaman alır!" Bu söz komandolarının mottosudur. İncil'de de geçer. Ama böbürlenmeyi, kendine olan sonsuz güveni de yansıtır. Aşk, sevgi, huzur ve sağlıkta ise bu söz çoğu zaman tehlikeli bir takıntıdan başka bir şey değildir.
06 Haziran 2011
Türkiye'de promosyon pazarının büyüklüğü maalesef rakamsal olarak belirlenemiyor, çünkü sektör olarak tanımlanmayıp hediyelik eşya altında kategorize ediliyor. Bununla beraber çılgın bir şekilde büyüyen bu sektörün çevre dostu olması şart oldu!