Makale - Yorum - Analiz
Tutuklu bulunan dokuz Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi açık mektup kaleme aldı. Öğrenciler mektupta "Dışarıda gösterdiğiniz dayanışmayla bizi burada özgür kılıyorsunuz" dedi.
İstanbul Üniversitesi bileşenleri 13 üniversitenin bölünmesini öngören tasarıya karşı Beyazıt Meydanındaydı. TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi beklenen tasarı hakkında karar çıkana kadar öğrenciler oturma eylemi yapacak.
lk turda çatı aday ve Gül formülünü desteklerken, desteklemeyenleri sürekli olarak aptallıkla, saçmalamakla, cehaletle, sorumsuzlukla vs. itham eden ‘bir kesim’ yazarın; konuya başka açılardan da bakılabileceğini düşünmelerinde, varsayımlarına iman etmemelerinde, biraz sakin olmalarında, büyük yarar olabilir…
Bıkanınız, “Bu gazeteci de başka konu bilmiyor, yazmıyor” diye yakınanınız varsa yakınmasın. 24 Haziran öncesi yurttaş olarak, seçmen olarak, gazeteci olarak, gazete okuru olarak yani hepimiz için kolları sıvama günleri. Başardık başardık, başaramadık ülkemizin üstüne çökmüş bir karabasan kalıcılık kazanacak.
Sosyal demokratların makabline şamil kanun çıkartarak HDP milletvekillerini tutuklatmaları demokrasiye vurulan ilk darbeydi. Sağın da sağındaki partilerle ittifak kurarak Türkiye'de demokratik gelişme umudunu tahrip etmeleri son darbe oldu.
Yerleşik ya da medeni hayat dediğimiz şey dünya yüzünde 10 bin yıldan az bir süredir var sadece. O çok özel ve olağandışı toplumsal kurgumuz, evren için bir nano saniyeden ibaret. Çok kısa ve ölümcül bir deneyden ibaret birşey de olabilir pekâlâ. Belki de Franz Kafka’nın yazdığı gibidir: “Umut var da; bizim için değil.”
Nasıl bir ülkede yaşadığımız, dün gece Cumhuriyet'e yağdırılan cezalarla bir kez daha çırılçıplak gözler önüne serildi.
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine ilişkin planlar, İyi Parti’nin mümkünse seçim yarışından uzak tutulması çabasına kadar uzandı. İyi Parti’yi sandıktan uzak tutma arzusu, delege sayısının büyük bir çoğunluğunun imzasına karşın Devlet Bahçeliyönetiminin, AKP’nin de sağladığı imkânlarla MHP’de olağanüstü kurultayı engelleme tavrının devamı olarak da okunabilir.
Bunlar cevabı olmayan büyük sorular. Net olan tek şey, CHP’nin 24 Haziran seçimlerine, sosyal demokrasinin tarihinin en zor döneminde gittiği. 1970’lerde “Bu düzen değişecek”, “Toprak işleyenin, su kullananın” gibi sol sloganlarla iktidara gelen CHP’nin işçileri, emekçileri unutup kafayı dindar oylara takmasının bir nedeni de bu olabilir mi?
2017 yılında perdelerini açan genç tiyatro topluluğu Tiyatro Dia Dea, “İkinci El” adlı oyununu geçtiğimiz Salı günü Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi'nde yatan ve tiyatroya gelemeyen kadınlar için oynadı. Mahkûmlar tarafından büyük ilgiyle karşılanan oyun aynı anda bazı izleyicileri ağlatırken bazılarını kahkahaya boğdu.
AKP’nin meşhur metal yorgunluğunun sadece bir iki belediye başkanının görevden alınmasıyla giderilemeyecek kadar yoğun olduğu anlaşılıyor.
Mardin’in yerine kayyım atanan DBP’li belediye başkanı Ahmet Türk, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP’nin adının CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi ile birlikte geçmesinden Selahattin Dermirtaş’ın adaylığına kadar çeşitli konularda soruları yanıtladı. "En geniş kesime hitap edecek bir demokrasi bloku oluşursa o bloğu destekleme durumu da ortaya çıkabilir."
Beklenen erken seçimi, “Bana bir koca lâzım, o da bu gece lâzım” telaşıyla baskın seçime dönüştüren işaret, hamle, emir -ne derseniz deyin- her zaman olduğu gibi yine Devlet Bahçeli’den geldi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin İyi Parti’yi seçime girebilir duruma getirmek için yaptığı iş iyi oldu. İyi bir iş olduğu “Cumhur İttifakı”nda hüküm süren öfkeden de anlaşılıyor.
"İlk turda açık ara (yüzde 45) bir yenilginin geri döndürülmesi kolay olmayacaktır"
Kendilerinden ‘beklenmeyen’ bir şey yaptı muhalefet cephesi. Hele CHP’nin böyle bir işe kalkışmasını akıl almıyor . Muhalefete düşen kuzu kuzu kaderine teslim olmaktı oysa… Tıpkı, 7 Haziran (2015) seçimi sonrasında yaptığı gibi…
Millet egemenliği, demokrasi, hukuk ve özgürlükler açısından hayati bir seçim bu. Muhalefet partilerinin birtakım önyargıları, bazı saplantıları şu bir iki gün içinde bir yana bırakmaları şart. Ve birinci tur için tek bir cumhurbaşkanı adayı üzerinde anlaşmaları gerekiyor. Böyle bir uzlaşmanın yaşamsal olduğunu defalarca vurgulamak lazım.
"Devleti, sağcısı, solcusu, ulusalcısı, komünistiyle çocukları bir yana çekmeyi bırakmalıyız"
Deran Bebek, Sen bu mektubu okuyacak yaşa geldiğinde belki ben bu dünyadan göçmüş olurum. O yüzden acelem var. O yüzden sana şimdi, daha bu günden mektup yazıyorum.
Dün annesinin kucağında hapishaneye giren alta aylık Deran bebek üstüne bir Tırmık yazdım. Alışılmadık ölçüde bir ilgi odağı oldu. Özellikle Deran bebekler için bir ninni bestelenmesi çağrısı önemsendi, benimsendi, desteklendi. Birbirinden güzel ninni linkleri gönderenler mi istersiniz, ninni besteleyecek müzisyenlere “ninni sözü” yazıp yollayanlar mı istersiniz...