Bu hafta Açık Bilinç’te, sosyolog Sevinç Doğan'la siyasette taban mobilizasyonu, mahalle düzeyinde örgütlenme, gençler ve kadınların siyasete katılımı ve AKP & CHP seçmen profilleri üzerine konuştuk.
Geçen hafta, seçmenlerin psikolojik profilleri üzerinden yapılan araştırmalar çerçevesince, "fikri sabit" olarak nitelenen seçmenler hakkında konuşmuştuk: Fikri Sabit" Seçmen Psikolojisi
Bu hafta, psikolojiden sosyolojiye ve kültürel antropolojiye doğru uzanarak, seçmenlerin siyasi tercihleri üzerine alanda yapılan mikro-düzey araştırmaları ele aldık.
Ekonomik zorluklara ve başka hoşnutsuzluklara karşın siyasi tercihlerinde ısrar eden seçmen zihniyetini ve davranışını nasıl anlamalıyız?
Bu soruya verilebilecek cevapların bir kısmını, Sevinç Doğan'ın Sanayi Mahallesi'nde yaptığı nitel araştırma ve incelemede bulmak mümkün. "Mahalledeki AKP" kitabı, tabanda olusan ve aşağıdan yukarıya doğru hareket eden, mikro-düzeyde ve yerel renklerle kendini gösteren bir siyasi anlayışı betimliyor.
Kitapta anlatılan hikayeler, ekose ceketli bıyıklı adamlardan ziyade, daha önce siyasi bir faaliyeti olmamış, kendisini siyasi bir özne gibi görmemiş kadınların ve gençlerin, sistemin işleyişine tabandan katılmalarını ve AKP hareketine yaptıkları katkıları belgeliyor.
2011-2013 yılları arasında tamamlanan "Mahalledeki AKP" çalışması, aslında artık büyük ölçüde dünde kalmış bir siyasi mobilizasyon hareketinin çözümlemesi. Fakat yarına ışık tutabilecek bulgulara sahip.
Bu çalışmaya göre, iktidarın 16 yıllık hegemonyasını sürdürmesinde, mahalle örgütlenmelerinde aktif yer alan kadınlar, önemli bir rol oynamış. Öte yandan bu kadınların siyasi temsiliyet anlamında hep geri bırakıldığını, önemli mevkilerden uzak tutulduklarını da görüyoruz.
Burada, kadın çalışmaları ve feminist hareket açısından ilginç bir açmaz var. Kadınlar, bu tür siyasi etkinliklere katılarak kendilerine olumlu bir özgürlük alanı açıyorlar. Fakat, aynı hareket içinde, hep hakları yeniyor ve ataerkil bir anlayışla, sürekli geri bırakılıyorlar.
Benzer bir sorun, kültürel antropolog Saba Mahmood'un Mısır'daki kadın hareketlerini inceleyen "Dindarlığın Siyaseti: İslamcı Diriliş ve Feminist Özne" kitabının yayımlanmasıyla da gündeme gelmişti.
Mahmood, Mısır'lı kadınların başını çektiği tutucu bir hareketi, kadınları siyasi özne haline getirdiği ölçüde, olumlu buluyordu. Bu kadınlar, geleneksel adaba uygun olmayacak şekilde davranan diğer kadınları kınıyor, hemcinslerini "gerçek dindarlığa" davet ediyorlardı.
Bir siyasi faaliyetin parçası olmanın, o güne kadar bunu deneyimlememiş kadınlar açısından olumlu alan yaratabileceği, aşikar. Öte yandan, bu alandaki faaliyetlerin kadın hareketlerine nasıl yaklaştığını, özgürlükçü mü yoksa baskılayıcı mı bir rol oynadığını göz ardı edemeyiz.
Sevinç Doğan'ın Sanayi Mahallesi'ndeki siyasi mobilizasyon içinde yer almış kadınlar üzerine yaptığı inceleme, Mahmood'un kitabındaki sorunlu noktaları görünür kılıyor.
Programın son kısmında, Sevinç Doğan'ın KONDA Araştırma için hazırlayıp yayımladığı iki rapora değindik.
İlki, AKP seçmeni üzerine, "İktidara Taraf Olmak: Mitler, Komplolar ve Spekülasyonlar Gölgesinde Çizilen Sınırlar"
Diğer araştırma, seçmen kümeleri üzerinde hazırlanan profil raporlarından. CHP seçmeninin özelliklerini ele alıyor: Seçmen Kümeleri / CHP Seçmeni
AKP ve CHP seçmenleri birbirlerine göre ne tür demografik farklar gösteriyor? Onları birbirlerinden ayıran en çarpıcı farklar, neler? Bu, aslında çok daha uzun cevaplar gerektiren soruları, konuğumuz bizlere bir sosyolog gözüyle özetleyecek.
Seçimlerden önce tek bir Açık Bilinç programı kaldı. Gelecek hafta, seçimlere ve stratejik seçmen davranışlarına ilişkin genel bir değerlendirme yapmaya çalışacağız.