Ahmet İnsel’in gündeminde bu hafta Şili ve Yunanistan’ın seçim gündemleri ve İsrail’in Gazze ve Batı Şeria saldırısı yer aldı.
Şili, 1973-1990 yılları arasında ülkeyi yöneten askerî diktatör General Augusto Pinochet'nin getirdiği radikal ve neoliberal anayasayı değiştirip değiştirmeme kararında sandığa gitti. İnsel bu seçimlerin geçen kurucu meclis seçimlerinden çok farklı bir sonuç ortaya çıkardığını bildirdi: “1990 başlarına kadar geçerli olan ve bugün hâlâ geçerli olan Pinochet anayasasının değişmesi için 150 üyeden oluşan bir kurucu meclis seçilmişti. Ezici çoğunluğu bağımsız sivil toplum örgütü temsilcilerinden seçilen meclisin ortaya çıkardığı anayasa özgürlükler açısından çok geniş bir kataloğa benziyordu ve belki de bu yüzden birbiriyle çelişkili anayasa önerisi 63 oyla reddedilmişti. Şimdi parlamento yeniden bir kurucu meclis çağrısı yaptı. 2022’nin Aralık ayında 12 temel ilke çerçevesinde bu anayasanın hazırlanmasını önerdi ve kabul etti.150 yerine 50 temsilci seçmek ve siyasi partilerin temsilci göstermesi tercih edildi. Bunun nedeni ise her bağımsız her STÖ temsilcisi kendisinin ilgilendiği konunun anayasada hak olarak yer almasına çaba gösterdiği için 300 maddeden fazla olan anayasa bir katalog hâline dönüşmüştü. Maddelerin içinde yer alan Şili’nin çok uluslu bir ülke olduğu ilkesi, sağın karşı çıktığı ve anayasa önerisinin reddedilmesinde en önemli etkenlerden biriydi. Bunun yanında örneğin doğa haklarıyla ilgili, hukuken uygulama sorunları yaratma potansiyeli taşıyan iddiaların da yer aldığı, bazı açılardan belki anayasada yer alması gerekmeyen daha genel ilkeler olarak yer alması gereken anayasa reddedildikten sonra şimdi 50 kişilik anayasa kurucu meclisinin parti temsilcilerinden oluşması ilkesi belirlendi.” hatırlatmalarını yapan İnsel seçim sonuçlarıyla ilgili olarak, “5 ya da 6 parti veya ittifak seçimlere katıldı. 2019’ da Gabriel Boric’in karşısında aday olan ve birinci turda önde gelen ve 2. turda az bir farkla kaybeden, Pinochet döneminin övgüsünü yapan sağcı Jose Antonio Kast ciddi oy toplamıştı. 2019’ da Kast’ın kurduğu aşırı sağ muhafazakar cumhuriyetçi “parti bu kurucu meclis seçimlerinde oyların %35’ ini alarak birinci oldu. Sağ merkez bütünüyle çöktü. Gabriel'in etrafında oluşan ittifak oyların %28.6’sını; 3 partiden oluşan merkez sağ %21’ni aldı. Böylece aşırı sağ 21, merkez sağ ise 11 temsilciye sahip oldu. Sol ittifakın ise 17 temsilcisi var ve veto için gerekli 21 temsilciye sahip değiller. Hiç beklenmedik bir şekilde bir önceki anayasa önerisine tepki olarak oyların %22’si boş veya geçersiz. Bu kurucu meclisin muhafazakâr eğilimleriyle bir anayasa yapılırsa bu sefer Pinochet rejiminden daha muhafazakâr bir anayasa yapılma ihtimali var.” yorumunda bulundu.
İnsel, Yunanistan’da Mayıs ayının son haftasında yapılacak seçimlere ilişkin; ‘’Kamuoyu yoklamalarında %35 bandında oy toplayacağı tahmin edilen Yeni Demokrasi Partisi’nin 1. parti olma olasılığı yüksek. Anketlerde Syriza’nın %28, Sosyal Demokrat Parti’nin ise %10 civarında olması bekleniyor. Bu durumda Yeni Demokrasi Partisi tek başına çoğunluğu sağlamayacağı için koalisyon kurması ya da Syriza’nın koalisyon kurması söz konusu. İkinci seçimler ise Temmuz’da yapılacak.” bilgilerini verdi.
İnsel son olarak; 4 Mayıs sabahı İsrail Hava Kuvvetleri’nin sabah saatlerinde Gazze’de iki bölge olmak üzere, Batı Şeria’da toplam 3 hedefi 2 saat boyunca vurduklarını belirtti. İnsel İsrail’in İslami Cihat Örgütü’nün 3 yöneticisini hedef aldıklarını bildirdiklerini söyledi ve ‘’Bir hafta önce ateşkes sağlanmıştı ancak bir hafta sürebildi. İsrail, Batı Şeria ve Gazze’ye tekrar saldırıya başladı. Bölge için endişe verici.” dedi.