Deniz çayırlarının azalmasına karşı proje hayata geçirildi

-
Aa
+
a
a
a

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Akdeniz Koruma Derneği deniz çayırlarının azalmasının önüne geçilmesi için proje hayata geçirdi.

Gezegenin Geleceği: 8 Mart 2022
 

Gezegenin Geleceği: 8 Mart 2022

podcast servisi: iTunes / RSS

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Akdeniz Koruma Derneği yani AKD, Muğla'nın Gökova Körfezi'nde 'teknelerin çapa atması ve taraması' nedeniyle dünyada en fazla karbon depolama özelliğine sahip bitkilerden biri olan deniz çayırlarının azalmasının önüne geçilmesi için proje hayata geçirdi. 'Güneybatı Kıyıları Denizel Ekosistem Restorasyonu' isimli projede, tekne çapası zararının deniz çayırı üzerindeki tehdit boyutunun yanı sıra, küresel iklim değişimine karşı dayanıklılığının belirlenmesi için izleme çalışması yapıldığı bildirildi. Gökova Körfezi'nde uluslararası protokollere uygun olarak kurulan izleme istasyonları, deniz çayırlarının son sınırlarına yerleştirilen işaretlerle belirlendi. 6 istasyonda uzman dalgıçlarca yılda bir kez çayırlar ile ilgili bilgileri toplanırken, çalışmalar fotoğraflar ile belgelenmeye başlandı. Elde edilen verilerde deniz çayırlarının yoğunluğu, gelişimi ve sağlık durumlarının incelendiği belirtildi. 2023 yılında tamamlanacak çalışmaların ardından hazırlanacak rapor, ulusal ve uluslararası makalelerde yayımlanacak. AKD İzleme ve Koruma Çalışmaları Sorumlusu Vahit Alan, deniz çayırlarının Akdeniz'e özgü bitki türü olduğunu belirterek, "Önemli oranda oksijen üretiminin yanı sıra karbon ve depolama özelliğiyle küresel iklim değişimi ile mücadelede en önemli türler arasında yer alıyor. Su altında birçok tür, deniz çayırlarını üreme, yumurtlama, beslenme ve sığınak olarak kullanıyor" dedi. Gökova Körfezi'nde deniz çayırlarının mevcut durumlarının giderek kötüleştiğini ve yayılım alanlarının daraldığını ifade Alan, "Bunda en önemli etken ise insan faktörü. Karşılaştığımız sorunların başında teknelerin çayırların bulunduğu alanlara çapa atmaları geliyor. Problemlerin ortadan kaldırılması için Gökova koylarında şamandıralı bağlama sistemlerinin kurulması, deniz çayırı habitatlarının korunması için acil. İzleme çalışmalarından elde edilecek bilgiler sayesinde alanda çalışan kamu-kurum ve kuruluşlarına türün koruma planlarıyla ilgili bilgi sağlanmış olacak" diye konuştu. 

 Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan (EPDK) yapılan açıklamada, Kurumun, Türkiye’nin yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payını artıracak kritik bir karara daha imza attığı bildirildi. AA’daki habere göre, YEKA RES-3 ve YEKA GES-5 kapsamında duyurulan bağlantı kapasitelerinin revize edilmesinin ardından açığa çıkan 2 bin 787 megavatlık kapasitenin EPDK’ye bildirildiği belirtilen açıklamada, şunlar ifade edildi: “Toplanan Kurul, vakit kaybetmeden söz konusu kapasitenin tahsis sürecini tamamladı. Ana kaynağı rüzgar veya güneş enerjisi olan tesislere ilişkin yapılacak elektriksel kurulu güç artış talepleri için toplam 784,75 megavat. Birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisine dönüşüm taleplerine ilişkin başvuru talepleri için toplam 1322,82 megavat. Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği’nin 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında lisanssız elektrik üretim faaliyetinde bulunmak üzere iletim seviyesinden yapılacak başvurular için toplam 680,13 megavat kapasite tahsisi yapıldı” dendi.

Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Süleyman Bülbül, “Resmi Gazete’de yayınlanan ve zeytin alanlarının yok olmasının önünü açacak olan Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair yönetmeliği CHP olarak yargıya taşıdık” dedi. Milletvekili Süleyman Bülbül, zeytinlik alanlarında madenciliğin önünü açacak olan yönetmeliğin iptal edilmesi için Danıştay’a başvurdu. Danıştay’a Yönetmeliğin yürütülmesinin durdurulması için dava açan dilekçesinde zeytinlik alanları yağmaya ve talana açan, çevre ve toplum sağlığını tehlikeye düşüren ve zeytincilik faaliyetini tehlikeye sokacak olan yönetmeliğin iptalinin gerektiğini vurguladı. Dilekçesinde özellikle Ege Bölgesinde bulunan zeytinlik alanlarının bitki örtüsü ve zeytincilik faaliyetleri nedeniyle oluşturduğu artı değerin istihdam ve ekonomik gelir olarak katkı sağladığını belirten Bülbül, “Jeotermal enerji santralleri, rüzgar enerjisi santralleri ve madencilik faaliyetleri nedeniyle olumsuz etkilenen zeytinlik alanları, iptali istenen yönetmelik hükmü ile birlikte tümüyle ortadan kalkma riski altına girdi." dedi. Dilekçesinde 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun'un da hatırlatan Bülbül, “Kanunun 20. maddesine göre, ‘Zeytincilik sahaları daraltılamaz. Kesin zaruret görülmeyen zeytin ağacı kesilemez ve sökülemez.’ Buna karşı; iptali istenen yönetmelik, zeytin alanlarını talana ve yağmaya önünü açmakta” dedi.

Çorum Milletvekili Oğuzhan Kaya ile AKP milletvekillerinin imzasını taşıyan Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu‘nda kabul edildi. Anayasa Mahkemesi’nin Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlendiği gerekçesiyle verdiği iptal kararındaki bir yıllık sürenin dolmasıyla getirilen nükleer santrallerle ilgili kanun teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda görüşüldü. Muhalefet milletvekilleri, hafta boyunca; hem Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda hem Genel Kurul aşamasında; nükleer santrallerin tehlikeli yönlerine dikkat çekerek, teklifte eksik unsurların olduğu yönünde eleştiri yaptı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, küresel gıda fiyatlarının bitkisel yağlar ve süt ürünleri öncülüğünde şubatta tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını bildirdi. FAO'dan yapılan açıklamaya göre, gıda ürünlerinin uluslararası fiyatlarındaki aylık değişiklikleri izleyen FAO Gıda Fiyat Endeksi, şubatta ocak ayına kıyasla yüzde 3,9 artış göstererek ortalama 140,7 puan oldu. Artış oranı geçen yılın şubat ayına göre ise 24,1 puanolarak gerçekleşti. Böylece endeks, söz konusu değerle tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.