Caz ve cazdan etkilenen müzikler.
Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Caz ve cazdan etkilenen müzikler.
Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Yılın sonuna yaklaştık ve her zamanki gibi “best of”lar, “top 10”ler havada uçuşmaya başladı! Biz ise hala 2023’te çıkan müzikleri dinlemeyi bitiremedik. Yine öyle çok iyi çalışma var ki, sıralama yapmak ne mümkün. Bugünden başlayarak önümüzdeki birkaç hafta boyunca 2023’te çıkan ama listelerde pek karşılaşılmayan albümlerden seçtiklerimizi çalacağız.
Füzyon seviyoruz ama hep 70'lerden çalacak değiliz. Bu hafta çağdaş caz füzyon örnekleri çalıyoruz. Pek bilinmeyen ama oldukça iyi gruplar ve müzisyenler var. Füzyon, afrobeat ve bu tür karışım ve kaynaşımları seviyorsanız, bu program sizin için.
Biz bu hafta seyahatlerdeyiz. O yüzden güzel parçalardan oluşan bir program derledik sizin için.
13 Kasım'da Açık Radyo'nun yeni yaşını minik bir parti ile kutladık. Sosyal Müzik DJ'leriniz de bu gece dans edilebilir caz ve caza yakın parçalar çaldı. Bugün o parçalardan oluşan bir DJ mix'i sizlerle paylaşmak, Açık Radyo'nun yeni yaşını hep birlikte kutlamak istedik. Dans etmek serbest!
Bazen tesadüfen bazen de biraz araştırarak yeni keşfettiğimiz müzisyenler oluyor. İşte onlardan bazıları, ilk kez karşılaştığımız ve müziklerinden keyif aldığımız cazcılar var bu gece.
İsrail devletinin Filistin topraklarında uyguladığı şiddet gittikçe artarak etnik bir kıyıma dönüştü gözlerimizin önünde. Bu çatışmanın acısını ne yazık ki masum sivil halklar çekiyor. Bugünkü programı onlar için yaptık.
Cazın özellikle 60’lı yıllardan sonra yaşadığı muazzam ve sürekli değişime kapılmamak mümkün değil (en azından bizim için). Bu hafta ise caz geleneğini takip eden müziklere geri döndük, cazın ruhuna baktık.
Carla Bley’i ne yazık ki 17 Ekim’de kaybettik. Daha önce kanserle savaşırken yazdığı ve çıkardığı son albümü "Life Goes On"dan çalmıştık. Yaşam savaşının yansımalarını içeriyordu. Ölümüne gerçekten üzüldük ve onu anmak istedik.
Sonbaharın ortasına geldik. Bizde adına hiç uymayan bir canlanma, şehrin hareketine katılma isteği yaratan bu mevsimi seviyoruz. Ama yazdan, verdiği hafiflik, kaygısızlık havasından da hâlâ vazgeçemedik. Bu geceki parçaları bu iki arada bir derede duygularla seçtik.
Pek sevdiğimiz gitarist John Scofield'ın başka müzisyenlerle yaptığı, geniş bir yelpazeden müziklere odaklandık bu hafta.
Sosyal Müzik'in iki yapımcı ortağı var. Programları karşılıklı konuşarak yapıyoruz. Özellikle yaz dönemlerinde ya da seyahatler girince bazen bu mümkün olmuyor ve tek başına kalıyoruz. O zaman muhabbet edemiyoruz hâliyle. Bu hafta öyle haftalardan biri. O yüzden konumuz da "Tek Başına" olmak.
Kediler insanları büyülemek için evrilmişler tahminen. Çoğu kişi kedilerin çekiciliği karşısında çaresiz kalıp onları besliyor, evlerine alıyor. Caz müzisyenleri de bu çekimden etkilenmişler haliyle. Bu programda kedilerle ilgili parçalar çalıyoruz. Kedili günler dileriz!
Karışık bir listeyle karşınızdayız yine. Yazlık program serimize bir ek daha yapalım dedik.
Sosyal Müzik'te bu gece plak çalıyoruz. Daha önce çaldığımız ve bayıldığımız albümlerin plaklarını da alıyoruz arasıra. O plaklar bugün çıtırtılarıyla sizlere ulaşıyor. Bu sefer albümlerle ilgili bilgileri plak kapaklarından, albüm notlarından okuyoruz. Eski usul bir program oldu...
Sosyal Müzik'te hayvanlarla ilgili parçalar çalmayı pek seviyoruz. Tekinsiz mahlukatları irdelemiştik, şimdi şahane mahlukatlara geldi sıra.
70’lerin ortalarında fusion’dan kopup geniş kitlelerin daha kolay dinleyebileceği, doğaçlama gibi “riskli” alanlara girmeyen, popüler ve haliyle de ticari olmayı tercih eden bir müzik akımı başladı. 80’lere damgasını vurup sonra 90’larda yavaş yavaş sönen pop-caz ya da smooth-jazz. Aslında çok yetenekli bazı müzisyenlerin de dahil olduğu bu akım bizim erken gençliğimize denk geliyor, anılarımızda yeri büyük. Bu gece yaz hafifliğinin ardına sığınıp 80’lere, pop-caz günlerine dönüyoruz.
Bu hafta cazda basın rolü ve yemekte patlıcanın rolü arasında bir paralellik kuran Önder Focan'ın bu düşüncesini irdeledik. Caz müziğinde bas, gerçekten yemeklerdeki patlıcan gibi midir? Gelin inceleyelim...
Takip edenler bilir, Sosyal Müzik’te o günlerde dinlediklerimiz, düşündüklerimiz, yaşadıklarımızla şekillenen playlist’ler çalıyoruz. İklim krizinin etkilerini inkar edilemeyecek şekilde hissettiğimiz bu günlerde her merhabanın ardından gelen, her sohbetin içine sızan “sıcaklar”, Sosyal Müzik’e de konu oldu bu gece.
Tatil zamanı yine nefis parçalarla dolu yazlık bir liste hazırladık. Yine Afrika, Küba ve Brezilya ağırlıklı oldu müzikler...