Türk Deniz Araştırmaları Vakfı'nın (TÜDAV) 2017 yılında düzenlediği Kıkırdaklı Balıkların Korunması için Ulusal Eylem Planı Çalıştayı sonrası alınan kararla korunan 12 köpekbalığı arasına büyük beyaz köpek balığı da eklendi.
Bunun dışında akdeniz mercanı, sarı deniz dalı, beyaz deniz dalı, mor deniz dalı, beyaz çalı gorgonu ve deniz kulağı türleri de koruma altına alındı. Bu türler genellikle dekorasyon amacıyla çıkarılarak satılıyor ve sergileniyordu. Bu kararla korallijen habitatların önemli türleri koruma altına alınmış oldu. Yapılan son çalışmada, taş mercanla birlikte yaşayan 397 omurgasız tür tespit edildi. TÜDAV başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk konuyla ilgili şöyle söyledi:
Denizlerin korunması ve gelecek kuşaklara sürdürülebilir bir deniz ekosistemi bırakılması vakfımızın en önemli hedefleri arasında.
Doğa ve yaşam savunucuları gözlemlerini paylaştı
Yeşil Gazete’de yer alan habere göre ağırlıklı olarak ülkenin farklı illerinden doğa ve yaşam savunucuları, Türkiye’nin doğusundaki ekolojik sorunların boyutlarını yerinde görmek ve incelemek için altı gündür Hakkari ve Van çevresini ziyaret ediyor. Doğa savunucuları dün Hakkari’de gerçekleştirilen basın açıklamasının ardından bugün Van’a hareket etti. Van’da yapılan açıklamada bölgedeki ekolojik sorunlara dair gözlemler paylaşıldı:
Bildiğiniz gibi, ülkemiz son 20 yıldır her yeni gün yeni bir talan projesi ile karşı karşıya kalıyor. Ülkemizin doğası, rant uğruna acımasızca talan ediliyor. Bu talan projelerinin en büyük destekçisi ise inşaat, enerji ve madencilik odaklı yerli ve yabancı sermayenin önünü açmak için sayısız düzenleme yapan siyasi iktidar. Bölgede geçirdiğimiz yaklaşık bir haftalık sürede Saros, Kazdağları, İkizköy, İkizdere veya İliç gibi ülkemizin sayısız noktasında karşımıza çıkan rant odaklı tahribatın ve çevre kirliliğinin Hakkari’de ve Van’da da çok ciddi olduğunu gördük. Sayısız endemik bitki ve hayvanın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olması bir yana, Zap Suyu, Zilan ve Van Gölü‘nün kirliliği nedeniyle bölgede yaşayan insanların sağlığı da büyük risk altında.
Aktivistler ÇED raporları hazırlanmadan, endemik türler hesaba katılmadan, yeterli kapasiteye sahip filtreleme ve arıtma sistemleri kurulmadan işletmelerin çalıştırıldığını gözlemlediklerini aktardı. Aktivistler, ülkenin hiçbir bölgesinde böylesi bir tahribatı kabul etmeyeceklerini ve hangi coğrafyada olursa olsun kamuoyunda farkındalık yaratmak adına inceleme sürdüreceklerini söylediler.
Muğla’nın Ula ilçesinde ormanlık alanda yangın çıktı
Muğla Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı 31 arazöz, 19 su ikmal aracı, 23 yer ekibi, 5 dozer ve yaklaşık 100 orman işçisinin yanı sıra belediyelere bağlı itfaiye ekipleri tarafından yangına müdahale edildi. Muğla Valisi Orhan Tavlı, yangına ilk andan itibaren müdahale edildiğini ve çalışmaların aralıksız sürdüğünü söyledi. Valiliğin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla yangının kontrol altına alındığını duyuruldu.
14. Kırklareli Yayla, Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağbozumu Şenlikleri sona erdi
Birgün’den Gökay Başcan’ın haberine göre Kırklareli Belediyesi’nin ve Kırklareli Kent Konseyi’nin düzenlediği 14. Kırklareli Yayla, Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağbozumu Şenlikleri geride kaldı. Trakya topraklarının bereketli üzüm bahçelerine girenler bağı bozarak hasada başladı. Racia Adar Bilgenoğlu ve Sinan Belginlenoğlu’nun imzasını taşıyan Ab-ı Hayat, Istrancalarbelgeselinin gösterimi ve paneli gerçekleştirildi. Festivalde bir tarafta üzüm, şarap, ayçiçeği, pekmez, budama, tarım, çiftçilik ve müzik konuşulurken bir tarafta bunları yok etmeye çalışan taş ocakları, termik ve nükleer santraller, kaçak definecilik ve aşırı odun kesimi konuşuldu. Özellikle taş ocaklarının kuşattığı bölge adeta vahşi madencilik saldırısı altında. Madenciliğin yanı sıra enerji yatırımcılarının da gözde bölgesi olan Trakya, definecilerin de hedefinde. Ayrıca ülkenin dört bir tarafında artan ağaç kesiminden Kırklareli ve Trakya bölgesi de nasibini almış durumda. Ormanların girişinde “kesim ve üretim alanı” tabelaları yer alıyor.
