Kütahya Tunçbilek Termik Santrali’nin bacalarında filtre olmadığı için zehir soluduklarını belirten bölge sakinleri santrali protesto etmek amacıyla Tunçbilek Madenciler Sahası’nda gerçekleşen futbol karşılaşmasını maske takarak izledi.
Avrupa Yatırım Bankası, 2022 yılından itibaren fosil yakıt projelerini finanse etmeye son vereceğini açıkladı. Brüksel’de çevre krizi kapsamında aylardır yoğun tartışmalara neden olan konu açıklığa kavuşturuldu. Avrupa Komisyonu kömür, petrol ve doğalgaz kullanımının engellenmesini öngören kararı memnuniyetle karşıladı. Merkezi Lüksemburg’da bulunan Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Birliği’nin finans kurumu olarak işliyor ve üye devletler tarafından destekleniyor. Uluslararası çevre kuruluşu Greenpeace, geçtiğimiz günlerde yapılan oylamada Fransa ve Almanya dahil 19 ülkenin yeni projeyi desteklediğini duyurdu. Doğalgaz ve nükleer enerji tartışmaları birçok ülkenin çekimser kalmasına yol açtığı ifade edildi. Avrupa Yatırım Bankası Başkanı Werner Hoyer iklimin zamanımızın politik gündeminin en önemli konusu olduğunu belirterek “Bilim insanları şu anda yüzyıl sonuna kadar 3-4 derecelik sıcaklık artışına yöneldiğimizi tahmin ediyor. Bu olursa, gezegenimizin büyük bölümü, dünyanın dört bir yanındaki insanlar için feci sonuçlarla yaşanamaz hale gelecek. AB bankası, yıllardır Avrupa’nın iklim bankası oldu. Bugün ise hedeflerinde kuantum sıçramasına karar verdi. Fosil yakıtların finansmanını durduracağız ” dedi. Hoyer işbirliği ihtiyacını da vurgulayarak şunları söyledi: “Bankanın hissedarlarına ve AB üye devletlerine geçen ay ki işbirlikleri için teşekkür ediyorum. Onlarla ve Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi, Avrupa Komisyonu, Avrupa Parlamentosu, uluslararası ve finansal kurumlar ve en önemlisi özel sektörle 2050 yılına kadar iklim nötr bir Avrupa ekonomisini desteklemek adına çalışmayı dört gözle bekliyoruz.” Avrupa Yatırım Bankası önümüzdeki 10 yıl içinde çevre projelerine 1 trilyon euro ayırmayı planladığını duyurdu.
Kütahya Tunçbilek Termik Santrali’nin bacalarında filtre olmadığı için zehir soluduklarını belirten bölge sakinleri santrali protesto etmek amacıyla Tunçbilek Madenciler Sahası’nda gerçekleşen futbol karşılaşmasını maske takarak izledi. Sözcü’den Kemal Atlan’ın haberine göre santrallerin filtresiz çalışma izninin 2022 yılına uzatılmasını öngören yasa tasarısının Madde 50 adıyla tekrar meclis gündemine gelmesini protesto eden taraftarlar ‘dumanlı hava istemiyoruz’ sloganı attı. Yaklaşık 18 bin nüfusa sahip beldede yıllardır filtresiz çalışan santrali protesto eden bölge sakinleri şu ifadeleri kullandı: “Termik santralin bacalarında filtre olmamasından kaynaklanan hava kirliliği ve kül yağması nedeniyle evlerimizin kapısını, penceresini açamaz hale geldik. Günün her saatinde tepemize kül yağıyor. Nefes almakta zorlanıyoruz. Beldemizde hava kirliliğine bağlı olarak astım, koah ve akciğer kanseri gibi hastalıklar arttı. Filtre zorunluluğunun 2022 yılına kadar uzatılmasını kabul etmiyoruz. Acilen önlem alınmalı ve santralin bacalarına gereken filtre takılmalı. Kendi özel arabanda dahi sigara içmek yasaklanırken belde hatta ilçe sakinlerinin hayatını etkileyen termik santrale göz yumuluyor” dendi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM Hayvan Haklarını Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporun tamamladığını açıkladı. Konuyla ilgili açıklama yapan TBMM Başkanı, adalarda fayton kullanımı konusunda düzenlemelerin de yer alacağı raporun tamamlandığını ve Genel Kurul’a götürüleceğini açıkladı. Şentop raporun tamamlandığını “Çok önemli değişiklikler gündeme geldi. Önümüzde bütçe görüşmeleri olduğu için ocak ayı itibarıyle yasa Genel Kurul’a gelecek. Yeni yıla bu yasa görüşmeleriyle gireceğiz. İnşallah yasalaşacak” sözleriyle duyurdu. Komisyonun paylaştığı raporu değerlendiren hayvan hakları savunucuları, avcılık, hayvancılık endüstrisi ve petshopların raporda yer almamasını eleştirmiş, gene de TBMM’de onaylanması için yasal sürecin takipçisi olacaklarını söylemişlerdi.
Katolik Kilisesi ruhani lideri Papa Francis, katıldığı konferansta Katolik Kilisesinin resmi eğitimine ekolojik günahların tanımını dahil etme planları olduğunu açıkladı. Uluslararası Ceza Hukuku Birliği üyeleri tarafından Roma’da düzenlenen “Ceza Adaleti ve Kurumsal İşler” temalı konferansta konuşma yapan Papa, katılımcılara “Katolik Kilisesi’nin ilmihalinde ekolojiye karşı günahı, ortak evimize karşı ekolojik günahı tanıtmalıyız” dedi. Öneri, Amazonlar için Piskoposlar Sinodu’nda gerçekleşen toplantıda Kilise’ye sunulmuştu. Papa, hava, toprak ve su kaynaklarının büyük ölçüde kirlenmesi, flora ve faunanın büyük çapta imhası ve çevre yıkımı üretebilecek herhangi bir eylem veya bir ekosistemi yok etmek gibi ekolojik suçların yer aldığını belirtti. Papa Francis, uluslararası toplumu da ekolojik suçları “barışa karşı beşinci bir suç kategorisi” olarak tanımlamaya çağırdı. Konferans katılımcılarını seslenen Papa, “Bu vesileyle ve sizin aracılığınızla ortak evimizin yeterli yasal korunmasını sağlama çabalarına yardımcı olmak için bu sektördeki tüm liderlere ve temsilcilere başvurmak istiyorum” dedi. Sinod’un son belgesinde, piskoposlar ekolojik günahı “kendini kirlilik eylemleri ve alışkanlıklarında ve çevrenin uyumunun tahrip edilmesinde ortaya çıkaran Tanrı’ya ve gelecek nesillere karşı günah olarak” tanımladılar.