Nereye Doğru’nun bu haftaki bölümünde Cengiz Aktar’ın gündeminde Avrupa, Orta Doğu ve Amerika Birleşik Devletleri ekseninde gerçekleşen son gelişmeler yer aldı.
Programa Libya’yla başlayan Aktar, bölgedeki iki başlılığın sürdüğünü ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bir an evvel seçim yapılması gerektiği konusunda ısrarcı olduğunu belirtti. “Libya, Ukrayna Savaşı nedeniyle gündemde değil.” diyen Aktar, “Türkiye’nin Trablus’a ilgisi sürüyor. Ankara’dan gelen beyana göre Trablus’u savunacağız. Libya, Rusya’nın yaptırımları sonucunda fosil yakıt üretimi üzerinden kıymete bindi, bunu unutmamak lazım.” dedi.
Esad’la normalleşme girişimi nasıl olacak?
Aktar, Suriye’deki gelişmelere ilişkin Erdoğan’ın, “Beşar Esad’ı yerinden etmek gibi bir politikamız yok.” dediğini bildirdi. Eylül ortalarında Şangay Sekizlisi’ne üye olmak isteyenlerin ve gözlemcilerin yer alacağı Özbekistan’daki toplantıyla ilgili, “Bütün otoriterler toplanıyor. Katılan ülkeler arasında bir tane demokratik ülke yok. Erdoğan’ın da orada olacağı ve Beşar Esad’la görüşebileceği söyleniyor fakat bu normalleşme girişimi nasıl olacak belli değil.” dedi. Aktar, Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad’ın “Türk askerlerinin çekilmesi için harcanacak çabalar durumu istikrara kavuşturmanın tek yoludur ancak ilişkilerin savaş öncesi hâline dönmesi için Suriye topraklarındaki Türk işgalinin bitmesi gerekiyor.” beyanına ilişkin, “Türkiye’nin dış politikasının yerlerde süründüğünü göstermesi açısından manidar bir gelişme. Bir şey olacağı yok ama göreceğiz. Türkiye’nin Suriye’de 30 bin askeri mevcut.’’ dedi.
Rojava’ya dair son derece can sıkıcı ve ölümlerin görüldüğü hadiseler yaşandığını belirten Aktar, sınıra 50 kilometre uzaklıkta militan olmak üzere başvurmuş fakat yaşı tutmadığı için kabul edilmemiş çocukların Birleşmiş Milletler himayesinde gittikleri okulun bombalandığını ve saldırı sonucunda dört kız çocuğunun öldüğünü, o günden sonra top atışlarının kesildiğini bildirdi. Aktar, Faysal Mikdad’ın Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile görüşmesine ilişkin, “Lavrov, Türkiye’nin Kuzey Suriye’de yeni bir harekât hazırlıkları bağlamında bölgede askerî faaliyetlerin başlamasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti, ‘Yeni askeri eylemler kabul edilemez’ denildi. Şam bunun için Moskova’yla temasta bulundu. Aynı şekilde oradaki diğer askeri güç ABD, ‘Yeni bir hamle yapmaya kalkmayın.’ dedi. Üçüncü aktör Ali Hamaney de ‘Sakın ha!’ dedi. Dolayısıyla Türkiye’nin yapmayı planladığı dördüncü harekât zor gözüküyor.” yorumunda bulundu.
TÜSİAD Wall Street Journal’ın iddiasını doğruladı
Aktar, Ukrayna’daki son gelişmeler hakkında Lviv’de BM Genel Sekreteri António Guterres, Zelenski ve Erdoğan’ın hububat ihracatı konusunda buluştuğunu bildirdi. Wall Street Journal’ın haberine göre Rus şirketleri ve şahıslara karşı kabul edilen yaptırımların delinmesiyle alakalı makale sızdırıldığını belirten Aktar, Hazine Bakanlığı’na, Türk-Amerikan Ticaret ve Sanayi Odası’na ve Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’ne (TÜSİAD) bir mektup gönderildiği ve TÜSİAD’ın bu mektubun geldiğini doğruladığı haberini verdi. Mektupta Türk şirketlerinin yaptırımlara maruz kalan Rus şirketleriyle iş yapmasının, ABD’nin kendilerine yaptırım uygulamasıyla sonuçlanacağının belirtildiğini açıkladı. Aktar, Wall Street Journal’ın Ankara’yla temasa geçtiğini fakat muhatap bulamadıklarını, 19 Ağustos’ta ABD Hazine ve Maliye Bakanlığı bakan yardımcısının, Rusya’nın, Türk mevkidaşı Yunus Elitaş’la Batı yaptırımlarından kaçmak için Türkiye’yi kullandığını söyledi ve bunun üzerine Elitaş’ın “Yaptırımların ihlâline asla izin vermedik ve vermeyeceğiz.” dediğini bildirdi.
“Türkiye ‘dört kol çengi’ ilişki anlayışını sürdürüyor”
Son olarak, Soçi’deki Putin-Erdoğan görüşmesinde doğalgaz ödemelerinin bir bölümünün ruble ile ödenmesi ve Avrupa Birliği’nin Rusya’ya koyduğu petrol ambargosuna istinaden Türkiye’nin doğalgaz aldığına dair haberi paylaşan Aktar, “Türkiye ‘dört kol çengi’ diye tabir edilen ilişki anlayışını sürdürüyor. Özel bankaların yanı sıra okkanın altında üç kamu bankasının da işin içinde olduğu söyleniyor. Yakında işin özü açığa çıkacaktır. Aynı çerçevede Türkiye’nin karmakarışık bir ilişki ağı var. ABD ile olan ilişkilerde F-16 satın almaya gidildi ama anlaşılan o ki iş yürümemiş çünkü Mevlüt Çavuşoğlu, ‘Madem istediğimiz gibi kullanamayacağız, öyleyse almıyoruz!’ açıklamasında bulunmuş.” dedi.
23 Ağustos’taki Kırım Forumu’nda “Kırım’ın Rusya tarafından işgali asla kabul edilemez.” denildiğini ve Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Vize konusunda yaşanan sorunlar kriz aşamasına geldi. Türkiyelilere neredeyse hiç vize verilmiyor.” sözlerini paylaşan Aktar, “Batı’dan dolaylı bir kırmızı kart var. Türkiye’deki iktisadi durumun ne olduğu biliniyor.” yorumunda bulundu.
(Program özetini hazırlayan gönüllümüz Seyhan Karasu’ya teşekkür ederiz.)