2020 bütün felaketlerin toplandığı şanssız bir yıl mı? Yeni bir yıla başladığımızda her şeyi geride mi bırakacağız? Her şey “normal”e dönebilecek mi? Her şey eski “normal”e dönmeli mi?
2020 bütün felaketlerin toplandığı şanssız bir yıl mı? Yeni bir yıla başladığımızda her şeyi geride mi bırakacağız? Her şey “normal”e dönebilecek mi? Her şey eski “normal”e dönmeli mi? WWF’in yayımladığı Yaşayan Gezegen 2020 Raporu’nda ‘’normal’’ yaşarken gezegenimize neler yaptığımızı şöyle anlatıyor: 2020 Yaşayan Gezegen Raporu son 50 yılda canlı türlerinin popülasyonunun %68 azaldığını ortaya koydu. Ormansızlaşma, doğal alanların yok edilmesi ve yasa dışı yaban hayatı ticareti durdurulmadıkça, tür kayıplarının yanı sıra Covid-19 benzeri salgınlar ortaya çıkabilir! Gıda üretme ve tüketme sistemlerimizi değiştirmezsek, sürdürülebilir ve doğa dostu bir üretim biçimine geçmezsek ve doğa dostu bir beslenme disiplini benimsemezsek, gezegenimiz artık bizi besleyemeyecek, gıdaya erişim zorlaşacak ve pahalılaşacak. WWF, raporun basın metninde ‘’“Normal”e dönmek istemiyoruz! Sürdürülebilir bir gelecek için, doğayla uyumlu yeni bir başlangıç talep ediyoruz! ‘’ diye belirtti.
'Dijital evimizi temizlememiz gerek'
İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof.Dr. Filiz Karaosmanoğlu yaptığı açıklamada Cumartesi gerçekleşen "19 Eylül Dünya Temizlik Günü, daha temiz ve sağlıklı bir gezegen için atık toplanmasının, yaygın bilinç yaratılmasının hedeflendiği 180 ülkeyi birleştiren küresel sivil hareketlerin en büyüklerinden biri. Bu yıl, pandemide riskleri en aza indirerek temizlik için "Haydi Yapalım, Dijital Atıkları Temizleyelim ve Doğayı Koruyalım" diyen Let's Do It Dünya Vakfı'nın sivil eylemi başlattığını belirten Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu "SÜT-D olarak Let's Do It Türkiye'nin dijital temizlik hareketine katılacağız ve yeşil gücümüzü ülkemizin dijital karbon ayak izini düşürmek için ortaya koyacağız” dedi. Lancaster Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mike Hazas'ın değerlendirmesine göre, küresel sera gazı salımlarının %3,7'sinden dijital yaşam sorumlu. Dr. Hazas, sera gazı salımların 2025 yılında iki misli artacağını ön görüyor. Sonuç, çevrimiçi gezinmenin, çalışmanın, enerji tüketiminin sadece kesemize değil, yüksek karbon ayak iziyle iklim değişimine bedeli yüksek demek. Dijital evimizi mutlaka temizlemek gerekli dedi. Dr. Karaosmanoğlu dijital atıklarımızı silerek temizleme, e-posta kutularımızı ve dosyalarımızı düzenleme gereği vurgusu yaparak, depolama alanı, hız, zaman ve düzen kazanmak için "Dijital Temizlik Hareketine Katılım" çağrısı yaptı. Bizden de bir hatırlatma: sakladığımız her 1 GB’lık e-posta için her yıl 30 Kwh enerji harcanıyor. Bu da 25 wattlık enerji tasarruflu bir ampulü 1,5 ay boyunca açık tutmakla eşdeğer enerji harcıyor.
'Atma voyn'
Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) ve Fethiye Deniz Ticaret Odası öncülüğünde düzenlenen etkinlikte, Yanıklar Mahallesi'ndeki Karaot Plajı ile Akgöl mevkisinde çevre temizliği yapıldı. Yaklaşık dört saatte toplanan ve torbalara doldurulan 850 kilogram çöplerle yöresel şiveyle "Atma voyn" yazısı oluşturuldu. Toplanan atıklardan dönüştürülebilir olanları, Fethiye Belediyesi Geri Dönüşüm Tesisi'ne gönderildi. TURMEPA'da görevli Ersin Özer, temizlikte 50 kilo kağıt, 100 kilo metal, 400 kilo cam ile 300 kilogram da plastik toplandığını söyledi.
İklim ve Zirai Meteoroloji Dairesi Başkanlığı kuruldu
Resmî Gazete’nin 67 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Meteoroloji Genel Müdürlüğü çatısı altında “İklim ve Zirai Meteoroloji Dairesi Başkanlığı” kuruldu. İklim ve Zirai Meteoroloji Dairesi Başkanlığının görevleri şu şekilde tanımlandı: Zirai meteoroloji konusunda araştırma ve geliştirme çalışmaları ile tarım sektörüne yönelik zirai meteorolojik uygulamalar yapmak veya yaptırmak. Kuraklık konusunda araştırma ve analiz yapmak, meteorolojik faktörlerin bitki gelişimine etkileriyle ilgili çalışmalar yapmak veya yaptırmak. Uzaktan algılama ve sayısal tahmin ürünlerinin tarımda kullanımına yönelik araştırma ve analiz yapmak. İklim kayıt ve gözlemlerini kullanarak iklim ve iklim değişikliğini izlemek, araştırmak, raporlamak, ulusal ve uluslararası kamuoyu ile paylaşmak, Türkiye iklimi ve iklim sınıflandırmaları ile ilgili çalışmalar yapmak. İklim değişikliği model çalışmaları yapmak veya yaptırmak, iklim değişikliği projeksiyonları için veri ve ürün üretmek suretiyle iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı kamu kurum ve kuruluşları tarafından yürütülen iklim değişikliği uyum veya azaltım çalışmalarına meri mevzuat doğrultusunda bilimsel destek vermek. Uluslararası kuruluşlar ile sorumluluk sahasına giren konularda teknik işbirliğini yürütmek. Görev alanına giren konularda bilimsel çalışmalar yapmak ve yayımlamak. İnsan, bitki ve hayvan sağlığını olumsuz etkileyen hava ve iklim olaylarını araştırmak ve gerekli tedbirlerin alınabilmesi için iklimsel ve meteorolojik erken uyarı sistemleri geliştirmek veya geliştirilmesini sağlamak.
Aydın’ın Didim ilçesinde birçok sivil toplum örgütünün bir araya gelerek oluşturduğu Didim Sivil Gelişim Platformu, 1 Kasım’da başlaması planlanan deniz patlıcanı avlanma yasağının kaldırılmasına ilişkin açıklama yaptı. Yapılan açıklama öncesi, konuyla ilgili siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının da imzası bulunan 40 dilekçe Didim İlçe Kaymakamlığı’na gönderildi. Bülent Özkan, sadece Didim’e 400 adet teknenin avlanmak için geleceği bilgini paylaştı. Avlanmanın yasal izne bağlı olarak yapılacağını vurgulayan Özkan, “Bir deniz patlıcanı, bir yılda ortalama 150-200 ton arasındaki deniz kumunu filtreleyerek temizliyor. Bu canlılar bir nevi denizlerimizin can damarlarıdır. Tüm Türkiye’deki doğaseverleri dayanışmaya ve mücadeleye davet ediyoruz” dedi.