Söğütlüçeşme Tren İstasyonu çevresindeki yaklaşık 100.000 m2’lik alanda planlanan AVM-Gar-Otopark projesine karşı bir kampanya başlatıldı.
Söğütlüçeşme Tren İstasyonu çevresindeki yaklaşık 100.000 m2’lik alanda planlanan AVM-Gar-Otopark projesine karşı bir kampanya başlatıldı. Change.org/AvmyeHayir adresindeki kampanyada Söğütlüçeşme AVM/Gar-Otopark Projesinin İnşa Edilmesi Halinde olacaklar maddeler halinde ifade ediliyor. Planlanan Gar/AVM/Otopark projesine göre, yüz kadar dükkan ve üç katlı bir otopark yapılacak. Oluşacak yeni durumda, hava, ses ve görüntü kirliliği daha da yoğunlaşacak; Kadıköy’deki gündelik hayat koşulları daha da zorlaşacak. Ekonomideki kriz koşullarında, Söğütlüçeşme’ye yapılacak AVM’nin Kadıköy’deki esnafa etkisi yıkıcı olacak. Çarşı kültürü yok edilecek. Söğütlüçeşme İstasyonu ve çevresinin bulunduğu alanın yoğun balçık zemin üzerinde olması, depreme dayanıklı inşaat yapmak için planlanan maliyeti 4-5 kat artıracak. Söğütlüçeşme İstasyonu’nun bulunduğu alan, tescilli arkeolojik alan olup, koruma altında. Kent ve dünya tarihine ışık tutacak değerler yok olacak. Kampanyada ayrıca, şu an projeyle ilgili yaşanan hukuki süreçle ilgili de bilgi veriliyor. ‘’TMMOB, Mimarlar Odası ve Kadıköy Belediyesi, yürütmenin iptali için dava açtı. Mahkeme öncelikli olarak Belediyenin davasına baktı ve yürütme durduruldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üst mahkemeye giderek, yürütmeyi durdurma kararını iptal ettirdi. Kadıköy Belediyesi ve Mimarlar Odası, İstanbul Valiliğinin bu projeye yönelik aldığı “ÇED raporuna ihtiyaç yok” kararının iptali için dava açtı. Yargı süreci devam ediyor.” Kampanya Change.org/AvmyeHayir adresinde.
“Avcılık tamamen yasaklansın”
Yaşam savunucusu 227 sivil toplum kuruluşu “Avcılık tamamen yasaklansın” diyerek change.org’da bir imza kampanyası başlattı. Change.org/NedenOlduruyorsun adresindeki kampanyada “Başka bir canlıyı öldürmenin sporu, turizmi, hobisi, ihalesi olamaz” diyen yaşam savunucuları, Kara Avcılığı Kanunu’nun değiştirilerek Doğa Koruma Kanunu olarak yeniden düzenlenmesini ve doğa ihtisas mahkemelerinin kurulmasını talep ediyor. Kampanyada şu ifadeler yer alıyor: “Bu dünya üzerindeki yaşamı paylaştığımız öbür canlılardan bahsediyoruz, onlar uzak ve yakın komşularımız. Komşularımızı birer rakam ve kotaya indirgeyen Merkez Av Komisyonu’na da kararlarına da karşı çıkıyoruz.Geçtiğimiz 16 yıl içinde yaklaşık 17 bin avcılık kursu açıldı ve yaklaşık 500 bin kişi avcılık sertifikası aldı. Doğanın korunmasından sorumlu kurumlar, silah endüstrisinin ve avcıların doğamızı yok etmesine ne yazık ki seyirci kalıyor, daha da üzücüsü bu durumu teşvik ediyor. Oysa Türkiye, taraf olduğu Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin 6. ve 8. maddeleri uyarınca nesli tehlike altındaki türleri korumayı taahhüt etmiş durumda. Buna rağmen, bu hükümler ve taraf olunan öbür uluslararası sözleşmelerin, ülkemiz mevzuatı sayılan hükümleri görmezden gelinerek, nesli tehlike altındaki kimi türler bile ava açılıyor. Bu kabul edilemez! Doğamızı günbegün yok edecek olan bu kararların bir an önce durdurulması gerekiyor. Kara Avcılığı Kanunu’nun ivedilikle değişmesini, Doğa Koruma Kanunu olarak yeniden düzenlenmesini ve doğa ihtisas mahkemelerinin kurulmasını talep ediyoruz.” Kampanya Change.org/Nedenolduruyorsun adresinde.
Bir kampanya da Tekirdağ'dan
Tekirdağın tek denize girilebilen kumsalı olan değirmenaltı plajı, molozlarla doldurularak yürüyüş yoluna dönüştürülmek isteniyor. Bu plana karşı Change.org/DegirmenaltiPlaji adresindeki kampanyayı başlatan Serkan Okutan şöyle diyor. “Daha önce de birçok plaj benzer uygulamalarla beton ve molozlarla doldurularak denize girilemez hale getirildi. Tekirdağ’ın her yerinden insanın denize girmek için geldiği tek plaj olan değirmenaltı plajının, yürüyüş yoluna dönüştürülmesini istemiyoruz. Bunun yerine kumsalın temizlenip geniş bir plaj haline getirilerek Tekirdağ halkının daha severek gidebileceği bir yer haline getirilmesini istiyoruz” diyor Change.org/DegirmenaltiPlaji adresinde.
Ulu çınarlar için mücadele sürüyor
Antalya Kemer-Kumluca karayolu inşaatı nedeniyle kesilmeleri gündemde olan ulu çınarları korumak için mücadele sürüyor. Change.org/Ulucinarlaryasasin adresindeki kampanyaya bugüne dek 18.700 kişi imza attı ve bölgedeki nöbet de devam ediyor. Kampanyayı başlatan Seda Arıcıoğlu, imza atanlara gönderdiği e-postada gelişmeler konusunda şu bilgileri verdi “Ulu Çınarlar başındaki nöbetimiz devam ediyor. CİMER başvurularımız cevaplanmaya başladı. Gelen cevaplardan damıtabildiğimiz: Yol insan güvenliği için çok önemli. Ağaçlar da önemlidir ama bazılarını feda etmek gerekebilir yol için. Bakıyoruz, en az zararı vererek başka ne yapılabilir... Oysa biz 'en az zarar'la işi kotarmayı değil, yüzde yüz koruma talep ediyoruz. Olaylar karar aşamasına geldi ve bizler çınarları korumaktaki karalılığımızı bizim adımıza karar verecek mercilere hatırlatmalıyız. Sesimizi duyuralım onlara, asıl güvenlik ve sağlık doğadan gelir. Yollar eğilmeli, kıvrılmalı, yol olduğunu bilmeli doğa karşısında. ” Uluçınarların korunması için imza atmak isterseniz Change.org/UlucinarlarYasasin adresini ziyaret edebilirsiniz.