Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, ne yazık ki kabul edilerek yasalaştı.
Aydan Üstkanat’ın özel ormanları tehdit eden yeni yasa teklifine hayır denmesi talebiyle change.org/OzelOrmanlar adresinde başlattığı kampanyaya dair bir gelişme yaşandı. TBMM Genel Kurulu’nda, 23 Mart Perşembe günü, Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, ne yazık ki kabul edilerek yasalaştı. Buna göre, madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ve tesislerin özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından izin verilebilecek. Bu yasa, başta İstanbul’un nefes alanları olan ormanlar olmak üzere, ülke genelinde 15 bin kişinin elinde görünen 25 bin 400 hektarlık ormanlık alanı tehdit ediyor. Madencilik faaliyetlerinin sona ermesi sonucunda doğal yapısı bozulmuş orman alanlarının rehabilite edileceği belirtilmiş olsa da, “Bir yandan iklim krizinin neden olduğu aşırı sıcakların ortaya çıkardığı yaygın ve uzun süreli yangınlar, öte yandan Orman Kanunu’nun 16., 17. Ve 18. Madde düzenlemeleriyle ormanların yapılaşmaya açılması bu yıla kadar Türkiye’de ciddi bir orman kaybına neden oldu!” diyor. Kampanya change.org/OzelOrmanlar adresinde.
Afet Atık Yönetimi kampanyasına Barış Atay destek oldu
İkinci bir gelişme ise, Ekolojik Yaşam Aktivistleri'nin change.org/afetatikyönetimiadresinde başlattığı kampanyaya dair yaşandı. Deprem bölgesindeki enkazların kaynağında ayrıştırılmasını, kaldırılmasını, ortaya çıkacak atıkların çevreye ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde bertaraf edilmesini ve/veya geri dönüştürülmesini ve sıfır atık politikalarının deprem sonrası afet atıkları yönetimi planlarında da uygulanmasını talep eden kampanyaya, Hatay Milletvekili Barış Atay destek oldu. Kuşların göç yollarında bulunan Mileyha Sulak Alanı, Caretta caretta’ların yuvalarının olduğu sahiller, hiçbir önlem alınmadan, moloz dökülmesiyle yok ediliyor. Hatay'da molozların çadır kentlerin yanına ve zeytinliklere döküldüğüne şahit olan Atay, asbest tehlikesine dikkat etmek için kampanya linkinin bulunduğu pankartla fotoğraf çektirdi. Kampanya change.org/afetatikyönetimi adresinde.
Temiz hava, temiz su, temiz toprak, temiz gıda ihtiyaç değil insan hakkı
Deprem sonrası yıkılan binaların enkazında bulunan kimyasallar havaya, toprağa, suya karışıyor. Bu kirliliğin doğa ve halk sağlığına oluşturduğu tehlikeden endişelen Remzi Çelik, change.org/AfetBolgesindeKirlilik adresinde imza kampanyası başlattı. “Yüz binlerce buzdolabı, soğutucu ve klima cihazı gazları, ozon tabakasına zarar verecek şekilde atmosfere saçılmış, toprağa ve suya zarar veren ağır metal, madeni yağ, pil, tıbbi ve sanayi atıklar ve katı atıklar toprağa, çevreye ve suya karışmak üzere dağıldı,” diyen kampanyacı, kanserojen bir madde olan ve enkazlarda bulunan asbestin de bölgede oluşturduğu sağlık tehlikesine değinerek, “Çocukların ve orada bulunan tüm insanların kısa ve orta vadede akciğer hastalıklarına yakalanmasına neden olacak bir ortam oluştu. Partikül madde PM2.5, PM10 ölçülmeli ve bölgede FFP3 maske ücretsiz dağıtılmalı,” çağrısında bulundu. Kapmanyacı, akciğer hastalıkları başta olmak üzere tüm hastalıklara yetkin cevap verecek, hastane koşulları ile doktor, hemşire ve sağlık personeli kadrosu oluşturulmasını da talep etti. Deprem bölgesinde oluşan kirliliğin dolaylı olarak tüm Türkiye’yi etkileyeceğini belirten Çelik, “Bu kirlenmenin derecesi bilinmeli, derhal hava kirliliği ölçüm istasyonları, su ve toprak kirliliği ölçüm merkezleri kurularak gerçek değerlerin yayınlanması gibi gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyoruz,” açıklamasında bulundu. “Temiz hava, temiz su, temiz toprak, temiz gıda ihtiyaç değil, insan hakkı” mesajını içeren kampanya change.org/AfetBolgesindeKirlilik adresinde.
Beşiktaş'ın Yeşil Alanları Yok Olmasın!
“Beşiktaş'ın Yeşil Alanları Yok Olmasın!” başlığıyla change.org/BesiktasYesilAlan adresinde imza kampanyası başlatan Güher Gürmen, “Etiler Mahallesi’nde Yanarsu Sokak ve Cengiz Topel Caddesi arasında kalan ağaçlık yeşil alanın kepçeler ve dozerlerle tarumar edilip, buradaki sayısız ağacın sökülüp, verimli toprağının üzerine beton dökülüp, belediye araçları otoparkı yapılmasının planlandığını üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız,” açıklamasında bulundu. Olası deprem durumunda toplanma alanlarının oldukça yetersiz olduğunu, mahalle sakinleri ve Beşiktaş halkı için pandemi gibi dönemlerde bu yeşil alanın hayati önem taşıdığını vurgulayan kampanyacı, “Bu alanlar atıl alanlar değil. Mahallelinin yıllardır gözü gibi baktığı, ağaçlandırdığı, çiçeklendirdiği, yeşilini koruduğu ve komşularıyla paylaştığı, içinde nefes aldığı alanlar,” mesajını iletti. Beşiktaş ilçesi sakinleri adına konuşan kampanyacı, “İmar planında spor alanı olarak ayrılan bir bölgenin, hangi yetkiyle beton dökülerek otoparka dönüştürülmek istendiğini merak ediyoruz ve bu yanlıştan ivedilikle dönülmesini talep ediyoruz. Yeşilimizin korunması ve bu ağaçlık alanlara bir daha kepçe sokulmaması konusundaki hassasiyetimizi dikkate almanızı rica ediyoruz. Bu alanın yeşil kalmasını ve kesilen ağaçların yerine yenilerinin dikilip alanın yeniden yeşillendirilmesini, mevcut yeşil alanlara da dokunulmamasını talep ediyoruz,” dedi. Kampanya change.org/BesiktasYesilAlan adresinde.