Asbest başta olmak üzere çok çeşitli evsafta tehlikeli madde içeren Brezilya’ya ait hurda NAe São Paulo savaş-uçak gemisi Aliağa gemi söküm tesislerine getiriliyor.
Bianet’ten Bülent Şık’ın haberine göre, Asbest başta olmak üzere çok çeşitli evsafta tehlikeli madde içeren Brezilya’ya ait hurda NAe São Paulo savaş-uçak gemisi Aliağa gemi söküm tesislerine getiriliyor. Dünyada gemi söküm işlemlerinin yüzde doksanı Bangladeş, Çin, Hindistan, Pakistan ve Türkiye'de yapılıyor. Brezilya donanmasının hurdaya çıkardığı uçak gemisinin açık artırmayla Türkiye'deki gemi söküm tersanesi 1,85 milyon ABD Doları karşılığında satın alındığı belirtiliyor. Geçtiğimiz yıl Haziran ayında içinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin de yer aldığı, NGO Shipbreaking Platform, Basel Action Network (BAN), BAN Asbestos France, International Ban Asbestos Secretariat (IBAS) ve Brazilian ABREA isimli sivil toplum örgütleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bir çağrıda bulunmuştu. Yapılan çağrı metninde, NAe São Paulo gemisi toksik-tehlikeli atık olarak niteleniyor ve tonlarca asbest ve Poliklorlu Bifenil (PCB) içeren malzeme ve büyük miktarlarda toksik ağır metal içerdiğinin tahmin edildiği bilgisi yer alıyor. Metinde, “Bir geminin hangi tehlikeli atıkları içerdiği, Basel Sözleşmesi uyarınca yasal kaderinin belirlenmesinde hayati önem taşımakta. Bu açık gerçeğe rağmen, São Paulo'da uygun bir bağımsız denetim veya tehlikeli madde envanteri (IHM) yapılıp yapılmadığı belirsizliğini koruyor” ifadeleri yer alıyor. Bu ifade, tehlikeli atıkların ne olduğu ve ne miktarda olduğunun doğru bir şekilde belirlenmediği ya da gemide hangi toksik kimyasal maddenin tam olarak ne miktarda olduğunun bilinmediği anlamına geliyor. Elbette bu bilgilerin netlik kazanmaması, halktan gizlenmesi ya da bir belirsizlik halesiyle çevrelenmesi tesadüf değil. Tehlikeli ve toksik karakterli iş kollarında sıklıkla gözlenen neredeyse artık normal kabul edilmesi gereken bir durum. İzmir Yaşam Alanları Platformu da geminin Aliağa’da sökülmesine tepki gösteriyor. Platform tarafından yapılan açıklamada “Birkaç işbirlikçi para kazanacak diye, ölüm yıkım acılarla yüklü bu gemi ülkemizin havasını suyunu toprağını ve en başta da güzelim insanlarımızı zehre boğmak için geliyor” açıklamasını yapmıştı. Konu ile ilgili olarak Change.org/TehlikeliGemiyiİstemiyoruz adresinde imza kampanyası başlatıldı.
Konya’nın Kulu ilçesinde bulunan Düden Göleti’nde yüzlerce martı ölü bulundu. Göçmen kuşların dinlenme ve beslenme alanları arasında yer alan gölette, bir günde yüzlerce yetişkin ince gagalı ve karabaş türü martının öldüğü ortaya çıktı. Olayı bir arkadaşının araması sonucu öğrenerek sabah saatlerinde olay yerine giden doğa ve kuş fotoğrafçısı Fahri Tunç “Bunun farklı sonuçları olabilir, daha ilerleyen zamanlarda daha büyük problemlerle karşılaşabiliriz. Buradaki diğer kuşların da zehirlenme ihtimalleri var. Eğer öyle bir şey olduysa, varsa buradaki kuşlar neticede başka yerlere göç edecekler, orada bu hastalığı yayacaklar. Başka bir hastalıkları varsa buralarda yayılacak. Yani eğer bu kimyasal bir atıktan kaynaklıysa bu daha büyük bir tehlike” diye konuştu. Fahri Tunç, yüzlerce martının bir an ölmesinin normal olmadığını söyledi; “Alandaki ebeveyn martıların neredeyse tamamı ölmüş sadece yavrular kalmış. Muhtemelen bunlar başka kaynaktan beslendiler ve bu şekilde bir katliam, ölüm söz konusu oldu” dedi.
Japonya'ya bağlı Kumejima adası açıklarında en az 30 yeşil deniz kaplumbağası, ölü bulundu. Deniz kaplumbağalarının çoğunun boyunlarından bıçaklandığı tespit edildi. Polis, "hayvanlara eziyet suçlamasıyla" soruşturma başlattı. Mainiçi adlı haber sitesi, en az bir balıkçılık şirketinin, kaplumbağaların balık ağlarından uzaklaştırılırken yaralandığını kabul ettiğini açıkladı. Kumejima'daki Deniz Kaplumbağası Müzesi'nde çalışan deniz biyologları ve görevliler, kaplumbağaları kurtarmak için harekete geçti. Ancak olay yerine vardıklarında kaplumbağaların çoğu hareketsizdi. Deniz Kaplumbağası Müzesi'nin çalışanlarından biri Asahi Şimbun gazetesine yaptığı açıklamada "Hiç böyle bir şey görmemiştim. Sindirmesi çok zor bir şey" dedi. Yeşil deniz kaplumbağaları Japonya ve küresel koruma grupları tarafından soyları tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanlardan biri olarak tanımlanıyor.
Ekonomik araştırma şirketi tarafından yapılan yeni bir çalışmanın sonuçlarına göre aşırı hava olayları Almanya’da son 20 yılda ortalama olarak yılda en az 6,6 milyar euroluk zarara neden oldu. Çalışma, Avrupa’da sıcak hava dalgasının ve orman yangınlarının kendisini tekrar gösterdiği günlerde çıktı. Renanya-Palatina ve Kuzey Ren-Vestfalya’da hasar bütçesi 2021 senesinde 40 milyar eurodan fazlaydı, buna 2018 ve 2019’un sıcak geçen yazları da eklenince bilanço 80 milyar euroya yükseldi. Çalışma yazarları, henüz incelenmemiş bireysel olaylar ve sağlık üzerindeki etki ve biyolojik çeşitlilik üzerindeki sonuçlar gibi ölçülemeyen etkiler nedeniyle 2000 yılından bu yana hasar tahminlerinin daha da yüksek olabileceğini söyledi. 2018’de ve 2019’da, Almanya'nın tarımı ve ormanları sıcak hava dalgaları ve kuraklık nedeniyle 25.6 milyar euro değerinde zarar gördü, buna ilaveten çalışanların düşük verimliliği de 9 milyar euroluk zarar verdi. Almanya Çevre Bakanı Steffi Lemke, araştırmadaki sayıların korkutucu olduğunu söyledi: “Yurttaşlarımızı korumak için iklim adaptasyonuna daha fazla yatırım yapacağız.” 2045 yılında karbon nötr olma taahhüdü olan Alman hükümeti, temel kamu hizmetlerinde, inşaat, ulaşım, tarım ve imalat sanayii gibi kapsamlı alanlarda iklim değişikliği reformalarını hızlandırmayı hedefliyor.