18. yüzyılda yaşamış İskoç bitki ressamı Elizabeth Blackwell (1707–1758) keskin gözlem gücüne dayanan, harika bitki resimleriyle dolu, o zamanın bilim çevresinde de hayli takdir görmüş A Curious Herbalşifalı bitkiler kitabının yaratıcısı…
1700’lerde tıpta kullanılan 500 adet şifalı bitkinin, hangi hastalıklara iyi geldiğine dair geleneksel bilgiler, bitkiye özel reçeteler ve hazırlama metotlarıyla birlikte anlatıldığı kitap, özellikle Londra’da birçok hekimin, botanikçinin ve eczacının hayranlığını kazanmış. O zamanın koşullarında yaşayan bir kadının baştan sona tek başına üretmiş olduğu olağanüstü bir eser olmasının ötesinde; kitabın motivasyon kaynağı, ortaya çıkış koşulları açısından da ilginç. Borçları yüzünden hapishaneye düşmüş –şaibelerle dolu bir kariyer hayatı olan- eşini oradan kurtarmaya çalışan bir kadının hikayesi var arkasında.
Elizabeth Blackwell, “gerçek örneklerden” yola çıkarak, çizimden baskı aşamasına dek –gravürlerini de kendi yapan -ilk kadın bitki ressamı aslında. 1747 tarihli Bath Journal dergisinde yazılmış bir biyografiye göre, Aberdeen'de yaşayan oldukça varlıklı, başarılı İskoç tüccar Blachrie’in kızıdır Elizabeth. Babasının servet sahibi olması sayesinde hem iyi bir eğitim alıp hem de hatırı sayılır çeyiz sahibi olmuştur belki ama 1700’lerde bir kız çocuğunun alabileceği eğitim, sanat, müzik ve dil eğitiminden ibarettir elbette. Kadınların örgün eğitime erişmesi için daha birkaç yüzyıl geçmesi gerekecekti.
Varlıklı ailesi onun için farklı planlar yapmış olmalı belki ama o ikinci dereceden kuzeni, doktor –daha doğrusu doktor olduğunu iddia eden- Alexander Blackwell (1709-47) ile gizlice evlenir. Aberdeen’in asık suratlı, püriten inanışa sahip halkı arasında büyük bir infiale neden olmuş bu evlilik. Bath Journal dergisinde yayımlanan makalede Elizabeth, "erdemli kibar bir kadın, kızına dolgun bir pay vermiş varlıklı bir tüccarın kızı" olarak tanımlamış.
Öte yandan Alexander, akademik bir aileden geliyor olsa da özgürlüğüne ve bağımsızlığına düşkün bir maceracıdır; başları da o yüzden sık sık derde girer zaten. Babası ve erkek kardeşinin müdürlük yaptığı Marischal College’da eğitim aldıktan sonra Aberdeen’de doktorluk yapmaya başlar ama hiçbir zaman formel bir tıp eğitimi alma zahmetine girmemiş. Bir süre sonra doktorluğu sorgulanmaya başlayınca alelacele Londra'ya taşınma kararı almışlar. Alexander, o zamanlar tıp eğitiminin merkezi olan Leiden’de, ünlü doktorlardan birinin ( Herman Boerhaave) yanında çalıştığını söyler ama böyle bir kanıt yoktur ortada.
Blackwell’ler Londra'ya taşındıktan sonra Alexander bu kez büyük bir yayıncılık firmasında düzeltmen olarak çalışmaya başlamış ve biraz deneyim kazandıktan sonra 1730 yılında, hemen kendi matbaasını kurmuş. Bu cesur girişiminin ardından, matbaacılar loncasına üye olmadığı ve hiç çıraklık yapmamış olduğu anlaşılınca, ona rakip bir grup matbaacı tarafından –o zaman son derece sıkı olan bu ticaret kurallarına uymamakla suçlanır ve ağır para cezasına çarptırılır; dükkanı da mühürlenir. Tam bir yıkımdır Blackwell ailesi için. Alexander’ın cömert harcamaları ve verilen para cezaları nedeniyle, borç batağına saplanmışlardır. Borçlarını ödeyemeyince iki yıl hüküm giyerek hapse düşer sonunda…
Bu noktada “mahir bir hanımefendi” diye tanımlanan karısı Elizabeth, eşinin borçlarını ödemeye ve serbest bırakılmasını sağlamaya karar verir. Ailesiyle birlikte Aberdeen'de yaşarken aldığı çizim ve resim eğitimindeki başarısına güvenir; Alexander gibi o da botaniğe, tıbbi bitkilere meraklıdır. 18. yüzyılda yaşayan bir lady için doğa tarihi ya da botanik, çalışma fırsatı bulabileceği alanlardır. 1647 Frankfurt doğumlu, yine varlıklı bir aileden gelen Maria Sibylla Merian’ı anlatmıştım hatırlarsanız, 1680 yılında Neues Blumen Buch kitabında, bahçe bitkilerinin elde renklendirilmiş gravür baskılarını bir araya getirmişti. Sosyetenin hanımlarına çiçek boyama dersleri veren Merian, derslerinde kullanmak üzere hazırlamıştır bu kitabı. Daha sonra sınırlarını aşıp gerçek gözlemlere dayanan işler üretmeye başlayınca, ilk böcekbilimci olarak botanik tarihindeki müstesna yerini almıştır daha sonra.
Papaz Richard Polwhele, 1798 tarihli feminist Mary Wollstonecraft'a karşı polemik yaratan “The Un’Sexed Females /Cinsiyetsiz Kadınlar” 'şiirsel' konuşmasında o kadar emin olmasa da, botaniği özellikle hanımlara tavsiye ediyordu: "Botanik, son zamanlarda hanımlar arasında moda bir eğlence haline geldi. Ama bitkilerin cinsel sistemiyle ilgili çalışmaların kadınların alçakgönüllülüğüyle nasıl bağdaştırılabileceğini anlayamıyorum… Birçok kez erkek ve kızların birlikte botanik yaptıklarını gördüm ”.
Evet, Elizabeth de böyle düşünmüş olmalı ki kocası borçları yüzünden hapishaneye düşmüş ve evde onun bakımına muhtaç küçük bir çocuk varken –tam da Charles Dickens’ın The Little Dorrit romanında olduğu gibi- tahayyül edilemeyecek kadar yoksullaşan Blackwell ailesini kurtarmak için sanat eğitimini değerlendirmeye karar verir.
Bitki çizmeye henüz nereden başlayacağını bilemez ama Londra’daki tıbbi bitkiler bahçesi Chelsea Physic Garden’ın, Yeni Dünya’dan getirttiği, gizemli bitkileri tanıtacağı bir referans kitabına ihtiyacı olabileceğini düşünmüş. Kuzey ve Güney Amerika'daki egzotik ülkelerden getirilen şifalı bitkilerle giderek büyüyen Chelsea Physic Garden, otuz yıl kadar önce çırak eczacılara eğitim merkezi olarak kurulmuştur.
Bitki çizimleri yapmaya karar verir ama tıbbi bitkileri bilen kocasının aksine, Elizabeth botanik konusunda yeterli donanıma sahip değildir. O da bunu telafi etmek için, hem Society of Apothecaries /Eczacılar Topluluğu’nun kurucusu, hem de Chelsea Physic Garden'ın o zamanki küratörü olan Isaac Rand'dan yardım almaya karar verir. Rand'ın önerisi üzerine, gerçek bitkilerle çalışmak için bahçeye yakın bir yerde oda kiralayıp bahçeye gidip gerçek örneklerden bitkiler çizmeye başlar.
Elizabeth, şifalı bitkilerin bazı ön çizimlerini yapmaya başlayarak Sir Hans Sloane ve Dr Richard Mead'e sunduğunda, her ikisi de çalışmasından etkilenir ve yayın hazırlamak üzere devam etmesi konusunda onu yüreklendirirler. Cemiyete bahçıvan olarak atanan, bahçenin nadir bitkilerini tanıtmakla uğraşan ve dünya çapında birçok botanikçiyle örnek alışverişinde olan, The Gardener's Dictionary'nin yazarı Philipp Miller da onun çalışmalarından etkilenir.
Alexander'in –her ne kadar şaibeli olsa da- tıbbi geçmişi ve şifalı bitkilerle olan çalışmaları göz önüne alındığında bitkilerin tanımlarını yazabileceğine karar verir. Çizimleri hazırladıkça Elizabeth, her seferinde kocasının hapishane hücresine götürerek tek tek her bitkinin adını Latince, Yunanca, İtalyanca, İspanyolca, Hollandaca ve Almanca olarak açıklamalarını yazmasını sağlar. (Linnaean sınıflandırma sistemi henüz mevcut değildir o zaman.)
Sir Hans Sloane’in finansal desteği ve önde gelen botanikçilerin yüreklendirmesiyle 1737'den 1739 yılına kadar aralıksız bir çalışmayla, 125 hafta boyunca her bir nüshada dört levha basarak 500 çizimi tamamlamayı başarmış. Normalde birkaç farklı zanaatkar gerektirecek işi yönetip her bir resmi kendi çizmiş, gravür baskılarını hazırlayarak elde renklendirmiş.
Onun A Curious Herbal kitabı, 1700’lerde kullanılan tıbbi bitkilerin detaylı çizimlerini gösteren sanatsal değeri yüksek levhalarıyla gerçekten dikkat çekici. Geleneksel tıbba dair enteresan bilgiler de var: Böbrek taşları ve idrar yolu enfeksiyonlarını tedavi etmek için salatalık tohumlarının kullanılması gibi halk tıbbına ait özel reçeteler var. İç kanamayı ve öksürüğü durdurmak için ısırgan otundan bahsediliyor. "Konvülsiyon nöbetleri yani havaleler, inme, felç ve baş dönmesi”ne karşı ökseotu önerilmiş- ki ökseotunun şimdilerde tümörleri küçültebileceğine dair araştırmalar var-. Ayrıca ilk antidepresanlardan "melankoli ve çılgınlığı" yatıştıran St John's Wort (sarı kantaron) da anlatılmış kitapta (https://www.biodiversitylibrary.org/item/10361#page/60/mode/1up)
Kahve bitkisinin çiziminin yanında ise şöyle bir açıklama var. Hipokrat tıbbının dört mizaç doktrinine dayanıyor: “Soğuk, flegmatik (silik) bir mizaca sahip olanlar için iyi sayılır. Ancak zayıf, sıcak ve kuru mizaçlı kişiler çok fazla içerse onların sinirlerinin bozulmasına neden olabilir.”
İki yıl sonra, çalışmanın tamamı iki cilt halinde, A Curious Herbal containing five hundred cuts of the most useful plants, which are now used in the practice of physick / Merak Edilen Şifalı Bitkiler: Tedavilerde en çok kullanılan bitkilerden 500 kesit gibi uzun bir başlıkla yayımlanmış. İlk baskısı, bitki resimlerinin olduğu levhaların sanatsal kalitesi, yeni bitkilerle ilgili güncel bilgiler sunuyor olması nedeniyle, doktorlar ve eczacılar (ilaç üreticileri ve satıcıları) tarafından büyük övgüler almış; Elizabeth’e de sevgili eşinin özgürlüğünü güvence altına alacak kadar da gelir getirmiş.
Alexander borçları yüzünden girdiği hapishaneden çıktıktan sonra girişimcilikten vaz geçmez; tarım işine girer ama yine başarısızlığa uğrayınca sonunda –üstelik ona hep sadık kalan hatta Baştan sona Alexander’a sadık kalır; hatta ek kitap haklarının satışından elde edilen telif haklarını bile paylaşan- eşini geride bırakarak- yeni bir hayata başlamak için 1742 yılında İsveç'e gelir ve Aberdeen'de başlattığı tarımla ilgili deneysel çalışmalarına devam eder.
Girişimleri arasında at ve koyun yetiştiriciliği ve mandıra işletmeciliği vardır. Tıbbi bitkiler tarımıyla ilgili başarı elde etmiş olacak ki İsveç Kralı I. Frederick'e saray hekimi olarak atanır. Saraya giren Blackwell, İngiltere, Danimarka ve İsveç arasındaki diplomatik bağları güçlendirmeye çalışır. İngiltere'nin İsveç'te büyükelçisi olmadığı için Danimarka'daki bir Bakan ile temasa geçer ama şanssızlığa bakın ki ikinci dereceden kanıtlara dayanarak, Veliaht Prens'e karşı komplo kurmakla suçlanır ve idama mahkûm edilir. 9 Ağustos 1747'de eşi Londra'dan kendisine katılmak için yola çıkmışken, maalesef idam edilir.
Elizabeth Blackwell'in sonraki yılları hakkında çok az şey biliniyor ama 27 Ekim 1758 tarihinde vefat ettiği, mezarının da Chelsea'deki All Saints Kilisesi'nde olduğuna dair bir bilgi var.
A Curious Herbal kitabı, Elizabeth ve Alexander Blackwell’in ölümünden çok sonra bile onlarca yıl basılmaya devam etmiş. İkinci baskı, 20 yıl sonra Nürnberg'de, botanikçi ve doktor Dr. Christoph Jacob Trew tarafından 1757 ile 1773 yılları arasında Latince adıyla 'Herbarium Blackwellianum Emmendatum et Auctum adı altında, gözden geçirilmiş ve büyütülmüş bir formatta yeniden basılmış. Basılmadan önce her gravürün elde renklendirildiği orijinal baskılar, üstün sanatsal niteliği ve bilimselliğiyle 18. yüzyılda yaratılmış en iyi şifalı bitkiler kitaplarından biri sayılıyor.
Blackwell'in ölümünden yirmi yıl sonra Kraliyet Cemiyeti'nin başkanlığına seçilen Sir Joseph Banks de bu değerli kitabın bir nüshasının British Library’de korunmasını sağlamış. Blackwell’in resimli botanik kitabı yeni baskılarla Avrupa’da yayılırken sonunda taksonominin kurucusu Carolus Linnaeus’a da ulaşır. Linneaus, Elizabeth Blackwell’in işine öylesine büyük bir hayranlık duyar ki bu kitaba Botanica Blackwellia takma adını bile verir.
Egzotik bitkilerden biri olan Dodecandria Pentagynia sınıfından Blackwellia adını taşıyan bir bitki cinsine de isim vermiş. Blackwellia'nın Réunion, Mauritius, Nepal, Madagaskar, Peru ve Çin'e özgü altı alt türü de onun adını taşıyor. (Blackwellia Panticulata, Blackwellia Glauca, Blackwellia Nipaulensis, Blackwellia Axillaris, Blackwellia Siralis, Blackwellia Padifolia) gibi...