15 Mart 2010Birgün
‘KENDİ KARARLARIMIZI ALDIK’
Oaxaca Halk Meclisi'nin (A.P.P.O.) iki üyesi Jaquelina Lopez ve Samuel Hernandez gazetemize konuştu. Meksikalı Zapatistler, Oaxaca’da insanların kendi kararlarını aldıklarını, temsilcilerini seçtiklerini ve bunlardan bazılarını görevlendirip Oaxaca Devlet Meclisine gönderdiklerini söyledi. İki üye, “Mecliste ticaret, ulaşım, güvenlik ve kültürel etkinlikleri yeniden ve demokratik bir şekilde örgütlemeye çalışıldı. Belki sizde Avrupa Halkları Meclisi'ni kurarsınız” dedi.
OAXACA HALK MECLİSİ'NDEN JAQUELINA LOPEZ VE SAMUEL HERNANDEZ: Mümkün olmayanı düşünün, çünkü mümkün olan zaten varCEM AKBALIK STRAZBURG
20Haziran 2006'da Meksika'nın Chiapas'dan sonra en yoksul devleti olan Oaxaca'da halk ayaklanmış ve beş ay boyunca bölgenin denetimini elinde tutmuştu. Bölgenin değişik sosyal ve politik kesimlerini bir araya toplayıp, APPO (Oaxaca Halk Meclisi)'yu kurmuş ve bu mecliste doğrudan ve katılımcı demokrasi uygulayarak beş ay boyunca bölgede “söz, yetki ve iktidarın halkta” olduğu devrimci bir deneyim yaşanmıştır. Daha sonra polis ve askerler tarafından çok şiddetli bir şekilde bastırılan Oaxaca Halk Meclisi'nin iki üyesi Jaquelina Lopez ve Samuel Hernandez, Oaxaca'da olup bitenleri ve yaşanan tecrübeleri anlatmak için çıktıkları Avrupa turunun Strazburg durağında düzenlenen bir konferansa katıldıktan sonra kendilerinden bizimle deneyimlerini paylaşmalarını istedik. İşte onların Oaxaca ayaklanması ve Oaxaca Halk Meclisi ile ilgili anlattıkları:
»A.P.P.O.'nun ne zaman ve nasıl kurulduğunu bize açıklayabilir misiniz ?A.P.P.O.(Oaxaca Halk Meclisi Konseyi), 20 haziran 2006'da kuruldu. Kurulma amaçlarından biri ve en önemlisi, Oaxaca ögretmenlerinin başını çektiği, sendika ve diğer sosyal kurumların çağrısıyla Ulises Ruiz'in otoriter iktidarına karşı ayaklanan değişik sosyal ve politik kesimleri birleştirmek ve bütün bunların kendilerini özgür ve demokratik bir şekilde ifade ettiği bir alanın yaratılmasına katkıda bulunmaktı. Bu anlamda, A.P.P.O. dendi çatısı altında, yerli topluluklar, öğretmenler, esnaflar, öğrenciler, kadınlar, köylüler, yerel otoriteler ve şoförler aktif bir şekilde toplayarak amacına ulaştığını söyleyebiliriz. Ama A.P.P.O. sadece değişik sosyal kesimlerden insanların bir araya geldiği bir alan değil. Bütün bunların yanı sıra, A.P.P.O.'da anarşist gruplar, zapatistler, sosyalistler, bazı Hıristiyan guruplar, vb. politik gruplarda aktif bir şekilde yer almışlardır ve A.P.P.O. bütün bu sosyal ve politik kesimlerden oluşmaktadır. Ve A.P.P.O.'nun en büyük özelliği de bütün bu kesimleri bir araya getirip doğrudan ve katılımcı bir demokrasi uygulayabilmesidir.
»Biraz önce salondaki insanlarla sohbet ederken C.O.D.E.P.'in Oaxaca'da eskiden beri yerli toplulukların hakları için mücadele ettiğini ve son Halk Meclisinde de önemli bir rol oynadığından bahsettiniz. C.O.D.E.P.'in ne zaman ve nasıl kurulduğunu ve bu son halk ayaklanmasında nasıl bir rol oynadığını açıklaya bilir misiniz ?C.O.D.E.P. (Halkın Haklarını Koruma Komitesi), bundan 29 yıl önce kurulan bir kurumdur. Ilk başlarda U.P.T. (Tlaxiaco Halkçı Birliği) olarak Oaxaca'nın Mixtèque yerlilerinin yoğun olarak yaşadığı bir mahallede kuruldu. Daha sonra, bu mücadele başka bir mahalleye daha yayıldı ve ardından ismini degiştirip Mixtèque Halkçı Birliği oldu. C.O.D.E.P.'i kuran bu iki örgüt Mixtèque Bölgesinde öğrencileri ve yerli grupları kendi çatısı altında toplayarak, yeniden caciqueler tarafından toprakları işgal edilen yerlilerin topraklarını geri almak için mücadeleye başladı. Oaxaca Bolgesi'nde yaşayan caciqueler bölgenin zenginlerinden olup, buradaki yerli grupları sömürüyor ve yerel otoritelere kendi yasalarını dayatıyorlardı. caciqueler güçlü oldukları ve kontrol ettikleri bölgelerde, paramiliter gruplar aracılığıyla yöre halkını korkutup sindiriyor ve kendilerine karşı gelenleri ise öldürüyorlardı. Genelde büyük toprak sahipleri olmasalar da, caciqueler sahip oldukları büyük mağazalar aracılığıyla, özelikle kahve satımında satış fiyatlarını keyfi bir şekilde belirleyebiliyorlar. Eğer söz konusu olan yerli topraklarıysa, cacique şöyle diyor : - « Tohum almanız ve üretim yapmanız için size para veriyoruz. Siz de, kahveyi elde ettikten sonra hepsini bana satarsınız, çünkü parayı size ben verdim.Başında yapılan bu « anlaşma » daha sonra onlara istedikleri gibi fiyatları belirleme fırsatı veriyor. Genelde toprak sahibi olmamalarına rağmen, başta para alınırken verilen sözden hareket ederek üretimin kontrolünü elinde tutup, ürünü istediği fiyata satın alabiliyor. Tersi bir durumda, yani, eğer yerliler başta tohum için aldıkları kişiye ürünü satmayıp başkasına satmak isteseler bile bunun gerçekleşmesi mümkün değil. Çünkü bölgede ki bütün caciqueler kendi aralarında anlaşmış ve böyle bir durumda hiç bir cacique diğerleriyle arası bozulmasın ve çıkarları zarar görmesin diye bu ürünleri almayacaktır.İşte bu caciquelerden biri olan Melchior Alonzo, yerli gruplara ait olan topraklara el koymuş ve kendi çıkarı için işletiyordu. Mikstèque Halkçı Birliği bu toprakları geri alıp, bir kısmının üzerinde insanların yaşaması için evler inşa ettirirken, diğer kısmı üzerinde ise tarım yapılmaya başlandı. Bundan hoşlanmayan caciqueler yerli toplulukların üstüne ağır silahlarla donatılmış paralı askerlerini salıp yedi kişiyi öldürdüler. Hayatlarını kaybetmekten korkan diğer köylüler ise kaçıp farklı bölgelere gitmek için dağlara sığındılar ve orda günlerce saklanmak zorunda kaldılar.
»Taleplerinizi elde etmek için ne tarz eylemler geliştiriyorsunuz ?C.O.D.E.P. taleplerini elde etmek için değişik mücadele şekilleri ve yöntemleri geliştiriyor. Örnek vermek gerekirse: Mitingler, yürüyüşler, grevler, barikat kurmalar, yolları trafiğe kapatma; vali, kaymakam ve benzeri devlet otoritesini temsil eden kişilerin bürolarını işgal etmek gibi örnekler verebilirim.
»Oaxaca halkın kontrolüne geçtikten sonra, şehirde ya da bölgede, nasıl bir yönetim şekli uyguladınız ?Bölgede hayatın düzenli bir şekilde yürümesi için, şehrin yeniden organize edilmesi gerekiyordu. Bizde ticaret, ulaşım, güvenlik ve kültürel etkinlikleri yeniden ve demokratik bir şekilde örgütlemeye çalıştık.
»Biraz önce ticaret, ulaşım ve güvenlikten bahsettiniz. Bu konuda biraz bilgi verebilir misiniz? Ulaşım konusunda yaptıklarımız hakkında bazı örnekler verebilirim. Oaxaca'nın en büyük ve önemli mahallesinde, caddeler eylemler boyunca barikatlanmış ve trafiğe kapatılmıştı. Hükümet bu durumu kullanmayı ve her gün bu caddelerden geçmek zorunda olan insanların negatif tepki göstermesini umarak Oaxaca Halk Meclisini zor durumda bırakmak istiyordu. Bunun için, otobus soförleri halkı mahalle girişinde bırakıyor ve bütün mahalleyi yürüyerek en az (2-3 km) takrar otobüse binmelerini sağlıyordu. Yaşlılar, engelliler, çocuklar ve ailelerin bu duruma maruz kalıp sinirleneceklerini ve A.P.P.O.'ya tepki göstereceklerini bekliyordu hükümet. Bu durumun kendisine karşı kullanılacağını fark eden Oaxaca Halk Meclisi, ulaşımın mahalle içinde rahatça yapılması için iki caddeyi ulaşıma açtı ve hükümeti dinleyip mahalle girişinde insanları otobüslerden indirip 2-3 km yürüten şöförlerinde bunu yapmamaları için engellemeye başladı. Genelde, öğrenci ve yaşlılarla ilgili indirim tarifelerini tanımayan ve uygulamayan şoförler, A.P.P.O. tarafından bunu uygulamaya çalışmaları için özelikle radio aracılığıyla bilgilendirme programları yapıldı. Belli bir süreden sonra bütün şoförler bu tarifeleri uygulamaya başladılar.
»Ne tür kültürel faaliyetler geliştirdiniz ? Bunun radyoyla bir ilgisi var mı ?Hayır, radyo kurmakla ilgisi yok. Radyo sadece iletişim sağlamak, halkı bilgilendirmek amacıyla kullanılan bir araçtı. Ama özelikle Guelguetza'dan (paylasım şenliği) bahsediyorum mesela. Bu şenliğin kökeni Oaxaca'da yaşayan eski yerli topluluklara dayanıyor. Oaxaca Blögesi'nin 16 yerli topluluğu aralarında buluşup ürettikleri ve topladıkları ürünleri birbirleriyle paylaşıyorlardı. Bütün yerli halklar müzik aletleri, dansları ve zaanatçılarıyla gelip kutlamalara katılıyor ve sabahlara kadar eğleniyorlardı. Zamanla bir gelenek haline gelen bu şenlikler, Kurumsal Devrim Partisi iktidarı tarafından ele geçirilerek ticarileştirildi. Artık şenliklere katılanlar, halk arasında müzik yapanlar değil, daha profesyonel müzik grupları getirtiliyordu. Büyük sahneler, salonlar kurulmaya başlandı ve buralara girmek için giriş parası alınıyordu. Fiyatlarda pahalı olduğu için sadece turistler biletleri satın alıp içeriye girebiliyorlardı. Halk ise, yoksul olduğu için bu şenliklere katılamıyordu. A.P.P.O. iktidarı aldıktan sonra, 25-30 bin kişinin katıldığı bir Halk Guelguetza (Halk ?enliği) düzenledi. Bu şenliğe profesyonel olmayan yerli dans ve müzik grupları, zaanatçılar ve bütün halk, hiç bir ücret ödemeden katılıp şenliklerin yeniden eski “geleneksel” ve halkçı anlamını kazanmasını sağladı. A.P.P.O. halk iktidarı boyunca iki büyük halk şenliği düzenledi ve bu şenlikler birçok mahallede ve bölgede hala eski anlamına uygun bir şekilde kutlanmaya devam ediliyor.
»Oaxaca Halk Meclisi içinde karar alma mekanizmaları nasıl işliyordu? Konuşmamıza ilk başlarken, A.P.P.O. içinde doğrudan demokrasi uygulandığını söylediniz. Bunu nasıl gerçekleştiriyordunuz ve ne gibi sıkıntılar yasandı bu konuda?A.P.P.O.'nun bünyesinde iki önemli kurum var. Bunlardan ilki: Devlet Meclisi (Meksika federal ülke olup değişik devletlerden oluşmaktadır ve Oaxaca bu devletlerden biri). 1500 kişi tarafından temsil edilen bu Meclis içinde yerli toplulukların temsilcileri, yerel otoriteler (belediye), sosyal kurumlar ve örgütler, öğrenciler, esnaflar, soförler, mahalle temsilcileri, kilise temsilcileri bile vardı. Kısacası Oaxaca Federal Devleti'nde yaşayan herkes temsil ediliyordu.
»Nasıl seçiliyordu bu temsilciler?Nu insanların hepsi kendi gruplarında, topluluklarında ve örgütlerinde toplantılar yapıp kendi temsilcilerini seçiyorlardı ve bunlardan bazılarını görevlendirip Oaxaca Devlet Meclisine gönderiyorlardı. İnsanlar kendi gruplarını ve örgütlerini temsilen Büyük Meclise geldiklerinde, daha nice kendi grupları, örgütleri ve mahallelerinde tartıştıkları ve aldıkları kararlarla geliyorlar. Daha sonra, Oaxaca Devlet Meclisi bir Kongre yaptı ve 264 kişiden oluşan bir Oaxaca Devlet Konseyi oluşturdu. İşte ben ve arkadaşım Jaquelina bu Konseyin üyeleriyiz. Kararlar Oaxaca Devlet Meclisi içinde alınıyor ve Devlet Konsey'i tarafından uygulanıyordu. Sözünü ettiğim bu Konsey dikey ve hiyerarşik bir yapıya sahip değil. Mesela bir Başkanı, Sekreteri ve Saymanı yok. Hepimiz aynı Konsey'in üyeleriyiz ve hepimiz aynı hak ve görevlere sahibiz. Sadece hepimiz değişik komisyonlarda çalışmalar yürütüyoruz.
»Doğrudan ve katılımcı demokraside yerel meclislerin önemine dikkat çektiniz. Halkın bu meclislere katılımı ne durumda?Bütün belediyelerde, kolonilerde ve mahallelerde halk toplantıları yapılıyor ve hepsinin kendi meclisleri var. Bu meclisler genelde iyi bir şekilde işliyor, çünkü bunların çoğu sisteme karşı mücadelede seneler önce kurulmuşlardı. İnsanlar az çok bunların nasıl islediğini ve kararların nasıl alındığını önceden biliyordu zaten. ?imdi sadece daha kolay yürüyor işler. Aradaki farkı şu şekilde açıklamak mümkün: Önceden insanların çok fazla politik bilinçleri yoktu. 2006'daki ayaklanmadan sonra insanlar daha fazla bilinçlendiler. Binlerce insan Kurumsal Devrim Partisi'nden ve Ulusal Hareketçi Parti'den ilişkilerini kesti ve bizimle birlikte mücadele ediyorlar. Yine binlerce insan artik devlet kurumlarına ve hükümete güvenmiyor. A.P.P.O.'nun yaptığı şey, önceden dağınık olan Halk Meclislerini şehir meclisleriyle birleştirerek daha etkili olmalarını sağlamaktır. Bugün Oaxaca Devlet'i sınırları içinde 7000 tane Halk Meclisi biraz önce bahsettiğim bu sisteme göre yürütülüyor.?unu söylemekte yarar var: Bütün meclisler biraz önce bahsettiğim Devlet Meclisine seçilme ve direkt olarak katılma hakları var. Çünkü Federal Meclis kapalı ve sadece seçilmişlerden oluşmuyor. Doğrudan demokraside bu değil midir zaten… Bu sistemi bütün ülke geneline yaymaya çalışıyoruz. Bunu gerçekleştirmek için 17-18 kasım 2006 da A.P.P.M. (Meksika Halkları Meclisi)'yi kurduk. Meksika Halklar Meclisi'nin kuruluş toplantısına Meksika'da bulunan 32 federal bölgenin yirmisinden temsilciler katıldılar. Daha sonra buna iki federasyon daha eklendi. Hedefimiz bu halk meclislerini bütün ülkeye yaymak, çünkü tabandan örgütlenmenin ve doğrudan demokrasinin bu şekilde daha kolay uygulandığını gördük. Avrupa'ya gelmemizin sebeplerinden biriyse de bu sistemi size tanıtmak ve Avrupa'da da mahallelerde, fabrikalarda, okullarda bu meclis sisteminin oluşmasını sağlamak, doğrudan ve katılımcı demokrasiyi uygulayan alanlar yaratmaya çalışmaktır. Belki sizde bir gün Avrupa Halkları Meclisi'ni kurarsınız. Dün kendi mahallesinde Mahalle Meclisi çalışması yapan bir arkadaşla karşılaştık ve ona Oaxaca ile ilgili bütün bilgileri kendisine göndereceğimizi söyledik. Halk meclislerini uygulayıp bütün insanları bir araya toplayamayız düşüncesini aklımızdan söküp atmamız gerekiyor. Bizim orda birisi söyle diyordu: “Mümkün olmayanı düşünün çünkü mümkün olan zaten önceden yapıldı.” Mümkün olmayan şeyleri düşünmemizi engelleyen bütün zincirleri kırmak gerektiğine inanıyoruz. Çünkü, ilk başlarda, bizde Oaxaca'da insanları Halk Meclisleri çatısı altında birleştiremeyeceğimize inanıyorduk, ama bugün gördüğünüz gibi başardık bunu.‘Amacımız alternatif halk meclisleri oluşturmak’»Halk meclislerini nasıl tanımlarsınız?Halk Meclisleri dediğimiz şeyler herkesin düşüncelerini açıklamak için katılabildiği demokratik alanlardır. Bu meclislerde demokratik bir şekilde tartıştıktan sonra kararlar alınıyor. Alınan bu kararlara herkesin katılması ve daha sonra bunların uygulanması için çaba göstermesi gerekmektedir. Sadece görüşlerini açıklayıp kararlar alan ve bu kararlar alındıktan sonra hiçbir şey yapmayan kişileri zaten halk ciddiye almıyor. Alınan kararları uygulamayanlar tabii ki dışlanmıyorlar, ama bu insanlar tekrar söz alıp konuştuklarında, halk hemen “Bu adam veya kadın çok konuşuyor ama konuştuklarının hiçbirini yapmıyor” deyip onları ciddiye almıyorlar. İşte böyle bir sistemi yaymaya çalışıyoruz ve şimdilik 7.000 civarında meclis bu şekilde çalışıyor. Amacımız bu sistemi bütün bölgelere, illere, ilçelere ve komünlere yayıp, ardından bunları tabandan ve demokratik bir şekilde bir araya getirip alternatif halk meclisleri oluşturmaktır. En önemlisi de bunların arasında bir bağ kurup birlikte hareket etmenin yollarını arıyoruz.