Şebnem Eraş Berdel NTV Yayınları, 2009, 163 s. |
“Berdel, kızların iki aile arasında değiştirilmesine dayanan bir evlilik töresi. (...) Berdelin en yaygın şekli, ailelerin, anlaşarak, yaşıt çocuklarını birbirleriyle evlendirmeleri. Bir aile öbür ailenin kızını gelin alırken, kendi kızını da o aileye gelin verir. (...) Ama berdel her zaman ailelerin yaşıt çocukları arasında uygulanmaz; verilen kız kimi zaman babasının evleneceği kadın için, onun ikinci ya da üçüncü eşi için ödenen bedeldir. Bazı durumlarda ise kan davalarını engellemek veya durdurmak için berdele başvurulur. Bu durumda verilen kız, kan bedelidir. (...) Berdel töresinin özündeki karşılıklılık ilişkisi ve denge ilkesi, evliliklerin sürdürülmesinde olduğu gibi, bitirilmesinde de geçerlidir. Çiftlerden birinin ayrılması halinde, töre gereği, diğer çift de ayrılmak zorundadır.” Berdelin ne olduğunu, özetle, bu şekilde açıklamış Şebnem Eraş. Böylelikle, bayramdan bayrama, “sınır ötesi bayramlaşma” haberleriyle gündeme gelen Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesi ve civarındaki köylerin daha az bilinen bir yüzüyle karşılaştırıyor bizleri; “sınır ötesi berdeller”in de yapıldığına dikkat çekerek. Berdel evliliklerin, özellikle Diyarbakır ve Şanlıurfa’da yaygın olmakla birlikte, eskiden Batı Anadolu’da da görüldüğünü hatırlatan Eraş, Ortadoğu ve Akdeniz ülkelerinde de yaygın olarak uygulandığını, uygulanıyor olduğunu belirtmiş.
Bir ailenin yaptığı düğünle hem kız alıp hem kız verdiği ve bir anda iki değil, dört kişinin hayatını birbirine bağlayan bu töreye, dışarıdan “cık cık”larla yaklaşmak işin biraz da kolayına kaçmak gibi; berdellerin yapıldığı topraklardaki toplumsal yapıya, toplumsal örgütlenmeye, yaşayışa, üretim ve geçim şekillerine de değinen Eraş, bu durum karşısında tüm hayat koşullarını topyekûn değiştirebilecek önerilerin faydalı olabileceğini, “kestirmeden varılacak yargıların” hiçbir şey ifade etmeyeceğini vurguluyor: “‘Çağdışı geleneklerinizden vazgeçmelisiniz’ denip gösterilen yönde güvenli bir yaşam alternatifi görünebilmeli, en azından ümit edilebilmeli.”
Berdel evlilikleri konusu, Şebnem Eraş’ın aynı zamanda yüksek lisans teziymiş ve yazar bilgisi bölümünden de kendisinin uzun zamandan beri fotoröportajlar hazırladığını öğreniyoruz; kısaca Berdel, sekiz yıllık bir çalışmanın ve tüm bu deneyimlerin ürünü. Eraş, aralıklarla yaptığı ziyaretler esnasında beş berdel evliliğini, tüm aşamalarıyla fotoğraflama imkânı bulmuş; zaten kitap da ilk bakışta görselliğiyle, barındırdığı fotoğraflarla dikkat çeken bir çalışma.
Saime Tuğrul Ebedi Kutsal Ezeli Kurban İletişim Yayınları, 2010, 208 s. |
Saime Tuğrul, yapısını, ortaya attığı kimi sorulara cevap aramak şeklinde kurduğu kitabında kurbanlık sistemini ve kutsallığı ele alıyor; arkaik dönemden bu yana gelişimini, hangi alanları kapsadığını, zaman içinde tek tanrılı dinlere geçişle birlikte geçirdiği anlam farklılıklarını... Kitapta, şiddet de ele alınan konular arasında; şiddet ile kutsalın bir araya gelişi kaçınılmaz olarak René Girard’ın Şiddet ve Kutsal (çev. Necmiye Alpay, Kanat Kitap, 2003) isimli incelemesini akıllara getiriyor. Konuyla ilgilenenlerin, Saime Tuğrul’un çalışmasıyla birlikte (Tuğrul’un da kitabında sıklıkla atıfta bulunduğu) Girard’ın bu kitabına da göz atmalarında fayda var, diye bir tavsiyede bulunabiliriz...
Tanıl Bora Sol, Sinizm, Pragmatizm Birikim Yayınları, 2010, 248 s. |
Tanıl Bora’nın, çoğunluğu Birikim dergisi olmak üzere, daha önce çeşitli yayınlarda yayımlanmış yazılarının bir araya getirildiği kitabın omurgasını sinizm (ya da kinizm) kavramı oluşturuyor. Sinizmle kastettiğinin -gündelik kullanımla- “müstehzilik” olduğunu belirten Tanıl Bora, güncel olaylardan yola çıkarak Türkiye’deki sola, sosyalist düşünceye sinen sinizmi irdeliyor. Kitabın bir diğer ana başlığı da, arka kapakta da dikkat çekildiği gibi, solun “söz”le ve akılla olan ilişkisi; “Söz, Akıl, Medya” bölümündeki yazılar, genel olarak zamanımızdaki entelektüel etkinlik, söz, medya ve politika üzerine...