Geçtiğimiz Pazar günü Hint Okyanusu'nun çevresinde 10'un üzerinde ülkeyi vuran deprem ve yol açtığı tsunami faciasının boyutları henüz tam belli değil aslında. Resmi olarak açıklanan can kaybı 85.000, 100.000'i bulacağı tahmin ediliyor. "Yüzyılın felaketi" deniyor.
Deprem ve tsunaminin arkasından gelen salgın hastalık tehlikesi de bir o kadar korkutucu.
Ölenlerin büyük bir bölümü, tahmin etmenin hiç zor olmadığı gibi çocuk. Sürekli sayılar açıklanınca insan anlamakta zorluk çekiyor önce, sonra da kavrayamadığı şeyi reddediyor zihnimiz. Sayılar, sayılar.... Sonra kaybın, "belki de bütün bir kuşak" olduğunu duyuyoruz farklı bir yorumla. Bunun etkisi çok başka...
Hayatta kalanlarınsa acil yardıma ihtiyacı var, yiyecek, temiz su, ilaç, uyuyacak bir yer, koruyucu sağlık hizmetleri...Hayat devam ediyor. Kalanların yaşaması gerek, bulabildikleri ölülerini gömmeleri, bir anda suyun altında yok olan köylerini yeniden yapmaları gerek. Ve söz ettiğimiz bölge dünyanın fakir bir bölgesi. Hayatta kalanlar kayıp yakınlarını arıyor
Şimdi "küreselleşen dünyanın" nimetlerini nasıl paylaştığını bir kez daha görüyoruz, göreceğiz. Bu çapta can kaybına neden olan, koca okyanusun yarılıp yeniden kapandığı, hatta dünyanın dönüş hızını bile (3 mikrosaniye bile olsa) değiştirdiği söylenen bir felaketin dünya piyasalarına pek az etki yapmış olması ilginç değil mi? 11 Eylül'de yer yerinden oynamıştı. "Dünya artık eski dünya olmayacak" denmişti. Öyle de oldu bir açıdan. Şimdi dünyanın fakir bir bölgesinde, koca bir kuşak kaybolup gittiyse bunun dünyamıza etkisi ne olacak acaba?
Hint Okyanusu Depremi ile ilgili pek çok bilgiyi bulabileceğiniz bir link ve felaketin uydu fotoğrafları:
Uydu fotoğrafları ile Hint Okyanusu kıyılarında tsunami
Ve birkaç ilginç yorum:
Stephen King: Sadly, this disaster makes little difference to the markets
Death is all around, but the band plays on for the tourist horde
Disaster claims 'less than $10bn'
Tsunamis and Death-Toll Pornography
Yardım kampanyasına katılmak isterseniz:
