Açık Bilinç'te bu hafta, geçen hafta kaldığımız yerden devam ederek, konuğumuz Cemil Türün'le, dijital para, Blockchain ve Bitcoin hakkında konuşmaya devam ettik: Dijital paranın geleceği var mı, kapitalist sistem içinde bir spekülasyon aracına mı dönüşüyor, iklime etkisi nedir?
Geçen hafta, dijital para serisinin ilk bölümünde, Bitcoin'i ortaya çıkartan bilgisayar teknolojilerinden, nasıl değer kazandığından, Blockchain'in işleyişi ve madencilik mekanizmasından söz etmiştik: Dijital Para, Bitcoin ve Dijital Gelecek
Blockchain teknolojisini tasarlayan ve kimliğini saklı tutan Satoshi Nakamoto takma isimli programcının Ocak 2009'da yazılımını açık kaynak olarak erişilebilir hale getirmesiyle hayata geçen Bitcoin'in 9 yıllık serüveni, büyük dalgalanmalar ve ilginç anekdotlarla dolu.
WIRED dergisindeki bir yazıya göre Bitcoin'le yapılan ilk ticari işlem, bir programcının iki pizza için 2010 yılında 10 bin Bitcoin (bugünün değeriyle, yaklaşık 410 milyon TL) ödemesiyle gerçekleşmiş (İngilizce): The Rise and Fall of Bitcoin
Aralık 2017'de 20 bin dolara yaklaşan Bitcoin'in neredeyse hiç değerinin olmadığı 2009-2010 yıllarındaki ilk zamanlarda, madencilik yaparak bugüne oranla çok daha kolayca Bitcoin kazanan kişilerin bazılarının dijital paralarını unuttukları veya kaybettiklerini de biliyoruz.
Bitcoin'in yalnızca uzun rakam dizilerinden ibaret olduğundan ilk programda söz etmiştik. Her biri 1 Bitcoin'lere karşılık gelen bu şifreler kaybedilirse, dijital para da tamamen kaybedilmiş oluyor.
2009'da 7500 Bitcoin kazanan bir kullanıcı, Bitcoin şifrelerini sakladığı eski bilgisayarını çöpe attıktan sonra, bugünkü değeriyle 300 milyon TL'yi kaybettiğini sonradan anlamış. Bu konuda Guardian'da yayımlanan haber şöyle: Missing: hard drive containing Bitcoins worth £4m in Newport landfill site
Bitcoin nasıl oldu da sıfır değerden neredeyse 20bin dolara kadar çıktı? Aralık 2017'den bu yana değeri yaklaşık yarıya düşen Bitcoin'in ya da türevi olan diğer dijital paraların bir geleceği var mı? Rivayet (ve öngörüler) muhtelif.
İstatistiksel bir çalışma, Bitcoin'in son zamanlardaki hızla yükselen değeriyle, internet üzerinde Bitcoin konusunda Google araması yapan kullanıcı sayısının, %91 oranında ilintili olduğunu gösteriyor.
Yani, Bitcoin'in değerindeki yükseliş, "Groupthink" diye adlandırılan, "altına hücum" tarzı bir tür izdiham psikolojisiyle bağlantılı olabilir. Ama öyleyse, aynı yaklaşımın, Bitcoin'in değerinde büyük düşüşler yaratması (hatta şimdiye kadar yaratmış olması) da çok mümkün.
BBC Türkçe'de yer alan, taban tabana zıt şu iki habere bakalım:
1. Bitcoin'in yükselişini bilen yatırım uzmanı: 400 bin dolara kadar yolu var.
2. İngiltere'de Bitcoin yatırımcılarına uyarı: Tüm paranızı kaybetmeye hazır olun.
Bu büyük değer dalgalanmaları ve yatırım tahminlerindeki tutarsızlıkların altında, ortada bir tür "saadet zinciri" ('Ponzi Scheme') sahtekârlığının yattığını düşünenler var.
Daha önce Açık Bilinç'te konuk olmuş olan bilgisayar bilimci Chris Stephenson da Bitcoin'i "kapitalizmin bize son getirdiği yenilik" olarak "Mickey Mouse para" diye tanımlıyor:
Bilgisayar bilimcisi gözüyle kripto para ve yatırımcıya “tavsiye”ler
Bitcoin'in patlamak üzere olan bir balon olduğunu iddia eden eski Yunanistan Maliye Bakanı Yannis Varoufakis, öte yandan, Bitcoin'i mümkün kılan Blockchain teknolojisinin olağanüstü bir yenilik olduğunu söylüyor:
Yanis Varoufakis: "Bitcoin is the perfect bubble, but blockchain is a remarkable solution."
Gerçekten de, Blockchain teknolojisi kullanarak merkezi sistemlerden bağımsız yararlı uygulamalar geliştirmeye çalışan çok sayıda programcı var. Bu uygulamaların ne denli başarılı olacağını zaman gösterecek.
Son olarak, Cumhuriyet Gazetesi'nden Çiğdem Toker, Bitcoin teknolojisinin sürdürülebilmesi için kullanılan fosil yakıt tüketiminin, gezegenimiz için zararlarına dikkat çekmiş: Bitcoin fosil yakıt tüketiyor.
Sonuç olarak, Bitcoin ve türevlerinin oluşturduğu 'kripto para' teknolojisi, "cesur yeni (dijital) dünyamızın" geleceği henüz belirsiz yeni bir cephesi gibi duruyor.
Blockchain teknolojisi ve Bitcoin üzerine pek çok öğretici yazıyı, programımızın konuğu, yazılımcı ve girişimci Cemil Şinasi Türün'ün kaleminden okuyabileceğinizi yeniden hatırlatalım.