Aydın Kızılcaköy’e yapılması planlanan jeotermal santrallara karşı yaz sonundan bu yana nöbette olan köylülerden Emine Karaz’la canlı yayındaydık. Karaz, "Bizim köyden artık AKP'ye oy yok" diyor.
Programı canlı yayında atılan tweet notlarıyla birlikte okumak/dinlemek mümkün.
* *Başladık! Yine bir yaşam mücadelesini konuşacağız. Jeotermal enerji farklı vesilelerle uzun zamandır gündeminizde. Zemine sondajla yapılan bir baskı ile ortaya çıkan enerjiye deniyor. Bu sırada ortaya çıkan kimyasallar toprağa geri verilmiyor. Bu 1 yıldır Aydın’ın gündeminde
* Dün bir ÇED Toplantısı vardı, ve yetkililer köyden gitmek zorunda kaldı. Şimdi o toplantıdan ve nöbette olanlardan notları Karaz’la konuşuyoruz
* Karaz: bizim köyde yapılmadı bu toplantı, bu 5 köyü kapsayan bir proje. Bütün köyler oradaydı. Kızılcaköy, Dereağzı, Tire Başköy, Kavak, Kardeş Köy gibi köyler oradaydı. 1000’den fazla insan vardı. Jandarma yetkilileri dışarı çıkarmak zorunda kaldı.
-köylerin hepsini yazamadık
* Köylerin desteği çok önemli. Bu da Ege’de yaşam mücadelesi veren köylülerin bir sembolü artık.
Karaz jeotermal sürecinin kendileri için nasıl başladığını anlatıyor: Tire Başköy’ün mücadelesi ve kadınları bize özellikle çok motive edici oldu. Omlardan örnek aldık.
* Karaz: Çadır kurduk ve akşamları kadınlar her gün ama her gün aksatmadan bu çadırda toplanıyoruz. İmzalar topladık ve yetkililere teslim ettik. Anacımız görevlerini yapmazlarsa onları mahkemeye vereceğimizi söylemekti.
* Karaz: Çadır kurduktan 1 ay sonra jandarma gelip çadırımızı yıktı. “Bu nasıl olur?” Dedik ve mücadele başladı. Aydın’ın batısındaki 5 köyü kapsayan Sarızeybek isimli bir proje bu. Aydın’ın doğusu çoktan bitti bile. O pis kokular, zehirler yayıldı, yayılıyor.
* Karaz: Bizim üst köyümüzde Aysun’un içme sularını sağlayan bir İkizdere Barajımız var. Jeotermale 2,5 km yakında. Bu nasıl bir mantık ki, il Müdürlüğü projeye izin verir? Anlamıyoruz
* Karaz: Alangüllük köyü’nü ziyarete gittik, orası ilk jeotermal yapılan yerlerden. 100 yıllık zeytin ağaçları kurumuş, kalmamış. Oradan ağlayarak döndük. Bizim başımıza gelene kadar anlamamıştık neler olduğunu
* Karaz: İncirimiz artık olmuyor, zeytinimiz de olmayacak sanırım. Jeotermalin zararlı olmadığını söyleyenler gelsin de görsün neymiş verdiği zarar. İncir nemden hiç hoşlanmaz çünkü. Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz bilmiyoruz.
* Karaz: Bunların nedeninin jeotermal olduğu bilimsel olarak ortaya çıktı. Termal başka, jeotermal başka. İnsanlarımız bunun farkında değil. Jeotermal zehirli ve daha derinden çıkan bir gaz.
* Karaz: aynı tarım yapılıyor, aynı doğal gübre kullanıyor. Biz doğal tarım yapıyoruz. Baraja yakın olduğumuz için Tarım il müdürlüğü ve ziraat odası ile anlaşma yapmış ve doğal olmayan gübre kullanmamız için destek bile almıştık. İlaç kullanmayın dediler ama buna izin verdiler
* Bu arada Zeytincilik Kanunu’nun ihlali de söz konusu şu anda. Karaz anlatıyor: Şimdi hukuk mücadelesi başlatacağız. Buhar boruları geçecek bahçelerimizden bu projeden sonra. İnşallah başaracağız. İnanıyoruz yapabileceğimize.
* Kadınların Ege’de özellikle, -Tire Başköy’de de böyle olmuştu- kadınlar mücadele ederken erkekler mücadele etmiyor mu? diye sorduk Karaz: Ben biraz doğaya da bağlıyorum. Daha kararlı ve daha inançlı oluyor bence kadınlar. Kafaya koyduysa kesinlikle başarıyor, doğanın gücü bu
* Karaz: Bu mücadele başladığında halk günüymüş diye Vali’ye gitmiştik ve köyün girişimde durdurulduk. Kimliklerimizi kontrol için aldılar vermediler. Biz de yürüyelim dedik. O ara polisler geldi. Arkadaşım “biz terörist miyiz?” dedi. Komiser “Teröristten ne farkınız var?” Dedi
* Karaz: Buna çok içerledik. Kimse bizle konuşmadı. Sonra da Vali Jeotermali savunan bir konuşma yaptı zaten. Bu projenin altına imza atan kimse gelmiş değil çadırımıza. Kimin yanımızda olduğunu herkes bilir. Bizim köyde AKP birinci çıkardı, şimdi kimse oy vermeyecek
* Karaz: Çünkü onlar bize destek vermediler. Soru önergesi verilmişti, AKP reddetti, MHP çekimserdi. Dolayısıyla köyümüze geldiklerinde nasıl davranır köylü bilemiyoruz
* Karaz: Biz geleceğimize, çocuklarımıza aynı toprakları iade etmek istiyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz.
* Kızılcaköy’deki direniş sürüyor. Ankara’ya gitmeye çalıştıklarında engel çıkarıldı. Bu mücadele köylüler için zorlu bir halde sürüyor ama kararlı bir şekilde direniyorlar.
*Önümüzdeki günlerde bir gelişme olursa mutlaka yine konuşacağız. Haftaya görüşmek üzere
