Ufuk Turu’nda Ahmet İnsel’in gündeminde, Arjantin, Sırbistan, Polonya, Yunanistan ve Irak’taki son gelişmeler yer aldı.
Arjantin’de kendisini anarko-kapitalist olarak tanımlayan Javier Milei, yeni kararnamelerle uygulamalara başladı. Önemli kararnameler içerisinde, radikal piyasalaştırma programı yer alıyor. Program, emek piyasasını düzensizleştiren, işten çıkarmaları kolaylaştıran, işten çıkarma tazminatını azaltan bir dizi önlem içeriyor. Öte yandan, iş sözleşmelerini de kapsayan bir önlem alınmak isteniyor. Bu sözleşmelerin Arjantin parası dışında bitcoin vb. paralarla da ödeneceğini ön görüyor. Bununla yetinmeyip aynı zamanda bir tür takas sistemi de öngören, örneğin; bir litre süt fiyatı üzerinden, sığır eti üzerinden de ödeme yapılabileceği söyleniyor. Ülkede çok büyük hayvan üretimi olduğu için tarım ve hayvancılık sektöründe çalışanların sığır eti ve süt fiyatı üzerinden ücret almalarına imkan sağlıyor. Ömer Madra’ya göre bu durum, yeryüzünün geleceği açısından olabilecek en kötü şey çünkü en büyük sera gazı, hayvancılık ve mandıra endüstrisinden çıkıyor. Diğer taraftan kemer sıkma politikaları giderek ön plana çıkmaya başladı. %40’tan fazlası yoksul olan Arjantin’de sosyal yardımların kısıtlanması gündemde. İnsel bu durumu, “Kamu şirketlerinin özelleştirilmesine de imkan sağlayan bir kararname bu. Dört kalem içeriyor; elektrik ve suya ulaşımı sağlayan kamu şirketleri, eğitim ve sağlık sisteminin özelleştirilmesi. Bu dört kalem son derece büyük özelleştirme ve yoksullaştırma politikası olarak da ele alınabilir. Milei, seçim öncesinde yapmak istediklerini liberal şok olarak tanımlamıştı. Bütünüyle başarıp başaramayacağını önümüzdeki günlerde göreceğiz. Meclis ve senatonun oylaması gerekiyor; 257 üyelik mecliste ve sadece 40 üyesi var. Milei’in partisinin sağ partilerin desteğini alarak bunları gerçekleştirmesi mümkün. Geçtiğimiz günlerde kemer sıkma politikalarına karşı gösteriler yapılmaya başlanmıştı. Kamu güçlerinin bu gösterilerin güvenliğini sağlamak amacıyla harekete geçmesinin maliyetini 73 bin dolar açıkladı ve bu parayı bir hizmet veriyormuş gibi milletten talep etti. Bu ciddi bir yenilik. Umuyoruz liberal ve otoriter rejimler bundan ilham almazlar,” şeklinde yorumladı.
Ahmet İnsel, Sırbistan’daki gelişmelere yönelik Belgrad’da geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerde sandıkların hayali seçmenler tarafından doldurulduğu iddiası ile protesto gösterileri yapılmaya başlandığı bilgisini verdi, “Protestocular, Belgrad Belediye Binası’na girmeye çalıştılar çünkü esas karşı çıkılan seçim belediye seçimleri. Dışarıdan, Kosova’dan, Bosna Hersek’in Sırp bölgesinden seçmen taşındığı iddia ediliyor. Taşınan seçmenlerin görüntüleri ortaya çıktı. Muhalifler, hayali seçmen oranının %30 civarında olduğunu tahmin ediyor. Bu olaylar olduğu sırada Rusya, global Batının Sırbistan’ı de-stabilize ettiği beyanında bulundu. Öte yandan muhalefetin liderlerinden Marinika Tepić, altı milletvekili ile birlikte açlık grevinde ve diğer taraftan da Şeffaflık ve Sorumluluk için Araştırma Merkezi, seçim itirazlarını reddetti.
Polonya’da da ilginç bir gelişme var. Yeni hükümet ve yeni meclis çoğunluğu göreve başladığından beri, gençler sinemaya gider gibi YouTube kanalından parlamento görüşmelerini izliyorlar. Bu durum, genç kuşakların siyasete olan ilgisi kadar Hukuk ve Adalet Partisi’nin (PİS) seçimleri kaybetmesinin en önemli nedenlerinden biri çünkü gençlerin büyük bir kısmının sandığa gitmesi, Hukuk ve Adalet Partisi’nin seçimi kaybetmesine neden olmuştu. Bu gençler, şimdi kendi verdikleri oyun nasıl bir değişim yarattığını görmek için parlamentodaki tartışmaları dizi izler gibi sinemalara giderek izliyorlar.
Yunanistan’da Parlamento, 262 milletvekili ile düzensiz göçmenlerin çalışma ve ikamet izni almalarına izin veren bir yasayı onayladı. Tarım ve inşaatta çalışacak işçi bulamıyorlar. Hükümet, tarımdaki açık kalan ihtiyacın 180 bin olduğu açıklamasına da yer veren Ahmet İnsel, son olarak Irak’taki gelişmelere değindi. İran ve ABD’nin, Suriye toprakları üzerinde doğrudan çatışmaya dönmüş durumda. Irak'taki İslami Direniş Hareketi, Erbil’de ABD’nin askeri tesisini hedef alan saldırısı, üç askeri personelin yaralanmasına yol açmıştı. Buna karşılık ABD, Irak Hizbullah Tugayları olarak anılan örgütün bazı tesislerini bombaladı. 7 Ekim’den beri İran ve ABD’nin çatışması ciddi biçimde artmış durumda. ABD’nin Irak’ta 2500, Suriye’de ise 900 askeri bulunuyor.