Brigitte Fontaine, Clara Luciani, Calogero... 2024'ün sonbahar albümleri (II)

Programın açılışını, 1983 doğumlu Anne-Claire Ducoudray ya da sahne adıyla Clou’nun yeni albümü “À l’évidence”ın açılış şarkısı Mon épaule ile yaptık. Kariyerine 2014 yılında başlayan sanatçı, ilk stüdyo albümünü 2020’de yayınlamasının ardından ertesi yıl En İyi Çıkış Yapan Kadın Sanatçı dalında Victoire de la Musique ödülüne aday gösterilmiş, 2019-2023 yılları arasında da Cocoon, Vincent Delerm, Nach ve İzlandalı folk rock sanatçısı Asgeir’le yaptığı düetlerle adından söz ettirmişti. Clou’nun ikinci stüdyo albümü “À l’évidence”, 18 Ekim’de aldı müzik marketlerdeki yerini.

Bu tip yeni şarkılardan oluşan albümlerin yanı sıra daha önce yayınlanmış şarkıların farklı düzenlemelerini içeren birçok albüm de çıktı piyasaya son dönemde. Örneğin Ocak ayında yetmiş sekizinci yaş gününü kutlayacak olan Michel Jonasz, Ekim'de yayınladığı "Soul" adlı albümde; Groove baby Groove, Lucille ve Super Nana gibi klasikleşmiş on şarkısını soul müzik altyapılı düzenlemeler eşliğinde yeniden yorumladı. Albüm için seçtiği on şarkıyı zaman çizgisinin çok farklı noktalarında yer alan ancak belli bir tarz aracılığıyla birbirine bağlı parçalar olarak nitelendiriyor sanatçı ve “Nostaljiyi seven biri değilim, arkaya bakmayı sevmem ama eski fotoğraflara göz atmak, çocukluk yıllarıma geri dönmek hoşuma gidiyor. Geçmiş, başlı başına bir hayat tecrübesidir, şarkı yazanlar için çok önemli bir esin kaynağıdır” diyor bu çalışmasıyla ilgili. Seksenli ve doksanlı yıllarda yayınladığı albümlerle Fransız pop müziğinde büyük yankı uyandıran Marc Lavoine ise, yine Ekim ayında piyasaya çıkan "Revolver" adlı albümde J’ai tout oublié, Paris ya da C’est ça la France gibi sevilen şarkılarını bir senfoni orkestrası eşliğinde yeniden yorumlamış. O da bu çalışmasında söz konusu parçalara bir elektro senfonik altyapı sağlamak istediğini ifade etmiş ve bu sayede Toi mon amour ya da Le parking des anges gibi şarkıların bambaşka bir havaya büründüğünü belirtmiş. 

Fransız popüler müziğinin son dört-beş yılına damgasını vuran Clara Luciani, 2018’de yayınladığı "Sainte-Victoire" adlı albümle ertesi yıl En İyi Sahne Çıkışı, 2020’de de En İyi Kadın Sanatçı dalında Victoire de la Musique ödülüne uzanmıştı. İkinci albümü "Cœur"ü ise 2021’in Haziran ayında piyasaya süren 1992 doğumlu sanatçı, 2022’de bir kez daha En İyi Kadın Sanatçı ve En İyi Albüm dallarında Victoire de la Musique ödülüne layık görülmüştü. 2023’ün Mayıs ayında hayatını İngiliz rock grubu Franz Ferdinand’ın solisti Alex Kapranos’la birleştirdi Clara Luciani. Çiftin erkek çocukları ise o yılın Eylül ayında dünyaya geldi. Üçüncü stüdyo albümündeki parçaları hamilelik döneminde eşiyle birlikte yazıp bestelemiş sanatçı. Bunun amacının da doğacak çocuğuna on üç şarkı araçlığıyla hayatının bir bölümünü anlatmak olduğunu belirtmiş. Bu nedenle 15 Kasım’da piyasaya çıkan bu yeni albüme "Mon sang" (Benim kanım) ismini vermiş. Albümden çıkan ilk single olan Tout pour moi'yı (Benim için her şey) da yine oğluna adadığı bir parça.

Doksanlarda yayınladığı Suzette ve Quand je vois tes yeux gibi şarkılarla şöhreti yakalayan ve ülkemizde de geniş bir hayran kitlesine sahip olan Dany Brillant, en son 2020 ve 21 yıllarında, Aznavour klasiklerini yorumladığı iki albüm yayınlamıştı. Sanatçı, müzik marketlerdeki yerini Eylül ayında alan yeni albümü “Seventies”de ise kendisi üzerinde önemli bir etkisi olan yetmişli yıllara saygı duruşunda bulunmuş bu kez. Yetmişlerde çocuk olmayı bir şans olarak tanımlıyor Brillant ve bu yılları yaratıcılığın ve sanatsal ifade özgürlüğünün sınırsız olduğu bir dönem olarak tarif ediyor. Sanatçı yeni albümüne bu coşkuyu, ritmik ve akılda kalıcı şarkılarla aktarmış, bunun yanı sıra sosyal medya bağımlılığı veya hayattaki basit şeylere yeniden odaklanmanın önemi gibi güncel konuları ele almaktan da kaçınmamış. 

Fransız pop müziğinin kraliçesi olarak tanımlayabileceğimiz Mylène Farmer, kariyerinin sekizinci canlı performans albümü olan "Nevermore"u 27 Eylül’de piyasaya sürdü. Sanatçının 2023-24 yılları boyunca gerçekleştirdiği, on dört konseri kapsayan ve toplamda yedi yüz bin kişiye ulaşan turneyle aynı adı taşıyor albüm. Farmer söz konusu turnede, Fransa’nın yanı sıra Belçika ve İsviçre’de de izleyici karşısına çıkmış, Moskova konseri ise Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle iptal olmuştu. Bu yeni canlı performans albümünde Farmer’ın turnede yer alan konserlerde seslendirdiği yirmi ki şarkı yer alıyor. Bu şarkılar arasında Libertine, Sans contrefaçon ve Désenchantée gibi klasiklerin yanı sıra, Rayon vert ya da À tout jamais gibi daha yakın tarihli şarkılara rastlamak mümkün. Farmer’ın bu turnesinde seslendirmediği klasiklerinden biri olan 1988 tarihli Pourvu qu’elles soient douces ise Fransız pop müziğinin son dönemine damga vuran isimlerden Julien Doré tarafından yorumlandı. Geçmişten günümüze hit olmuş on yedi şarkıyı kendi sıra dışı yorumlarıyla kaydettiği "Imposteur" adlı albümde bu parçanın yanı sıra Dalida’nın Mourir sur scène, William Sheller’in Un homme heurueux ya da Emile et les Images’ın  Les démons de minuit gibi şarkılarını da yorumlamış Julien. Bunların yanında Dalida ile Alain Delon’u bir araya getiren Paroles, paroles’ü doksanlarda Temel İçgüdü (Basic Instinct), Sliver ya da Uzman (The Specialist) gibi filmler sayesinde şöhrete kavuşan Hollywood yıldızı Sharon Stone ile birlikte seslendirmiş. 

1933’te, Cezayir’de dünyaya gelen Françoise Fabian, sinema kariyerine 1954’te başlamış, 1969’da rol aldığı Eric Rohmer imzalı Ma nuit chez Maude ise onu geniş kitlelere tanıtan film olmuştu. İlerleyen dönemde Jacques Rivette, Luis Buñuel, Claude Lelouch, Jacques Demy ve François Ozon gibi yönetmenlere de çalışan Fabian, 1989 ve 2014 yıllarında, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında iki kez César ödülüne aday gösterildi. Seksen beşinci yaş günü kutladığı 2018 yılında, yorumculuğu da denemeye karar verdi sanatçı ve Julien Clerc, Alex Beaupain, Vincent Delerm ve La Grande Sophie gibi saygın isimlerin imzasını taşıyan şarkılardan oluşan ilk stüdyo albümünü piyasaya sürdü. Françoise Fabian’ın ikinci stüdyo albümü "L’heure d’un rendez-vous" ise 25 Ekim’de aldı müzik marketlerdeki yerini. Albümdeki tüm şarkı sözleri Elisa Point’in, besteler ise Léonard Lasry’nin imzasını taşıyor. 2006’dan bu yana yayınladığı albümlerle uzun süredir müzik piyasasının içinde yer alan Lasry bu albümle ilgili: “Bu gerçekten bir tutkunun albümü, Françoise’ın hep var olan şarkı söyleme kendini şarkılarla ifade etme tutkusunun” ifadelerini kullanıyor. 

Bu yılın Haziran ayında seksen beşinci yaş gününü kutlayan Brigitte Fontaine, kariyerine 1963’te çeşitli Paris kabarelerinde sahne alarak başlamıştı. Ertesi yıl Jacques Canetti yapımcılığında, Boris Vian bestelerine de yer verdiği ilk albümünü piyasaya süren sanatçı, 1966’da Jacques Higelin’le yaptığı düetlerden oluşan bir albüm yayınladı. 1969’da daha sonra hayatını birleştireceği Cezayir asıllı müzisyen, besteci ve yorumcu Areski Belkacem’le çalışmaya başlayan Fontaine, yetmişlerden itibaren bağımsız müzik stüdyosu Saravah etiketiyle yayınladığı albümlerle Fransız underground müzik akımının sembol isimlerinden biri haline geldi. Doksanlarda Björk ve Massive Attack’ın müzikal evrenlerini hatırlatan ancak daha deneysel elektronik müzik altyapılı albümlerle ses getiren sanatçı, 2000’lerin başında yayınladığı "Kékéland" ve "Rue Saint Louis en l'Île" gibi albümlerde Noir Desir, Zebda, Gotan Project ve M gibi popüler sanatçı ve gruplarla bir araya gelerek genç jenerasyonun da ilgisini çekmeyi başardı. En son 2020’de "Terre neuve" adlı albümü yayınlamıştı Fontaine, sanatçının yeni albümü "Pick-Up" ise 1 Kasım’da aldı müzik marketlerdeki yerini. Rock müzik altyapılı bu çalışmaya, eşi Areski Belkacem’in dışında daha önce Alain Bashung, Tété ve Charlélie Couture ile yaptığı çalışmalarla tanınan Bobby Jocky ve 2009’da kurulan rock grubu The Limiñanas da katkı sağlamış. Albümden çıkan ilk single olan Cantilène'de, ölüme sesleniyor Fontaine ve: “Ne kadar da geç oldu, kollarının altı yıpranan satenden bir vücudum var, ne kadar da geç oldu, acı çeken gökyüzüne alevler işliyoruz, sahne arkasında çalışıyor ölüm bir örümcek gibi, örüyor ağını buzdolaplarına ve aydınlatıyoruz onu biz el fenerlerimizle, yaşamak istiyorum, yaşamak istiyorum” diyor.

2024, Fransız müzik piyasasında Zaho de Sagazan’ın yılı oldu demek sanıyoruz yanlış olmaz. Şubat ayında beş dalda aday gösterildiği Victoire de la Musique ödüllerinden dördüne uzanan, Mayıs’ta Cannes Film Festivalinin açılışında David Bowie’nin Modern Love adlı parçasını son derece etkileyici bir şekilde yorumlayan, Ağustos’ta da Olimpiyat Oyunlarının kapanışında Edith Piaf klasiklerinden Sous le ciel de Paris’yi seslendiren 1999 doğumlu sanatçı, büyük yankı uyandıran ilk albümünün genişletilmiş bir versiyonunu 25 Ekim’de piyasaya sürdü. Yedi yeni parçayla zenginleştirilen bu çalışmasında yine çocukluk dönemi, aşk, arkadaşlık ve hayaller gibi temaları işlemiş genç sanatçı. Old Friend adlı parçada ise İngiliz meslektaşı Tom Odell’la bir araya gelmiş. 

2002 tarihli ikinci stüdyo albümüyle büyük ses getiren ve o tarihten beri yayınladığı hemen her albümle müzik listelerinin zirvesine yerleşen Calogero, müzik marketleri en son 2023’te "A.M.O.U.R" adlı çalışmasıyla ziyaret etmişti. Calogero'nun onuncu stüdyo albümü "X" ise, 25 Ekim’de çıktı piyasaya. Albümde, Hoshi’yle birlikte seslendirdiği kapanış parçası haricindeki tüm bestelere kendisi imza atmış sanatçı, şarkı sözleri ise, son dönemlerde olduğu gibi yine Paul École ve Bruno Guglielmi’ye ait. Kendisiyle gerçekleştirilen bir röportajda: “Geriye dönüp baktığımızda birkaç nesli birden etkileyen şarkılarım var, bazı şarkılarım okullarda söyleniyor. Bu benim için asla unutulmayacak, en büyük hediye” sözleriyle bu onuncu stüdyo albümü dolayısıyla yirmi yılı aşan kariyerinin kısa bir özetini yapmış Calogero.