‘Zengin ülkeler tazminat ödemeli’

-
Aa
+
a
a
a

Pakistan’ın sağlık sistemi ve ekonomisi seller nedeniyle mahvolurken, İslami hayır kurumu, zengin ülkelerin iklim krizinden en çok etkilenenlerin zararlarının karşılamasını talep etti

Gezegenin Geleceği: 14 Ağustos 2023
 

Gezegenin Geleceği: 14 Ağustos 2023

podcast servisi: iTunes / RSS

Pakistan’ın sağlık sistemi ve ekonomisi seller nedeniyle mahvolurken, İslami hayır kurumu, zengin ülkelerin iklim krizinden en çok etkilenenlerin zararlarının karşılamasını talep etti. Islamic Relief Worldwide, Pakistan’ın hafızalara kazınan en kötü selinden bir yıl sonra yayınladığı yeni bir raporda, selin özellikle çocuklar üzerindeki uzun vadeli yıkıcı etkisini ortaya çıkardı ve zengin ülkelerin iklim acil durumundan en çok etkilenen ülkelere tazminat ödemesi gerektiğini savundu. Selden etkilenen bölgelerdeki insanlarla görüşen Islamic Relief araştırmacıları, aileler gıda ve sağlık hizmetlerine erişim mücadelesi verirken, anket yaptıkları çocukların %40’ında büyüme geriliği ve %25’inin zayıf kilolu olduğunu tespit etti. Çocuklar arasında ishal, sıtma ve dang humması salgınlarının arttığını bildirdi. Kadınlar ve kız çocuklarının özellikle etkilendiği bildirilirken, hamile kadınların hâlâ sağlık hizmetlerine erişimde zorluk çektiği aktarıldı. Sel nedeniyle yerinden edilen kadınların birçoğunun emzirmek için mahremiyeti bulunmuyor. Bu da bebeklerin sağlının daha da kötüye gitmesi anlamına geliyor. Pakistan’da Ağustos ve Eylül 2022’de yaşanan ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres tarafından ‘steroidli muson’ olarak tanımlanan sellerde, bin 700’den fazla insan yaşamını yitirirken, 33 milyon kişi evini, toprağını veya işini kaybetti. Yaklaşık 800 bin büyükbaş hayvan telef oldu ve 28 bin okul ve sağlık ocağı hasar gördü. Rapor, Pakistan’ın artan iklim finansmanı için bir öncelik olması çağrısında bulundu. Rapor, pamuk, hurma, şeker kamışı ve pirinç mahsullerinin kaybı nedeniyle tarımsal üretimin bu yıl önemli ölçüde düştüğünü ortaya koydu. Selin etkili olduğu kırsal bölgelerde yaşayan birçok insan, iş aramak için kasaba ve şehirlere göç etmek zorunda kalıyor. Dış borcun 125 milyar dolara yükselmesi, enflasyonun %38’e ulaşması ve altı milyon insanın daha yoksulluğa itilmesiyle ülke ekonomisi paramparça oldu.

Deniz çayırları restore ediliyor

Almanya yakınlarındaki Baltık Denizi'nde bir program, dalgıçlık yapan vatandaşları iklim değişikliğiyle mücadele etmek için deniz otlarını geri kazanma konusunda eğitiyor. Deniz çayırları, milyonlarca ton karbon depolayabilen devasa, doğal karbon yutakları. Ne yazık ki, geçen yüzyılda su kalitesinin kötüleşmesi sonucunda sayıları önemli ölçüde azaldı. Almanya'daki bir proje, bu eğilimi tersine çevirmek istiyor. Kiel'deki SeaStore Deniz Çayırı Restorasyon Projesi, vatandaşları sualtı kıyı bölgelerindeki deniz çayırlarını kaybetmiş deniz çayırlarını restore etmeleri için eğitiyor. Temmuz ayında bir hafta sonu, dalgıçlardan ve kara gönüllülerinden oluşan bir ekip iki 500 çayır fidanı dikti. Proje, okyanus sağlığını eski haline getirerek ve iklim değişikliğiyle mücadele ederek tüm gezegen için bir fark yaratmayı umuyor.

Türkiye’de dördüncü kez sıcak hava dalgası

Türkiye, bu yaz dördüncü kez şiddetli bir sıcak hava dalgasıyla karşı karşıya. İklim krizi ile sıklığı ve şiddeti artan sıcak hava dalgaları, ulaşım, altyapı, tarım, orman yangınları ve insan sağlığı üzerinde ciddi tehdit oluşturan bir aşırı hava olayı. Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, yeni yaptığı açıklamada 13-17 Ağustos tarihleri arası sıcak hava dalgası öngörüsü ve uyarısı paylaştı. Bu yaz buna benzer dördüncü öngörüsünü paylaştığını belirten Prof. Dr. Türkeş, “Son olarak Türkiye’nin güney, iç ve doğu bölgelerinde etkili olan ardışık yüksek hava sıcaklıklarının, -genel olarak Türkiye’nin kuzeybatısında etkili olan serin, rüzgarlı ve bazı yerlerde yağışlı hava sisteminin etkisini yitirmesi sonucunda-, yeniden kuvvetlenerek kuzeydoğu Afrika, Arabistan, Orta Doğu, Basra Körfez ve İran bölgelerinden Türkiye ve Doğu Rusya ovalarına doğru sokulan tropikal kökenli sıcak hava kütlesinin etkisiyle şiddetini giderek artırarak yaklaşık bir hafta daha etkili olmasını bekliyorum,” dedi. Prof. Dr. Türkeş, “Gün boyunca yeterli su ve ayran gibi sıvı içecekler tüketilmeli, sağlık açısından güneş çarpması ve ısı krampları ve aşırı sıvı kaybı vb. gibi olumsuzluklara karşı dikkatli olunmalı,” dedi.

‘Küresel kaynama çağı başladı’

BM İnsan Hakları Sorumlusu Volker Türk, ziyaret ettiği güney Irak’taki aşırı sıcağın ve kirliliğin ‘küresel kaynama çağının’ başladığını açıkça gösterdiğini söyledi. Türk’un ziyareti sırasında Irak’ta sıcaklık 50 dereceye yaklaşırken, amaç iklim değişikliği odaklı insan haklarını tartışmaktı. Bağdat’ta düzenlediği basın toplantısında, Basra bölgesine yaptığı ziyarete referans vererek, “O yaralı manzarada yakıcı sıcağın içinde dururken, bölgeyi çevreleyen çok sayıda gaz patlamasıyla kirlenmiş havayı solurken, küresel kaynama çağının gerçekten de başladığını anladım,” dedi. BM, Irak’ın dünyadaki iklim değişikliğine karşı en savunmasız ülkelerden biri olduğunu söylüyor. Su kaynakları bakanlığına göre, yağış miktarındaki azalma, su kaynaklarının yanlış yönetimiyle birleşince yıllarca süren kuraklığa yol açtı ve su seviyeleri bu yıl rekor düzeyde en düşük seviyeye indi. Kuraklık, binlerce ailenin ülkenin su yollarından göç etmesine yol açtı ve yaşam biçimlerini tehdit etti. Kötüleşen sıcaklık, aynı zamanda açık havada çalışanlar için giderek daha riskli koşullara yol açıyor.