En zengin bireylerin yatırımları emisyonların yüzde 70'ini oluşturuyor.
İngiltere merkezli yardım kuruluşu Oxfam'ın yayınladığı rapor, dünyanın en zengin 125 milyarderinin yatırımlarının ayrıntılı analizine dayanan bulguları temel alıyor. Ortalama insanların aksine en zengin bireylerin yatırımları emisyonların yüzde 70'ini oluşturuyor. Rapora göre bu milyarderlerin yatırımları kişi başına yıllık ortalama 3 milyon metrik ton karbondioksit (CO2) üretiyor ve bu en alt katmandaki yüzde 90 için ortalama 2,76 ton CO2'den bir milyon kat daha fazla. Oxfam'ın İklim Değişikliği Lideri Nafkote Dabi, milyarderlerin yaşam tarzlarından, özel jetlerinden ve yatlarından kaynaklanan emisyonların zaten ortalama bir insandan binlerce kat daha yüksek olduğunu söyledi. Ancak yatırımlarından kaynaklanan emisyonlara bakıldığında, karbon emisyonlarının bir milyon kattan fazla olduğu görülüyor. Çalışma milyarderlerin yatırımlarını ortalama yüzde 14'ünü enerji ve çimento benzeri malzemelerin kullanıldığı kirletici endüstrilere yaptığını da ortaya koydu.
COP27 devam ediyor
27. İklim Zirvesi (COP27), dünyanın her yerinden delegeler, liderler, aktivistler ve politikacıların katılımıyla, iklim kriziyle mücadeleye yönelik planlarını görüşmek ve Paris İklim Anlaşması’nın gereklerini yerine getirmek için Mısır'da devam ediyor. 44. İstanbul Maratonu’nda, “Dünya Takımı” adına yürüyen genç iklim aktivistleri de hem Türkiye’nin iklim kriziyle mücadele için atması gereken adımlara hem de COP27’ye yönelik mesajlar iletti. Aktivistler, katılımcıları Dünya Takımı’na katılmaya davet etti. COP27 ile eş zamanlı olarak Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) tarafından yayınlanan “Küresel İklim Durumu” raporuna da dikkat çeken aktivistler şöyle dedi:
Rapora göre aşırı sıcak hava dalgaları, kuraklık ve yıkıcı seller bu yıl milyonlarca kişiyi etkiledi ve milyarlarca dolara mal oldu. Ayrıca son sekiz yıl, kayıtlara geçen en sıcak sekiz yıl olma yolunda ilerliyor. Aşırı hava olaylarına karşı Avrupa’nın en kırılgan ülkesi olan Türkiye’nin ise güçlü bir iklim hedefi sunarak iklim kriziyle mücadeleye yönelik etkili bir yol haritası çıkarması gerekiyor.
İklim Öncüleri ekibinden genç iklim aktivisti Baran Örnek ise COP27’ye dair, “Umuyorum ki COP27, liderlerin konuşmakla kalmayıp harekete geçtiği bir sürecin yolunu açar. Lafla peynir gemisi yürümüyor ve COP'un artık dünya liderlerinin greenwashing kampanyasından öteye geçmesi gerekiyor, çünkü evimiz yanıyor!” dedi. Şu anda BM Sentez Raporu’na göre Paris İklim Anlaşması’na taraf olan 193 ülkenin toplam iklim taahhütleri, yüzyılın sonuna kadar yaklaşık 2,5 derecelik ısınmaya işaret ediyor. Ayrıca rapor, mevcut taahhütlerle emisyonların 2030'a kadar 2010'a kıyasla yüzde 10,6 artıracağını öngörüyor. Bu nedenle COP27’de emisyon azaltım hedefini güçlendirmeye ilişkin bir taslak kararın kabul edilmesi umuluyor.
İklim İçin Borç
COP27’de protesto eylemlerinden biri de “İklim için Borç” (Debt for Climate) aktivistleri tarafından gerçekleştirildi. Küresel Güney’in borçlarının iptalini talep eden eylemciler, yoksul ülkelerin iklim krizinin neden olduğu kayıp ve zararlarla baş edebilmek için borçlanmaya zorlanmaması gerektiğinin altını çizdiler. Latin Amerika ve Karayipler, Afrika, Avrupa, Asya ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki binlerce iklim aktivistini, toplum ve çevre hareketlerini, yerli halkları, sendikaları, feminist ve bilim çevrelerini temsil ettiklerini söyleyen eylemciler, büyük kirleticilerin iklim borçlarını ödemelerinin zamanının geldiğini söylediler. İklim Eylem Ağı yani CAN International ve Borç Adaleti’nin yakın bir zaman içinde yayımladığı “Borç ve İklim Krizi” (The debt and climate crises) raporuna göre önümüzdeki 10 yılda Sahra Altı Afrika ülkeleri iklim değişikliğinin etkileri yüzünden 996 milyar dolarlık ek bir borca sahip olacaklar; bu kendi gayri safi millî hasılalarına göre var olan borçlarının yüzde 50 artması anlamına geliyor.
Datça’da taşınmazalar satışa çıktı
Cumhuriyet’ten Mustafa Çakır’ın haberine göre, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) el değmemiş koylarıyla ünlü turizm cenneti Datça’da çevresi ormanlarla kaplı, bir bölümü de yarımada üzerinde yer alan taşınmazları satışa çıkardı. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın Resmi Gazete’de yayımladığı ilanla yatırımcılara yaptığı duyuruya göre Gaziantep, Ordu, Muğla ve Bursa’daki çeşitli taşınmazlar satışa çıkarıldı. Bunlar içerisinde Muğla’daki çeşitli parseller de var. Muğla’da satışa çıkarılan yer Türkiye’nin ünlü turizm merkezlerinden, sakinliği, bükleri, bakir koylarıyla ünlü Datça’da. İlçedeki Datça Mahallesi’nde yer alan taşınmazlar birbirlerine ya bitişik ya da çok yakın noktalarda bulunuyor. Toplam büyüklükleri 36 bin 994 metrekare. Satılacak yerler ünlü Kargı Koyu’nun hemen yanında bulunuyor. Bir parsel ise küçük bir yarımadanın tam tepesinde. Hepsi yeşil alan. Datça ile diğer yerlerdeki taşınmazların ihaleleri birden fazla teklif sahibinden kapalı zarfla teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle “pazarlık” usulüyle gerçekleştirilecek.