Beş aylık bir kıyı çamur çulluğu, Alaska'dan Avustralya'ya 13 bin 560 kilometrelik uçuş ile dünya rekoru kırdı.
Beş aylık bir kıyı çamur çulluğu yani latincesiyle Limosa lapponica, Alaska'dan Avustralya'ya 11 günde yaptığı 13 bin 560 kilometrelik uçuş ile dünya rekoru kırdı. 13 Ekim'de Alaska'dan başlattığı uçuşunu 24 Ekim'de Avustralya'da sona erdirdi. Mola vermeksizin gerçekleştirdiği uçuş sırasında 13 bin 560 kilometre yol kat etti. Tazmanya'da yaşayan kuş uzmanı Eric Woehler, 234684 kodlu kuşun gece gündüz demeden, bir an olsun durmadan uçmuş olması nedeniyle muhtemelen ağırlığının yarısını bu seyahat sırasında kaybettiğini söylüyor. Söz konusu seyahatin aynı zamanda ölüm tehlikesi barındırdığını da vurgulayan Woehler şöyle dedi:
Bir kıyı çamur çulluğu suya inerse ölür. Ayaklarında perde yok, bu nedenle sudan çıkma imkânı da yok. Yorulup suya inecek olsa ya da kötü hava koşulları nedeniyle okyanus yüzeyine itilecek olsa, oracıkta ölürdü.
Save the Children’ın raporu
Save the Children’ın yeni raporuna göre yaklaşık 774 milyon çocuk (diğer bir deyişle dünyadaki çocukların yaklaşık üçte biri) şiddetli iklim krizi ve yoksulluğun etkileriyle karşı karşıya. Bu çifte krizin en çok etkilediği ülke yüzde 87 ile Güney Sudan, onu yüzde 85 ile Orta Afrika Cumhuriyeti ve yüzde 80 ile Mozambik takip ediyor. Save the Children’ın Vrije Üniversitesi (Brüksel) iklim modelleme araştırmacılarıyla birlikte düzenlediği "Umut Nesli: Küresel İklim ve Eşitsizlik Krizini Sona Erdirmekİçin 2,4 Milyar Neden" raporu, çocukların yüzde 80'inin yılda en az bir aşırı iklim olayından etkilendiğini söylerken, bazılarının da yoksulluğa karşı kendilerini korumak için yeterli kapasiteye sahip olmadıklarından risk altında olduklarının altını çiziyor. Analize göre hem yoksulluk hem de iklim krizi içinde yaşayan yaklaşık 223 milyon çocukla Hindistan ilk sırada yer alırken, onu 58 milyonla Nijerya ve 36 milyonla Etiyopya takip ediyor. 28 milyonu zengin ülkelerde olmak üzere, yüksek gelirli ülkelerdeki 121 milyon çocuk da iklim krizi ve yoksulluk tehdidiyle karşı karşıya. Bu çocukların beşte ikisinden çoğu (12.3 milyon) Amerika Birleşik Devletleri’nde ya da Birleşik Krallık’ta yaşıyor. Buna ek olarak, dünyada 183 milyon çocuk iklim krizi, yoksulluk ve çatışma üçlü tehdidinden mustarip. Bu üçlü tehdide en çok Burundi (yüzde 63), Afganistan (yüzde 55) ve Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki (yüzde 41) çocuklar maruz kalıyor. Save the Children, iklim ve eşitsizlik krizinin çocukların ve yerel toplulukların şoklara olan direncini kırarak riskleri çoğalttığının altını çiziyor. Bu konular acilen ele alınmazsa, önümüzdeki yıllarda yaşam maliyetlerine bağlı krizlerlerinin sıklığı ve şiddetinin daha da artacağına dikkatleri çekiyor. Save the Children’ın Mayıs - Ağustos 2022 arasında gerçekleştirdiği çocuk oturumlarına katılan 54 bin çocuğun görüşlerinin bulunduğu rapora göre, tüm bu çoklu ve üst üste gelen riskler küresel gıda, beslenme ve yaşam maliyeti krizlerini arttırarak 82 ülkedeki 345 milyon insanın gıda kıtlığı yaşamasına neden oluyor. Rapor ayrıca Covid-19 pandemisinin etkilerinin hâlâ hissedildiği, Ukrayna krizinin gıda fiyatlarını ve yaşam maliyetlerini arttırdığı, yüzyılın en büyük açlık kriziyle boğuşulan bir döneme denk geliyor. Beş ülkede bir milyon insan kıtlıkla karşı karşıya ve tahminlere göre her dört saniyede bir kişi açlıktan ölüyor.
Benzinli ve dizel araçların satışı yasaklanıyor
Avrupa Birliği , 2035'ten itibaren yeni benzinli ve dizel araçların satışını yasaklayacak bir düzenleme üzerinde anlaştı. Mutabık kalınan düzenleme elektrikli araçlara geçişi hızlandırmayı ve iklim değişikliğiyle mücadele etmeyi amaçlıyor. AB ülkeleri ve Avrupa Parlamentosu müzakerecileri ile düzenlemeyi hazırlayan Avrupa Komisyonu, Perşembe günü otomobil üreticilerinin karbondioksit (CO2) emisyonlarını 2035 yılına kadar yüzde 100 azaltması gerektiği konusunda anlaştılar. Böylece AB'de fosil yakıtla çalışan yeni araçların satışı da imkânsız hâle getirilmiş olacak. Avrupa Parlamentosu Çevre Komisyonu'na başkanlık eden Fransız milletvekili Pascal Canfin, Perşembe günü varılan anlaşma ile AB'nin "iklim konusunda tarihi bir karar" aldığını belirterek, "Böylece 2035 yılına kadar yüzde 100 emisyonsuz araçlar hedefi kesin olarak teyit edilmiş oldu" dedi. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda anlaşmayı, "2030 iklim hedefimize ulaşmada belirleyici bir mihenk taşı" olarak nitelendirdi. Alman Otomobil Endüstrisi Birliği (VDA) Başkanı Hildegard Müller, anlaşmanın dönüşümün başarılı bir şekilde yönetilmesi için gerekli olan ön koşulları tam sağlamadan "iddialı hedefler" belirlediğini söyledi. VDA Başkanı, özellikle elektrikli otomobiller için şarj alt yapısının genişletilmesi konusunda gerekli adımların atılmadığını ifade etti. Greenpeace Ulaştırma Uzmanı Tobias Austrup ise, "Bu kararla içten yanmalı motor modelleri sona erecek ancak bitiş tarihi çok geç" dedi.