Aydın’ın Çine ilçesinde kuvars ve feldspat madenlerinin çıkarıldığı yaklaşık 25 maden ocağı çevreye ve insan sağlığına zarar vermeye devam ettiği söyleniyor.
Aydın’ın Çine ilçesinde kuvars ve feldspat madenlerinin çıkarıldığı yaklaşık 25 maden ocağı çevreye ve insan sağlığına zarar vermeye devam ettiği söyleniyor. İddialara göre maden ocaklarında çalışan işçiler soludukları zehirli toz yüzünden silikozis ve KOAH gibi hastalıklara yakalanırken, bölgede yaşayan insanlarda ise kanser hastalıkları artmaya başladı. Bununla birlikte toprakta biriken zehirli kimyasallardan dolayı hayvanlarda da çeşitli hastalıklar tespit edildi. Madenciliğin sadece Çineli emekçileri değil, Çine’deki bütün bir yaşamı etkilediğini söyleyen Çine Çevre ve Yaşam Platformu (ÇİYAP) sözcüsü Ahmet Uslu, buna karşı mücadele ettiklerini belirtti. Çoğu maden işletmesinin şehir merkezine yakın olduğunu ifade eden Uslu, “Bu işletmeler flotasyon yani madenleri ayrıştırma işlemi için kullandıkları çok zehirli maddeleri Çine Çayı ve Menderes nehrine akıtıyorlar. Bu kimyasallar içme suyunun kirlenmesine, balık ölümlerine neden olurken tarım arazilerine ve doğaya çok büyük zarar veriyor. Burada beslenen hayvanlarda çeşitli hastalıklar tespit edildi. Çine’de kanser ve guatr hastalığı gittikçe artıyor” dedi. Madenlerden dolayı hava kirliğinin yüksek seviyelerde olduğunu dile getiren Uslu, platform olarak daha önce maden işletmesinin yanına yerleştirilen hava ölçüm cihazına işverenin çuval geçirerek ölçümleri engellemeye çalıştığını belgelediklerini anlattı. Aydın Tabip Odası Başkanı Hakan Karagözlü, krizotil, aktinolit, tremolit, antofillit, krosidolit ve amosit minerallerin etkisi altında kalan insanların mide ve pankreas kanserlerinden ölüm oranları bu minerallerin etkisine maruz kalmayanlardan daha fazla olduğunun bilimsel çalışmalarla ortaya konduğunu söyledi. Son olarak Aydın'ın hava kirliğinin ciddi boyutlarda olduğunu söyleyen Karagözlü, “Arıtma tesisi kurmak ve çalıştırmak işletmelerin kâr oranını azaltıyor diye bizler hastalanmak, ölmek zorunda değiliz. Kapitalizmin icraatlarıyla doğa yok ediliyor, yağmalanıyor, ekolojik yaşam bozuluyor. Aydın Tabip Odası olarak çevre derneklerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte özellikle Ege bölgesinde yoğunlaşan ekolojik yıkıma karşı mücadele ediyoruz ve halkımızı bu mücadeleye ortak etmek için çalışıyoruz” diye konuştu.
"Küresel ısınma finansal şirketleri değersiz kılabilir"
İklim Haber’den Çisil Sevinç’in haberine göre, İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Mark Carney, röportajında finansal hizmetlerin fosil yakıt yatırımlarını azaltma konusunda fazla yavaş kaldığını belirtti. Yatırımların azaltılması konusunda yaşanacak bir gecikme keskin bir küresel ısınma artışına neden olacak. Bankadaki görevi gelecek sene sona erdiğinde BM’nin İklim Değişikliği Özel Elçisi olacak Carney, BBC radyosuna küresel ısınmanın birçok finansal şirketi değersiz kılabileceğini söyledi. Greta Thunberg’ün konuk editör olduğu radyo programına konuşan Carney, “Gelecek 10 yılı da değerli ama yetersiz eylemlerle harcayıp harcamayacağımız endişe verici.” dedi. Carney’ye göre finansal sektör iklim değişikliğinin varlıklara olan risklerini ortaya koymak konusunda aşama kaydetti ancak bu süreç yeterince hızlı olmadı. Carney siyasal liderlere de acil bir şekilde değişim çağrısında bulundu Carney, iklim değişikliğinden etkilenmiş bir dünyada varlıkların gelecekteki değerini belirleyebilecek güçleri olan kamu yatırımının ve finansal piyasaların değişime ihtiyaç duyduğunu söyledi.
En büyük tehdit iklim değişikliği
Almanya’da Bild gazetesinin kamuoyu araştırma enstitüsü INSA’ya yaptırdığı anket ilginç sonuçlar ortaya koydu. Katılımcılara dünyanın güvenlik ve istikrarı önündeki en önemli tehditlerin ne olduğu soruldu. En fazla üç tercihin işaretlenebildiği ankette vatandaşların %42’si küresel iklim değişikliğini en büyük tehditler arasında saydı.
Bakanlık Adrasan Koyu'nu betona boğacak
Birgün’den İsmail Arı’nın haberine göre, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Antalya Kumluca’daki Adrasan Koyu’nu yaklaşık 20 milyon TL harcayarak betona dökecek. Bakanlık, doğal güzelliği ile bilinen Adrasan’a “Gezi Teknesi Barınma ve Yanaşma Yeri” yapmak için proje hazırladı. Proje dosyasının Antalya Valiliği’ne sunulduğu belirtilirken ÇED süreci başladığı açıklandı. Proje dosyasında, “Projenin yapım tekniğinde, pek çok kıyı yapısında olduğu gibi, taş dolgu yöntemi kullanılacak” ifadeleri yer aldı. Proje için çeşitli büyüklüklerdeki ve ağırlıklardaki taşlarla yaklaşık 268 bin 490 ton dolgu yapılacak. Projede beton kaplama yöntemi ile beton kalıplar kullanılacağı da belirtildi. Projenin büyüklüğüne ilişkin ise “303 metre uzunluğunda bir ayrık dalgakıran, bu dalgakıranın kara tarafında 270 m uzunluğunda ve -5 metre derinliğinde bir rıhtım yapılacak” ifadelerine yer verildi. Yapılması planlanan projenin doğusunda ve güneyinde birinci derece doğal sit alanı sınırları yer alıyor. Proje dosyasında liman alanın doğusunda ve güneyinde Beydağları Sahil Milli Parkı sınırı bulunduğu belirtilerek, “Bu sınır, kıyı kenar çizgisi ile yapılacak olan kazıklı iskele yapısı arasında kalmakta ve su yüzeyi alanı. Yapılacak yapılar Beydağları Sahil Milli Parkı sınırı içine girmemekte. En batıdaki 184 metre uzunluğundaki kazıklı iskelenin güneybatı ucu ile sınır yan yana konumunda” denildi.
Programı Kanal İstanbul Projesi’nin ÇED Raporuna itiraz dilekçeleri için son günün yarın olduğunu hatırlatarak veda edelim. 2 Ocak’a kadar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na veya İllerdeki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine müracaat ederek rapora itiraz edebilecek.