Öncelikle 15-20 gündür süren mutluluğunuzu bitireceğim için özür dilerim. Olağanüstü yoğun bir dönem geçirdim. Yazamadım. Yığınla not aldım. Ama yazıya dökemedim. Şimdi biraz normale döndüm ve özlemle, hasretle beklediğiniz yazılarıma başladım. Yazılarım duvara toslayan otobüs, anketlerde savaşa hayır diyenlerin oranının nasıl düştüğü konuları üzerine başlayacaktı. Ancak bu dönemde katıldığım toplantılarda biz adam olmayız, eğitim ve sefalet sorunu bizi bu hale getirdi sözlerini çok duymam nedeni ile gelişme konusunda dertleşmek istedim.
Öncelikle, gelişmiş olmanın tanımı nedir sizce? Zenginlik mi? Ortalama ulusal gelirin artması bir toplumun gelişmiş olma göstergesi kabul edilirse ve düz mantık yürütürsek bir kişi ve ailenin yıllık gelirinin de, AB ortalaması veya üstünde olması o birey veya ailenin gelişim göstergesi sayılabilir mi? Veya hangi açıdan gelişmiş sayılabilir? Geliri AB ortalamasının üstünde olması bu birey veya ailenin, AB ortalaması düzeyinde kitap okuduğunu gösteriyor mu? Etrafınıza bakın! Salonlarında derinlik versin diye milyarlık kristal ayna takıp aynı yere tek kitap koymayan kaç kişi göreceksiniz.
Gelişmiş olmanın tanımı eğitim olabilir mi sizce? Okuma yazma oranı ve sahip olunan eğitim kurumlarının sayısal çokluğu bir gelişme göstergesi ise ve yine düz mantık yürütürsek ABD’de okumuş mühendis olmuş evladımızın gelişmiş bir birey olduğunu düşünebilir miyiz? Sn. Yalçın Doğan’ın yazısında bahsettiği İttihat ve Terakki’yi internet sitesi sanan evladımız gelişmiş bir birey midir? Veya bilgi dağarcığını doğum tarihi ile sınırlı tutabilme başarısını cehaletine kılıf yapan gencimiz sizce hangi statüdedir?
Gelişmiş olmanın tanımı kişi başına düşen araç sayısı olabilir mi? Eğer çok aracımız olursa gelişmiş bir toplum kabul edileceksek, muhteşem bir dört çekere sahip olan bireyimiz hepten mi gelişmiştir? O muhteşem dört çekerle çevre yolunda ağzında sigara giderken, acaba o arabayı tasarlayanlar sinyal kolu ve küllüğü unuttukları için mi önündekini üstünüze gayet sakin dönerek geçip, bir fiske darbesiyle sigarasını dışarı atmaktadır? Sorun yine dış mihraklarda mıdır?
Sadece insan olabilsek...
Gelişmiş olmanın tanımı sahip olduğumuz elektronik cihazların (cep telefonundan bilgisayara) genel ortalama dağılımı mıdır? Bunların bir veya birkaçına sahip aile veya birey gelişmiş sayılabilir mi? Bu cihazların hiç birini tasarlamadan, cep telefonunu olabilecek en abuk amaçlar için kullanıp, bilgisayarda şifre kırmayı başarmak sizce gelişimin bir göstergesi midir?
Peki demokrasi ile yönetiliyor olmak sizce gelişimin göstergesi midir? Anayasa’da yazan siyasal yönetim biçimimizin demokrasi olması bizim gelişmiş bir demokratik ülke –gelişmişini boş verin- demokratik bir ülke olduğumuzu mu gösterir? Sadece bir spor programında dahi birbirinin sözünü kesmeden, bağırmadan konuşamayan insanlar sizce ne kadar zengin, ne kadar okumuş olsalar da gelişmiş bir birey kabul edilebilir mi?
Sanayileşme, kent nüfusunun artması, gelişmenin bir göstergesi midir? Bu durumda sizce İstanbul, Kocaeli, Bursa gelişmiş kentler midir ve buralarda yaşayan insanlar gelişmiş bir toplumun bireyini mi temsil ederler? Kadıköy’den sadece 15 dakika sonra Sultanbeyli’nin arka sokaklarına girin, bakın hangi ülkenin hangi gelişmiş yöresindesiniz?
Sayın okurlar; önce kendimize ve sonra çevremize bakalım. Hangi konumda olursak olalım acaba kendimizi dürüstçe gelişmiş birey sınıfına sokabilir miyiz? Akşam en okumuşumuz, en zenginimiz, en arabalımız, en demokratımız başımızı yastığımıza koyalım, gözlerimizi kapayalım ve sadece kendimize ne olduğumuzu itiraf etmeyi deneyelim. Eğer bir gün hiç kimse duymuyorken, görmüyorken karanlıkta gözlerimiz kapalı ama sadece kendimiz duyup görüyorken ne olup olmadığımızı itiraf edebilirsek sessizce, işte o zaman birimiz gelişmiş demektir ve sabah güneşin doğuşu gerçekten yeni bir başlangıçtır artık. Gelişmeden önce sadece yalın bir insan olabilsek, evet sadece insan olabilsek sizce önemli değil mi bu?