TV'de hava durumu kapalı

-
Aa
+
a
a
a

7 Haziran 2010Hürriyet Gazetesi

27-28 Mayıs’ta Ankara’da Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nce (DMİ) düzenlenen Uluslararası Katılımlı 1. Meteoroloji Sempozyumu’nda konuşan SKY TÜRK Meteoroloji Editörü Özgül Menderes bu konuyu özetle şöyle açıklıyor:DMİ’DEN CANLI YAYIN“Daha çok kişiye, daha doğru ve anlaşılır bilginin ulaştırabilmesi için ulusal kanallarda ya da ratingi fazla olan kanallarda da meteoroloji mühendislerinin istihdam edilmesi gerekiyor. Bugün 5 büyük kanala baktığınızda gün içi ve hane halkının en fazla ekran başında olduğu saatlerde hava durumu bültenleri 25-45 saniye arasında sınırlı. Çoğu televizyon da sponsor hatırına, daha doğrusu sponsorluk anlaşması yapılarak kanala bir gelir elde edildiği için hava durumunu yayınlıyor.”Meteoroloji Mühendisleri Odası geçmişte bir karar alarak, TV’de bir uzman çalıştırılması ya da DMİ’den bilgilerin alınarak yorum yapılmadan, değiştirilmeden yayımlanması yönünde bir yaptırım ortaya koydu. Ancak bugün bunun meteoroloji mühendislerine etkisi negatif yönde. Kanallar, bir uzman ya da mühendis istihdam etmek yerine, DMİ’den gelen bilgileri çok kısa da olsa yayımlamayı tercih ediyor. Birçok kanal, özellikle sabah bültenleri içerisinde her gün DMİ’den bir uzmana bağlanarak günün ya da önümüzdeki günlerin hava tahminini alıyor. Bu tarz bir örneği daha önce gittiğim hiçbir ülkede görmedim. DMİ, kendi kuruluş amacına bağlı olarak zaten yazılı ve görsel basına gün içinde bilgi ve uyarı yolluyor. Doğru olan bu uyarıların bir uzman kişi tarafından yorumlanarak haber haline dönüştürülmesidir. Fakat bu bilgiler haber merkezlerinde bu konuda uzmanlığı olan kişiler tarfından haber metnine dönüştürülmediği için, basında sıklıkla “tuhaf” haberlerle de karşılaşabiliyor. Bu noktada bütün meteoroloji çalışanları zan altında kalıyor...Bu açıdan bakıldığında doğru olan, kanallarda ve radyolarda, gazetelerde  uzman istihdam edilmesi  ve hava ile ilgili tüm yorumların bu uzman kişilerce yapılması. Eğer DMİ’de “Biz yayınlara bağlanmaya devam edeceğiz, bu bizim kurum hakkımız, tahmini yaptık sunumu da bize ait” diyorsa (çok önemli olaylar dışında kalan) rutin işler için TV’den belirli bir ücret talep etmeli. DMİ’ye “Beleş hizmet veren kurum” gözüyle bakılmamalı. Diğer konu; 5953 Sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun’a dahil olmamız. Şu an bir basın mensubu olduğu halde TV kanalları çoğunlukla, maliyeti ve özlük hakları daha fazla olduğu için mühendisleri işçi kadrosunda çalıştırıyor. Halbuki yorum yapan, editörlük yapan, ekrana çıkan kişilerin gazeteci olarak  istihdam edilmesi gerekir.SPİKER YETERLİ DEĞİLUlusal kanallara baktığınızda sabah, öğle ve akşam üç defa ayrı rapor yayınlandığı halde, o an hava durumu grafiklerini kim hazırlayacaksa yayın zamanına bakmadan, eski bültenleri kullanabiliyor. (Hatta, hava durumu grafikleri 3 günlük birden yapılıyor, yani grafik hazırlayacak kişi pazartesi günü gelen bilgileri alıp çarşamba gününe kadar dönecek hava durumunu hazırlıyor. Bu da ekranlarda farklılık oluşmasına neden oluyor.  Medyada çalışanlar, DMİ’den gelen bilgilerin nasıl kullanılacağını bilemiyor, hele yazılı basında örneğin sel uyarısı yapıldığında  ancak 1 gün sonraki baskıda kendine yer buluyor!TRT gibi devletin güçlü bir kurumu olan kanalda dahi bugün hava durumunu, daha çok kanala spikerlik sınavıyla girmiş kişiler sunuyor. İşin mutfağında değil, aynı zamanda çağdaş ülkelerde olduğu gibi, sunumunda da mutlaka bir uzman olması gerekli. Anlatacağınız konuya hakim değilseniz, bilmiyorsanız ne anlayıp ne aktarabilirsiniz ki!..