Rusya ekonomisine ilişkin bazı gözlemler

-
Aa
+
a
a
a

27 Kasım 2009Referans Gazetesi

"Bayram günü Rusya ekonomisinden başka konu bulamadın mı" diye sorabilirsiniz. Doğrusu, "bayramlık" bir konu bulamadım; uydurmaya da gönlüm elvermedi. Bu nedenle bayramınızı kutlayarak yazıma başlayayım.
Bu konuyu seçmemin nedeni, Türkiye ekonomisinin 2010 ve becerebildiğim ölçüde, 2011 yıllarındaki seyri konusunda bazı bir şeyler söyleyebilmek. Geçen yazımda Türkiye'yi en çok ilgilendiren gelişmiş ekonomilere göz atmış, OECD'nin, son yayımladığı rapora dayanarak, bu ülkelere ilişkin olarak 2010-2011 yıllarında neler beklediğini ele almıştım. Rusya ile ilgilenmemin nedeni de bu ülkenin dış iktisadi ilişkilerimizdeki önemi. Benzer bir biçimde Ortadoğu ve Kuzey Afrika ekonomilerine de göz atmaya çalışacağım. Bunları tamamlayınca, önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin içinde bulunacağı ortam hakkında hiç olmazsa bazı izlenimler edinmiş olarak, ekonominin iç dinamiklerini ele almayı düşünüyorum.
Rusya küresel krizden 2009 yılında en çok etkilenen ülkelerden birisi. 2008'in ilk üç çeyreğinde oldukça hızlı büyüyen (yüzde 7'nin üzerinde) Rusya ekonomisi son çeyrekte aniden hız kesti, büyüme hızı yüzde 1,2'ye düştü. 2009 yılında ise ekonomi daralmaya başladı. Hem de büyük bir hızla. Rusya'nın GSYH'si, 2009'un ilk üç çeyreğinin ortalaması olarak bakıldığında, yüzde 9,9 dolayında düşmüş görünüyor. Kolaylıkla tahmin edilebileceği üzere sanayi üretimindeki düşüş daha da fazla, yine üç çeyreğin ortalaması olarak, yüzde 13,5! Tabii bu olumsuz gelişme, işsizliğin de artmasına yol açmış. 2008'in ilk çeyreğinde yüzde 6,7 olan işsizlik oranı, 2009'un aynı döneminde yüzde 9,1'e yükselmiş. Ancak Rusya'da bu yılın işsizlik oranının, 2008'dekine oranı üçüncü çeyrekten itibaren azalmaya başlıyor. Başka bir deyişle işsizlik ilk iki çeyrektekinden daha az artmış görünüyor. Elde istatistiksel bilgi olan son ay ekim. Bu ayda işsizlik oranı yüzde 7,7; geçen sene aynı ayda işsizlik oranı yüzde 6,6 imiş.
Rusya, Türkiye gibi, küresel kriz karşısında ne yapacağını kestirmeyip, uzunca süre pek bir şey yapmayan ülkelerden birisi. Ancak, Türkiye'den farklı olarak, daha sonra Rusya güçlü bir mali canlandırma paketini yürürlüğe koydu. Tabii bunun bir de maliyeti var. OECD, 2008 yılında GSYH'nin yüzde 4,8'i kadar fazla veren kamu dengesinin 2009 yılında yüzde 6,7 oranında açık vermesini bekliyor.
Küresel kriz ve buna bağlı olarak petrol fiyatlarındaki düşüş, Rusya'nın ödemeler dengesini de etkiledi. Ancak, Rusya hâlâ ödemeler dengesi cari hesabında fazla veren bir ülke. Sadece cari fazlasının GSYH'ye oranı 2008 yılında yüzde 6 iken 2009'da yüzde 3,6 olması bekleniyor. Son olarak, Rusya'da enflasyon dünya geneline oranla yüksek, hatta Türkiye'den bile! 2008'de tüketici fiyatları yüzde 14,1 artmıştı. Elde veri olan Ekim 2009'da enflasyon yüzde 9,7'ye inmiş görünüyor. Bu bir yıl öncenin aynı ayındaki yüzde 14,2'nin epeyce altında.
 

OECD'nin Rusya ekonomisine ilişkin öngörüleri (%)
 
2010
2011
GSYH Büyüme Hızı
4,9
4,2
Enflasyon (TÜFE, yıllık)
6,7
7,6
Kamu Dengesi
-6,0
-3,0
Cari Denge (GSYH'ye oran)
4,1
2,5
 
Kaynak: OECD Economic Outlook, Volume 2009/2, No. 86, s. 263.
 
OECD Rusya için işsizlik oranı tahmini vermiyor. Rus iktisatçıları tarafından hazırlanan Russian Economy-Trends and Prospects adlı raporda ise istihdam konusunda pek de iyimser sayılamayacak gözlemler var. Bu rapor içinde yer alan ve O. Izryadnona tarafından kaleme alınan Real Economy Sector: Trends and Factors yazıda, hem 2009 işsizlik oranı daha yüksek tahmin ediliyor hem de işsizliğe yol açan etmenlere ilişkin değerlendirmeler önümüzdeki iki yılda işsizlikte ciddi bir düşüş beklenmemesi gerektiğini gösteriyor. Özetle Rusya, önümüzdeki iki yılı, işsizliği düşürmek, kamu dengesini yoluna koymakla uğraşıp, petrol fiyatlarının düşmemesine dua ederek geçirecek gibi görünüyor.