25 Aralık 2007
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Irak'takiKürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin "Operasyonlarda sivillerin zarar gördüğü" yolundaki açıklamalarına yanıt verdi: "Hükümet ve TSK bu konuda son derece hassastır, titizdir. Sivilllerin zarar gördüğü bir durum yok. Bu tür beyanlar gerçeği yansıtmamaktadır. Şikayet edenlerden bizim de talebimiz var. Onları orada barındırmasınlar. Türkiye'nin operasyon yapmasından rahatsız olanlar önce PKK'nin orada varlığından rahatsız olmalılar."
cnnturk.com'un haberine göre Bakanlar Kurulu'nda Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ve Barzani'nin açıklamarını değerlendiren Çiçek "Bizim hedefimiz PKK terör örgütüdür. Irak'ın kuzeyiyle bir işimiz yok. Bizim Irak ile ilgili düşüncelerimiz bellidir. Ama Irak'taki kaostan en çok zarar gören de biziz" dedi.
BM sivillerin durumundan kaygılı
BM Sözcüsü Marie Okabe, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un, Türkiye'nin Irak'ın kuzeyine düzenlediği operasyonlarda ve PKK'nin saldırılarında sivillerin zarar görmesinden dudyuğu endişeyi dile getirmiş ve Genel Sekreter'in "Türkiye ile Irak'ı saldırıları durdurmaya çağırdığını" iletmişti.
UNHCR: Bin 800 sivil yerinden edildi
Öte yandan Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) sözcüsü Astrid van Genderen 18 Aralık'ta Cenevre'deki konuşmasında "300 ailenin, yani bin 800 kişinin her şeylerini arkada bırakarak, köylerini terk etmek zorunda kaldığını, konuştuğu anda da evlerini terk edenlerin olduğunun tahmin edildiğini" söylemişti.
Çiçek 17 Ekim 2008'e kadar...
"17 Ekim 2008'e kadar tezkerenin gerekleri yerine getirilecektir diyen" Çiçek, "TSK'nin ihtiyaç halinde operasyonları sürdüreceğini" belirtti.
Cemil Çiçek "Kamuoyunda terörle mücadele ile ilgili kavramların yanlış kullanıldığını, hükümet olarak terörle ilgili tedbir paketi hazırlamadıklarını, yapılan çalışmaların temel hak ve özgürlüklerin artırılmasıyla ilgili düzenlemeler olduğunu" söyledi.
"Sorumsuzca yazanları kınıyorum"
Sabah'ın haberine göre Çiçek, DHKP-C'nin kendisine yönelik suikast hazırlığı içinde olduğu haberlerinin hatırlatılması üzerine sert tepki gösterdi; "Emniyet 'Biz bu bilgiyi vermedik' diyor. Yarın savcılıktan da soracağım. Kişi güvenliğini doğrudan ilgilendiren konular ne kadar basın özgürlüğü oluyor. Herkes nasıl yazıyorsa insanların hayatını nasıl karartıyorsa bunu açıklamak zorundadır. Kimseden korkum yok. Allah'a inanan insanlarız. Sorumsuzca yazanları da kınıyorum" diye konuştu. (NZ/TK)