18 Haziran 2007Bağımsız İletişim Ağı
Avukat Emine Erel, polisin hafta sonu Taksim'de Genelkurmay muhtırasına karşı yapılan basın açıklamasına bir pankartı bahane ederek keyfi ve orantısız kuvvetle müdahale ettiğini, ifade özgürlüğünü engellediğini bianet'e söyledi.bianet'in görüştüğü Avukat Necdet Okcan'sa, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) "Oya Ataman kararını" anımsattı ve polisin barışçıl gösterilere, toplantılara müdahalesinin orantısız kuvvet sayılacağını, Türkiye'de iç hukukta nasıl bir düzenleme yapılırsa yapılsın mahkemenin bu kararının geçerli olduğunu söyledi.AİHM: Barışçıl gösteriye orantısız kuvvetle müdahale hak ihlali AİHM, 5 Aralık 2006 tarihli kararında, Sultanahmet'te yapılan bir gösteriye müdahale eden polisin, gösteri iç hukuk uyarınca yasa dışı sayılsa bile barışçıl olduğunu, dolayısıyla polisin orantısız kuvvet kullanarak toplanma ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiğini saptayarak Türkiye'yi mahkum etmişti. Erel: Suç duyurusunda bulunacağızErel'in verdiği bilgiye göre, 16 Haziran Cumartesi günü Taksim meydanında Genelkurmay'ın muhtırasını protesto etmek için çeşitli sosyalist parti ve platformların düzenlediği basın açıklamasında, üzerinde "Kürt ulusuna özgürlük" yazan pankartın yasadışı olduğunu iddia eden polisler, pankartı almak istediler.Açıklamaya katılanlar pankartı vermeyince, polisin fiziksel şiddet kullandığını, iki kişiyi kelepçelediğini ve 37 kişiyi gözaltına aldığını aktaran Erel, gözaltına alınanların polis otobüslerinde fiziksel şiddet gördüğünü, yaralandığını, yaklaşık beş saat otobüste bekletilirken tedavi taleplerinin de polis tarafından reddedildiğini söyledi.Gözaltına alınanların 25 kadarının aynı akşam, geri kalanların ertesi gün serbest bırakıldıkları bilgisini veren Erel, suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını da ekledi."Neyin yasadışı olduğuna polis karar veriyor" Erel, bu tür durumlarda neyin yasadışı olduğuna karar verme inisiyatifinin polise ait olduğuna dikkat çekti ve bunun keyfi uygulamalara zemin yarattığını belirtti.Cumhurbaşkanı Sezer'in geçen hafta onayladığı polis yetkilerinde değişiklik yapan yasaya göre, polis zor kullanma durumunda "kullanacağı araç ve gereç ile kullanacağı zorun derecesini kendisi takdir ve tayin eder. Ancak, toplu kuvvet olarak müdahale edilen durumlarda, zor kullanmanın derecesi ile kullanılacak araç ve gereçler müdahale eden kuvvetin amiri tarafından tayin ve tespit edilir."Avukat Okcan da keyfi uygulama için zemin yaratıldığını saptadı; ancak iç hukukta düzenlemeler ne olursa olsun, AİHM kararlarının üstün olacağını, düzenleme ve uygulamaların buna göre yapılması gerektiğini söyledi; "Polis iç düzenleme ne olursa olsun, orantısız kuvvet kullanamaz" dedi. (TK/EÜ)