No.59 - Sisin arasından P.Alegre ve NY'a bir bakış

-
Aa
+
a
a
a

Merhaba kâinat!

Yeryüzünde “son dönemlerin en heyecan verici gelişmesi” olarak nitelenen (Chomsky) Dünya Sosyal Forumu, ardında epey etkili dalgalar bırakarak sona erdi. Forum’un “Başka bir Dünya Mümkün” sloganı, pek taze iki örnek sayesinde olağanüstü anlamlı hâle gelivermişti zaten:

ABD’nin ve tabii dolayısıyla dünyanın yedinci büyük devi olan Enron doğal gaz şirketinin, gerek anavatanında, gerek “müttefik” Britanya’da, ve gerekse Hindistan’da (Roy), akla gelebilecek tüm dolandırıcılık yöntemlerini eşzamanlı ve eksiksiz uygulamaya sokarak iflâs etmesi; Katıksız serbest piyasa modelinin en parlak örneği olarak gösterilen Arjantin’in uluslararası mali kuruluşlarca önerilen tüm yöntemleri deneyip hiçbirinde de dikiş tutturamamasının ardından borçlarını ödemeyeceğini ilân ederek, IMF’in tüm desteğini de çekmesiyle aynen iflas etmesi...

Biri şirket, biri ülke olarak her iki “model” de, bu haliyle küreselleşmenin kimin yararına olduğunu gösterme açısından bulunmaz birer örnek olarak insanların karşısına çıkmaktaydılar.

Türkiye’den Forum’u izleme şansına sahip olan tek “muhabir”, Açık Radyo adına akredite olan Tan Morgül’ün bize bildirdiği en önemli izlenim, belki de şuydu: Binbir renk, mezhep, inanış ve düşünceye sahip 50 bin insanın eylem ve etkinlikleri sırasında “inanılmaz bir coşku, neş’e, gülen yüzler ve dans”. “Savaşsız bir dünya” isteyen bir panel, yoksul ülke dış borçlarını illegal ilân eden bir “mahkeme”; “iletişim ekolojisi” (yani sırf “kâr, verimlilik ve rekabet gibi küreselleşme prensipleri yerine “vatandaş değerleri”ne yaslanmış medya talep eden gazeteciler (Ramonet, Savio, Cohen), sivil toplum örgütleriyle yetinmeyip sivil itaatsizliğin farz olduğunu belirten yazarlar (Klein)...

Hoş, ilk defa Davos dışında yapılan ve New York’a taşınan “Davos” Dünya Ekonomi Forumu’nda da, bu dünya zenginler kulübü olarak nitelenen (BBC) platformda pek işitilmemiş bir “solcu diskur” da göze çarpmıyor değildi doğrusu. U2 solisti Bono’nun “küfürle karışık” eleştirileri daha hazmedilmeden bir başka “star” daha çıkıp şunları söyledi: “Günümüz küreselleşme şartlarında “uluslararası ticaret fazlasıyla zenginler lehine işliyor. Bu zengin – fakir ayrımının beslediği büyük tepki, hepimiz için büyük tehlike yaratıyor. Sokakta gösteri yapanların bulunması sağlıklı bir gelişme. Sokağa dökülenler ‘zengin dünya yeterince geri ödeme yapıyor mu?’ sorusunu ortaya atıyorlar.” Bu adamakıllı solcu söylemin sahibi ABD’nin ve dolayısıyla dünyanın en zengin adamı Bill Gates. (Associated Press).

Brezilya’nın Porto Alegre’sinde İsrail’in Filistin’i işgali, bir dönem Güney Afrika’sının o azgın ırkçı apartheid rejimi ile karşılaştırılırken, belki de aynı saatlerde ABD’nin New York’unda şu benzetme yapılıyordu: “Filistin şiddeti geniş çaplı bir şehir terörüne dönüşme eğilimi gösteriyor, ama İsrail’in cevabı da bir dönem Güney Afrika’sının baskısını hatırlatıyor.” Bunu söyleyen de, bir dönemin ünlü ABD dış işleri danışmanı Brzezinski’den başkası değildi!

Böyle bir manzara görünüyordu işte İstanbul’un sisleri arasından Porto Alegre’yle New York’taki ‘Davos’a bakıldığında. Ve insanlığın bir yol ayrımına doğru dörtnala gittiğini görmemizi sis bile engelleyemiyordu...

Yalnız sis ve mesafe meselesi değil bu. Bunun 67 yıl öncesinden bakıldığında nasıl görüldüğünü öğrenmek isterseniz, "günün sözü "ne bir göz atın lûtfen.

Devamı yarın...

Ömer Madra – Şerif Erol