Nereye Doğru programında Cengiz Aktar, Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye karşı herhangi bir yaptırım kararı almadığını belirtirken 16 sayfalık Türkiye raporunun ayrıntılarını da paylaştı.
Cengiz Aktar programa Libya’daki gelişmeleri aktararak başladı. Libya’da Konsey Başkanı Mohammed Al-Minifi ve Başbakan Abdülhamid Dibeybe’nin çalışmaları hızlandırdığını belirten Aktar, konsey başkanının bu hafta Paris’e gideceği bilgisini verdi. ABD Dışişleri Bakanı, Almaya Dışişleri Bakanı, Fransa Cumhurbaşkanı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Arap Ligi, Mısır Devlet Başkanı, Mısır Dış İşleri Bakanı ve Suudi Arabistan Dış İşleri Bakanı’nın demeçlerinde Libya’daki sayıları 6750’yi bulan yabancı/paralı askerin ülkeden çekilmesinin istendiğini ama buna rağmen Türkiye’den mücahitlerin durumuyla ilgili herhangi bir ses çıkmadığını da sözlerine ekledi. Libya’da eskisi gibi devam etmenin mümkün olmadığını, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin yeni geçici hükümetle alakalı kararının beklendiğini belirtti.
16 Mart’ta Doğu Akdeniz’deki sorunları ele alan istikşafı görüşmelerde 62. turun yapıldığını, 17 Mart’ta ise siyasi ayağın konuşulduğunu söyleyen Aktar, bu toplantılardan hiçbir sonuç alınmadığını belirtti. Avrupa Birliği’nin bu toplantılardan çıkan sonuçlar yerine toplantıların yapılıyor olmasıyla ilgilendiğini belirten Aktar, Libya ve Doğu Akdeniz’deki durumların Avrupa Birliği ile bağlantılı olduğunun altını çizdi.
Dışişleri bakanları ile gerçekleşen toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında Avrupa Birliği Dış ilişkiler ve Güvenlik Politikası yüksek temsilcisi Josep Borrell’in dünyada insan haklarını savunma kararı aldıklarını belirttiğini söyleyen Aktar, Avrupa Birliği’nin Çin, Kuzey Kore, Libya, Güney Sudan, Eritre, Rusya’ya yaptırım uygulayacağını ama Türkiye ile ilgili yaptırımda bulunmama kararı aldıklarını da belirtti. Türkiye’den sonbahardan itibaren çok olumlu sinyaller aldıklarını belirten Borrell’in fosil yakıt arama ve bu konudaki tartışmaların bittiğini ve Türkiye cumhurbaşkanının Avrupa ile sıkı fıkı ilişkiler kurmak istediğini söylediğini de sözlerine ekledi.
Aktar, toplantı için hazırlanan 16 sayfalık raporda, Türkiye ve Avrupa Birliği arasında 50 küsur senelik ilişkinin özetlendiğini, bir dolu eksik ve yalan yanlış bilgi olduğunu ve raporda insan hakları ihlalleri ve hukuk devletinin lağvedilmesiyle ilgili bir ibare olmadığını da sözlerine ekledi.
Türkiye’de yaşanan gelişmeler ne olursa olsun odaklanılan meselenin mülteci anlaşmasının devam ettirilmesi olduğunu belirten Aktar, Türkiye ile ilgili dört paragraflık bir taslak metin sızdırıldığını ve bu metinde Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerinin iyiye gittiğinin kaydedildiğini belirtti.
Yalnız, 16 sayfalık Türkiye raporunun ve pazartesi günü dışişleri bakanları arasında yapılan istişarelerin sonucu olarak ortaya çıkan kararın Kıbrıs tarafından katiyen kabul edilemez bulunduğunun bilgisini de paylaştı. Bunun yanı sıra bu raporda Erdoğan’ın teklif ettiği Doğu Akdeniz konferansı için toplanılabileceği ama toplantının biraz zor olacağının belirttiğini de sözlerine ekledi.
Nisan sonunda Cenevre’de, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’in dostlar alış verişte görsün diye organize edeceği gayri resmi toplantıda Kıbrıs meselesiyle ilgili görüşüleceğini, bu toplantıya Avrupa Birliği’nin de katılmasını isteyenler olduğunu ama Türkiye’nin bunu reddettiğinin söylendiğini belirtti. Bu toplantının olup olmayacağının ve toplantıda neler konuşulacağının belli olmadığının belirtildiği metinde sadece toplantı yapmak için toplantı yapmanın önemli olduğunun altının çizildiğini belirtti.
(Program özetini hazırlayan gönüllümüz Aylin Çalap’a teşekkür ederiz.)