Adalet, demokrasi, hukuk ve özgürlük kalelerini teker teker düşüren bir iktidar var karşımızda: Erdoğan iktidarı.
Bu Saray iktidarı bu ülkede bizim mesleğimizi, gazeteciliği suçhâline getirdi.
Türkiye'yi dünyanın en büyük "gazeteci hapishanesi"ne çevirdi.
Güçler ayrılığı gibi, yargı bağımsızlığı gibi demokrasinin temel dayanaklarından "bağımsız ve özgür medya"yı neredeyse yok etti.
Bu iktidara dur demek zorundayız.
Adalet, demokrasi, hukuk ve özgürlük adına dur demek zorundayız.
Bunun için Silivri'deyiz 11 Eylül günü.
Murat Sabuncu'yu, Kadri Gürsel'i, Ahmet Şık'ı, Akın Atalay'ı, Emre İper'i hapisten almak için bu sabah Silivri'deyiz.
Hapisteki meslektaşlarımızla dayanışma için bu sabah Silivri'de olacağız.Bir kez daha haykıracağız:
Onları hapse atmak, hapiste tutmak tam bir hukuk cinayetidir.
Adaleti aşağılamaktır.
Vicdansızlıktır.
Demokrasiyi aşağılamaktır.
Özgürlüğü ayaklar altına almaktır.
Cumhuriyet iddianamesi, "askeri yönetim zamanlarında bile bu kadarı olmamıştı" sözünü bir kez daha haklı kılan bir örnektir.
Bu iddianamede hukuk öylesine hiçe sayılmış ki, insanın aklı şaşıyor.
Bu iddianame delil adına öylesine safsatalarla doldurulmuş ki, insanın nutku tutuluyor.
Hukukun kıyısından köşesinden geçmemiş iddialar ve bazı tanıklıklarla, köklü bir gazete, yöneticileriyle birlikte mahkûm edilmek isteniyor.
Ama yazın bir kenara:
Cumhuriyet ve demokrasi yolunu tersine çevirmek isteyenlerin başarı şansı yok.
Bu iddianame ve dava eninde sonunda tarihin çöp tenekesindeki yerini bulacak, hukuk tarihine en kara harflerle yazılacak.
"Operasyon"un hedefi, Cumhuriyet gazetesini mahkûm etmektir, susturmaktır.
"Operasyon"un hedefi, Cumhuriyet'i demokrasiden, demokrasi kültüründen nasibini almamış güçlere teslim etmek isteyenlerin karanlık mücadelesidir.
Bu "operasyon"u kurgulayanların hedefi, özgür ve bağımsız gazeteciliği yok etmektir.
Farklı sesleri yok etmektir.
Muhalif sesleri yok etmektir.
Çünkü Erdoğan böyle istiyor.
Çünkü Saray böyle istiyor.[Akın Atalay, Murat Sabuncu ve Kadri Gürsel, 316 gündür özgürlüklerinden yoksun. Ahmet Şık 255, Emre İper 158 gündür tutuklu]
Akın Atalay, Murat Sabuncu ve Kadri Gürsel, 316 gündür özgürlüklerinden yoksun. Ahmet Şık 255, Emre İper 158 gündür tutuklu
Sadece kendi seslerinin çıktığı bir düzen kurulması için kaç zamandır seferberlik içindeler.
Muhalefet istemiyorlar.
İtiraz istemiyorlar.
Adalet onları korkutuyor. Özgürlük onları korkutuyor.
Hukuk onları korkutuyor.
Kısacası:
Demokrasi korkusu içinde yaşıyorlar.
Bu demokrasi korkusudur, hukuk ve özgürlüğü budayan...
Bu demokrasi korkusudur, "Cumhuriyet operasyonu"na kapıyı açan...
Bu demokrasi korkusudur, hapishaneleri dolduran...
Ama hiç kuşkunuz olmasın.
Cumhuriyet ve demokrasiden nefret edenlerin başarı şansı yok.
Cumhuriyet ve demokrasi yolunu tersine çevirmek isteyenlerin başarı şansı yok.
İntikam yolu çıkmaz yoldur.
Şunu iyi not edin.
Adalet, demokrasi, hukuk ve özgürlük bayrağını taşıyanlardır haklı olan, sonunda galip gelen...
Şunu iyi bilin:
Cumhuriyet'i yok edemeyeceksiniz!
Demokrasiyi yok edemeyeceksiniz!
Son söz:
Adalet ve hukuk bu ülkenin de kapısını çalacak.
