Melih Bağış

“Kamuoyunu dikkate almamız lâzım.”

Jack Straw. Britanya Dışişleri Bakanı.

(Londra’da 2 milyon kişinin katıldığı büyük barış yürüşünden sonra.)

“Otoyolun ortasına boylu boyunca yatmaya hazırım ama benden başka birşey beklemeyin.”

Hampshire’li 80 yaşında bir hanımefendi.

(Büyük Londra yürüşüne yaşlılıktan dolayı katılamayacağını organizatörlere bildirirken.)

“Savaşla ilgili kararların gayri ahlâki olduğunun idrakindeyiz, ama bu siyasi bir karardır.”

Abdullah Gül, T.C. Başbakanı.

(“Tezkere” öncesi, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmadan.)

"Günah 'biz'den gitti."

Abdullah Gül, T.C. Başbakanı

(tek tırnaklar 'biz'e ait)

"Şimdi insanlığın önündeki dehşet verici olasılıklar karşısında, uğrunda mücadele etmeye değecek tek şeyin barış olduğunu daha da açık bir şekilde görüyoruz.

"Muhtemel savaş Türk  demokrasisini etkilemez. Oturmuş siyasi yapı sarsılmaz."

Prof. Bernard Lewis, Başkan Bush'un Ortadoğu politikalarının yaratıcısı ve en büyük akıl hocası.

“Irak’ın bu korkunç yönetimden kurtulmasının ardından, halkın kendi işini kendisinin görebileceğini düşünüyoruz... Bununla birlikte, Amerikan güçleri bir süre Irak’ı denetimleri altında tutacak.”

"Bir ceset, bizim için en büyük sevinç ve neşe kaynağı"

Lakhan adlı bir Hintli yoksul köylü.

(Soğuklardan ölmemek için, yakılan cesetlerin ateşiyle ısınan binlerce kişiden biri.)

“Başkanı [Bush] basiretten yoksun, düzgün düşünemeyen bir gücün dünyayı bir soykırıma sürüklemek istemesini kınıyorum!”

Nelson Mandela, Güney Afrika’nın Nobel Barış ödüllü eski devlet Başkanı ve sivil haklar öncüsü.

“Kitle imha silâhlarıyla (KİS) donanmış, Güvenlik Konseyi yetkisini almadan Arabistan’ın kalbindeki bir ülkeyi istilâ eden ve gerekli görürse, o muharebeyi kazanmak için KİS’leri kullanan ABD’nin bu görüntüsü, dünyadaki her türlü adalet kavramını öyle derinden yerle bir edecektir ki, bunu

“Bunun parayla pulla ilgisi yok. Bu kirli savaşta ABD’nin yanında yer alırsak herşeyimizi kaybederiz. Oysa, bize önerilecek parayı biz beş yılda çıkarırız.”

Mahmut Aslan, İşadamı.

(“100’ler Meclisi”nde İşadamları grubunu temsilen verdiği bildiriden.)

“Elimizde güçlü bir dava var – tarihten temel alan bir dava. Halen elimizdeki istihbarata yaslanıyor bu dava.”

Paul Wolfowitz, ABD Savunma Bakan yardımcısı.

(Irak’ın topyekun istilâsı planlarından bahsederken.)

Amerikalıların Irak halkıyla hiçbir alıp veremediği yok. Ama hayat tarzımız günde 20 milyon varil petrole bağlı ve bunun yarısını ithal etmek zorundayız. Biz, petrol diyaliz makinesine bağlı bir hasta gibiyiz. Bu bir ölüm-kalım meselesi.”

"Almanya'nın, savaşı meşrulaştıracak bir BM kararını onaylamasını beklemeyin."

Gerhard Schroeder, Almanya Şansölyesi

“Büyük çaplı insanî felâketler olması makûl bir bir olasılık ve aklı başında insanlar, muazzam güçlü argümanları yoksa, eylemlerinin bir insanî felakete yolaçacağının makûl bir olasılık olduğunu bildiklerinde o eyleme girmezler.

“Bizim petrol onların çöllerinin altına nasıl girdi?”

Washington’da yüzbinlerce kişinin katıldığı büyük barış yürüyüşündeki pankartlardan birinde yazılı.

“Ben Türkleri severim.”

William Safire, NYT köşe yazarı.

“Bunların hepsi komplo teorisi.”

Tony Blair, Britanya Başbakanı.

(Irak’ı istilâ planlarının petrol kaynaklarının kontrolü için yapıldığı yolundaki iddialarla dalga geçerken.)

"Savaş asla önlenemez değildir. Savaş insanlık için her zaman yıkım olmuştur."

Papa II. Jean Paul

(ABD'nin Irak'a saldırı planıyla ilgili)

“Yeter ki anlatmasını bilin.”

Tuncay Özilhan, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı.

(Savaş konusunda topluma gelişmeleri hükumetçe izah etmenin gerekliliğini belirtirken)

“ABD halkının, Başkan Bush’u durdurmak için çok az zamanı kaldı.”

Ramsey Clark, ABD’nin eski Adalet Bakanı ve “Uluslararası Cevap Koalisyonu” adlı eylem kuruluşunun başkanı.

(18 Ocak’ta Washington’ta büyük bir savaş karşıtı gösteri yapılacağını açıklarken.)

“Cezayir Kurtuluş Savaşı’nda Fransızlara haber taşıyan bir Cezayirli ajanın, güvenlik güçlerince bütün basının önünde kurşuna dizilmesi haberi ertesi günü hiçbir Fransız gazetesinde yer almamıştır.

"Düşman sonunda düşecektir."

Saddam Hüseyin, Irak lideri.

(ABD ile olası savaşın sonucu hakkında)

“Siz Britanyalılar tam tersini yapıyorsunuz!”

Binyamin (“Bibi”) Netanyahu, İsrail Dışişleri Bakanı.

“Asıl siz İsrailliler tam tersini yapıyorsunuz!”

Jack Straw, Britanya Dışişleri Bakanı.

“ ‘Dışarı çıkıp gerçekten, gerçekten bir şeyler yapmak istiyorum’... Duygularım açıkçası Trevis Bickle’la bu konuda benzeşiyor, onunla aramızda tek bir fark var, ben ne yapmam gerektiğini biliyorum, o bilmiyordu.

"Benim anladığım kadarıyla, biz ‘vatandaş olarak’ hükümetlerimizin davranışlarından sorumluyuz.

“Bir seçimin sonucu değilim ben; bir tarihin sonucuyum.”

Luiz İnacio da Silva (“Lula”). Brezilya tarihindeki ilk solcu Başkan.

“İnanın bana, insani açıdan bir felaket olacak. Kimyasal ve biyolojik silahlar kullanılırsa çok sayıda insan ölebilir”

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Başkanı Ruud Lubbers.

“[Irak’a karşı savaşın Şubat ayı sonunda başlamasını bekliyoruz. Yabancı güçler, bir yıl kaldıktan sonra bölgeden ayrılacaklardır... Aksi takdirde, protesto gösterileri düzenlenebilir çünkü.”

Celal Talabani. Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri.