Günün Sözü
Covid-19, sera gazı emisyonlarında geçici bir azalmaya neden olabilir, ancak sürekli iklim eyleminin yerine geçmez.
Tek bir planımız var. Bütün maçlar normal statüsünde seyircisiz olarak başlayacak. Bütün takımlar kendi stadında başlayacak.
Küresel bir kamu malı olan aşı ve tedaviye erişim tüm insanlığın yararınadır. Tekellerin, vahşi rekabetin ve dar görüşlü milliyetçiliğin bunun önüne geçmesini göze alamayız.
Yeni hayatımızda kalabalık kuyruklar, AVM, stadyum, pazar yeri kalabalıkları, üç kişinin yan yana oturduğu koltuklar, tam kapasite çalışan asansörler olmamalıdır.
Koronavirüs bize şunu gösteriyor: Her şeyi yeniden düşünme zamanı geldi artık. İşe eğitimle başlayalım.
Şikeci ve kokuşmuş bir ekonomi böyle bir şey işte.
Bizler çevreyi korumak için 288 gündür buradayız. Bu eylemimizle hem çevreyi hem de sağlığı koruyarak ahlaklı davranıyor ve toplum düzenini, yaşamını koruyoruz.
Önlem alınmazsa salgın; çatışma, yoksulluk ve kıtlığa neden olacak.
[Ekonomistler] çelişkilerden hiç hoşlanmazlar. Bu, onların dünya görüşüne uymaz. Ekonomistler sorun dedikleri şeyle mücadele etmeyi severler çünkü sorunların çözümleri vardır. Çelişkilerin ise yoktur.
Hayatımın son 20 senesinde, Açık Radyo sayesinde dilime yerleştirilmiş olan zehirli ezberlerden kurtuldum.
Affedersiniz ama iklim değişikliği ile koronavirüs arasındaki paralellikleri görmeyi hâlâ reddediyorsanız, açıkçası siz düpedüz aptalsınız.
Bir soykırımın eşiğindeyiz. Bir toplumu ortadan kaldıracağını bildiğiniz bir durumu teşvik ederseniz, bunun anlamı soykırımdır.
Yapılan Covid-19 testimiz pozitif çıktı. Kaldığımız geri gönderme merkezi temiz değil. Ne tedavi ediliyoruz ne de hastalığımıza dair bir bilgi veriliyor.
Felaket. Tam bir facia.
Bu doğanın intikamı değil; bunu biz yaptık kendimize.
Koronavirüs salgını bir insan hakları krizi haline geliyor.
Dayanışma duygusunun yalnızlaştırıcı içe çekilmeye karşı kaçınılmaz ilaç olduğunu hissediyorum.
Koronavirüs bize bir şey gösterdiyse, o da toplumumuzun sürdürülebilir olmadığı... Kendimize yeni bir yol seçmek zorundayız.
Küresel sağlık krizi, bildiğimiz kapitalizmin ölmekte olduğunu gösteriyor... ve dünya komünizme daha yakın bir sisteme doğru gidiyor.
Filyasyon çalışmaları düzenli ve yeterli ölçüde yapılmıyor. İstanbul’da bugüne kadar enfekte olan sağlık çalışanı sayısı 2 bine yaklaştı.