"Samsun Kurupelit Marina halkındır"

Nedim Ecevit, “Samsun Kurupelit Marina itfaiye alanı halkın, ranta açılmasın” çağrısıyla change.org/KurupelitHalkındır adresinde imza kampanyası başlattı. Samsun Kurupelit Marina ve çevresinin halkının nefes aldığı, su samurlarını ve 15 çeşit kuş çeşidini barındıran ekolojik bir bölge olduğunu hatırlatan kampanyacı, “Çevre kanunu, bu gibi yerlerin korunması gerektiğini net olarak belirtmesine rağmen, Samsun Büyükşehir Belediyesi burayı ranta açmak istemekte. Burada bulunan itfaiye alanını yıkıp halka açmak yerine, ranta açmak istemiş, yaptırdığı beton projeler iki kez mahkeme tarafından reddedildi. Ancak kanun ve hukuk dinlemez zihniyet sahipleri, halkla bitmez tükenmez bir inatlaşmayla farklı yollara başvurup acele bir şekilde satış yetkisi almak istemektedirler,” dedi. “Bu, Samsun'a ve Samsun halkına yapılmış bir ihanet. Bu rant ve beton yapılaşma zihniyetine derhal son verilmeli,” mesajlarını içeren kampanya change.org/KurupelitHalkındır adresinde.

"Avrupa’nın plastik atıkları ülkemize gelmesin"

Plastiksiz Temmuz ayı kapsamında her hafta plastik kullanımını azaltmayı hedefleyen bireylerin ve kuruluşların kampanyalarından birini öne çıkaracağız. Dr. Sadun Bölükbaşı’nın change.org/PlastiktenCikis adresinde başlattığı ‘Avrupa’nın plastik atıkları ülkemize gelmesin’ talepli kampanyayla ilgili bir gelişme yaşandı. CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Semra Dinçer, plastik çöp ithalatı konusunu meclis gündemine taşıdı. Türkiye’nin Avrupa ülkelerinden en fazla plastik atık ithal eden ülke konumuna geldiğini belirterek, “Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden daha zayıf atık yönetim kriterlerine sahip olan ülkemizde söz konusu atıkların akıbeti belirsizliğini korumakta, çevreye ve halk sağlığına yönelik büyük tehlikeler oluşturmakta. Gün geçmeden yurt dışından her türlü atık ithalatının yasaklanması ve sıfır atık hedefine ulaşmak için tüm önlemlerin yasal düzenlemede ele alınması gerekli. Çevre ve doğa üzerindeki baskı her geçen gün artarken, ülkemizin Avrupa’nın kalıcı çöplüğü haline gelmesine izin veremeyiz,” açıklamasında bulundu. Dinçer'in meclise verdiği soru önergesinde, AB ülkeleri ve İngiltere'den ithal edilen plastik atıkların geri dönüşüm oranı, bu geri dönüşümlerden elde edilen kazanç ve plastik atık ithalatının aşamalı olarak azaltılması veya tamamen yasaklanması doğrultusunda eylem planı hazırlığı gibi konulara değiniliyor. Plastiğin hem çevre ve insan sağlığı için tehlikeli olduğunu, hem de iklim krizinin kaynaklarından biri olduğunu hatırlatan Bölükbaşı’nın ‘Avrupa’nın plastik çöplüğü olmayı kabul etmiyoruz’ çağrılı imza kampanyası change.org/PlastiktenCikis adresinde.

İkizköy direniyor

Akbelen Ormanı için change.org/ikizkoydireniyor adresinde başlatılan kampanyada mücadele devam ediyor. Çevreyi kirleten ve yerel halkın sağlığını kirleten kömürlü termik santraller, bacalarına filtre takmak zorunda, yoksa havaya zehirli gaz yayıyorlar. Yeşil Gazete muhabiri Dilan Pamuk'un haberine göre Muğla'daki Yeniköy Termik Santrali çalışanları, geceleri tasarruf için filtrelerin kapatıldığını söyledi, “Gece vardiyasına geçişte bu filtreyi kapatıyorlar, acayip duman var. Bu da insan sağlığını kötü etkiliyor. Oradakilerin çoğu öksürük şikayetçisi. Çoğu giren de çıkıyor zaten, görüyor zaten buradaki rahatsızlığı. Normalde yasak, ama biraz pahalıya geliyormuş, o yüzden kapatıyorlar, direkt veriyorlar gazı; o da çevreye olsun, çalışanlara olsun hep zarar… Bir arkadaşımız aşırı öksürük, baş ağrısı, kusma ve ateşten dolayı işten çıktı.” Santralin atıkları ormanlık alanlara yığılırken, yöre halkının ve işçilerin sağlıkları tehlikeye atılıyor. Çevre Mühendisi ve Çevre ve İklim Politikaları Kıdemli Danışmanı Deniz Gümüşel, baca gazı arıtma sistemlerinin kapatılmasının yöre halkı üzerindeki etkisinin çok ciddi olacağını belirterek, kömürün yakılmasından sonra ortaya çıkan gazın içerisinde en tehlikeli kirletici partiküllerden biri olan PM2,5’un olduğunu hatırlattı. Zehir saçan santrale karşı mücadele eden İkizköy Çevre Komitesi’nin kampanyası change.org/ikizkoydireniyor adresinde.

"Batman Çayı'nda OSB Katliamdır"

‘Batman Çayı’nda Organize Sanayi Bölgesi (OSB) katliamdır’ diyen Batman Mimarlar Odası, change.org/batmancayi adresinde imza kampanyası başlattı. Dicle Nehri’nin önemli kollarından biri olan Batman Çayı, hem birçok canlıya ve bitki örtüsüne hayat veriyor, hem de Batman’ın içme suyu ihtiyacını karşılıyor. Bu durumda Batman Çayı’nda oluşan en ufak kirlilik, Batman’ın içme suyuna sirayet ediyor. Çaya sıfır yapılması planlanan OSB’lere karşı çıkan kampanyacı, “Batman çayında pek çok balık türü yaşamakta ve çay suyuyla Batman’ın tarım alanları sulanmakta. Aynı zamanda hava kirliliği bakımından ilk sıralarda yer alan Batman’ın geleceğini tehlikeye atmakta,” açıklamasında bulundu. Zaten yıllarca kum ocakları, yasak avlanma ve vahşi sulama gibi yanlış uygulamalara maruz kalan Batman Çayı’nı korumak için başlatılan kampanya change.org/batmancayi adresinde.