Kahve fiyatlarına son bir ayda olumsuz hava koşulları nedeniyle %100' e yakın zam geldi.
Hürriyet’ten Esma Murat, Buğra Benlioğlu’nun haberine göre, kahve fiyatlarına son bir ayda yüzde 100' e yakın zam geldi. Brezilya'daki olumsuz hava koşulları nedeniyle fiyatların arttığı iddia ediliyor. Vatandaşlar fiyatların artması nedeniyle kahve içmeyi azaltacaklarını söyledi. Ağustos ayında 50 liraya satılan kahvenin kilosu artık 90 ila 100 lira arası satılmaya başladı. Bu durum aynı zamanda kahve çekirdeğinin ithalat maliyetini de arttırdı. Kahve fiyatlarındaki artış hem kahve satıcılarına hem de vatandaşların cebine yansıdı. Eminönü’nde kahve dükkanı olan işletmeci Selçuk Ünal ise, "Kahve fiyatlarında bir artış var, ve bu artış daha da devam edecek. Brezilya’da çok uzun zamandır yaşanmayan bir don olayı ve arkasında kuraklık Fiyat artışına neden oldu. Şu an kahve fiyatları yarı yarıya arttı. Fiyatlar daha da artabilir. Hatta kahve karaborsaya bile düşebilir. Kahve fiyatları arttıkça vatandaşların aldığı gramaj da azalıyor" ifadelerini kullandı.
Yayınlanan yeni bir rapor, 9 Avrupa ülkesinin elektrik arzından ödün vermeden 48,8 gigawatt'a (GW) yakın fosil yakıt kapasitesinin nasıl işletmeden çıkarılabileceğini ortaya koyuyor. Derhal emekli edilmeleri, ihtiyaç duyulmayan ve yeterince kullanılmayan tesislerde sabit işletme ve bakım maliyetlerini karşılamak zorunda kalmamanın bir sonucu olarak, her yıl 1,9 milyar Euro'lu tasarruf anlamına geliyor. Rapor ayrıca, fazla fosil yakıt kapasitesinin %77'sinin kömürden geldiğini tespit ediyor. IPCC AR6 ve Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) raporlarından elde edilen bulgular, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona giden küresel bir yolda, 2021 itibariyle hiç yeni kömür yatırımının gerekmediğini ve 2030 yılına kadar gelişmiş ülkelerde karbonu tutulamayan kömürlü termik santrallerin kullanımına son verilmesini gerektiğini gösteriyor. Fosil yakıtlı enerji santrallerinin hızlı bir şekilde kullanımdan kaldırılması ve yenilenebilir enerji ve şebeke esnekliğine yapılacak yatırımlar, son zamanlarda Avrupa'daki yangınlar ve sel felaketleri gibi yıkıcı iklim olaylarının önlenmesine katkıda bulunabilir. Fosil yakıt kapasite fazlasının emekliye ayrılması, halkın yararına her yıl yaklaşık 1,9 milyar Euro (2,1 milyar ABD Doları) tasarruf sağlayacak. Ayrıca, bu tasarrufların %88'i eski, kirletici kömürle çalışan termik santrallerin kullanımdan kaldırılmasından elde ediliyor. 7,1 GW'lık kömür santrali 2019 ve 2021 yılları arasında kullanımdan kaldırıldı ve 41 GW’lık kapasite fazlasının daha devre dışı bırakılması, yıllık 1,6 milyar Avro tasarruf sağlayacak. Planlanmış emekliliklerin hızlandırılması, vergi veren halk için azaltılmış enerji maliyetlerini ve düşük maliyetli sıfır karbon üretimine yapılan yatırımları destekleyebilecek finansman ve kaynakları serbest bırakacak. Bu aynı zamanda adil bir enerji dönüşümü sağlamak için kullanılmalı.
Kuzey Ormanları Araştırma Derneği, 7 yıldır Kuzey Ormanları Savunması’nın faaliyetlerine katkı vermek, Avrupa orman kuşağı kollarından biri olan Kuzey Ormanları’nı koruma çalışmalarının parçası olmak, gerek Türkiye gerekse dünya açısından hayati öneme sahip bir orman koridorunun savunma ve onarım faaliyetlerine katkı vermek amacıyla Nisan 2020 tarihinden itibaren çalışmalar yapıyor. Dernek “Kuzey Ormanları bir yandan İstanbul başta olmak üzere onlarca kent, kasaba ve köyün yegane su, nefes ve yaşam kaynağı olurken, diğer yandan sınırlı kaynakları ranta dayalı neoliberal üretim ve kentsel büyüme politikaları ile hızla tüketilmektedir. Kuzey Ormanları coğrafyasının istisnasız tüm mevkileri, tüm alt ekosistemleri, tüm Önemli Doğa Alanları (ÖDA) başta inşaat, enerji, madencilik ve orman endüstrisi olmak üzere uluslararası sermaye destekli / ortaklı şirketlerin işgali ve tahribi altında.” diyor. Kuzey Ormanları Araştırma Derneği tarafından hazırlanan ve Kuzey Ormanları’na yönelen tehdit ve tahrip unsurlarının neler olduğunu ve orman ekosistemine verdiği zararları ortaya koymayı hedefleyen “Kuzey Ormanları Tehdit Tahrip Raporu”nu web sitesinde yan, kuzeyormanlariarastirma.org adresinde bulabilirsiniz.
Deniz çöpleri ve mikroplastik kirliliğine karşı Karadeniz'e kıyısı olan Türkiye, Gürcistan, Romanya ve Bulgaristan'ın da katılımıyla ortak mücadele başlatıldı. Yürütülen projede pilot bölge seçilen Trabzon’un Sürmene ve Of ilçelerinde, deniz kıyısında 500 metrekarelik alandaki kirlilik araştırmasında maske, yüz perdesi gibi tıbbi atıklar dahil 2 bin 500 atık tespit edildi. Karadeniz'de kirlilik oluştuğunu söyleyen proje koordinatörü Doç. Dr. Coşkun Erüz, “Türkiye’deki 83 milyon insan için 32 milyar maske üretiliyor. Bunun yüzde 5’i bile doğaya karışsa korkunç seviye” dedi. Karadeniz Ekosistemini Korumak İçin Toplumsal Farkındalığı Artırarak Deniz Çöplerini Azaltma LitOUTer’ projesine Türkiye’de, Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi dahil oldu. Karadeniz'i tehdit eden deniz çöplerinin tespit edilerek, azaltmasının ve farkındalık oluşturulmasının amaçlandığı çalışmada, denizdeki atıkların yüzde 80’lik kısmının plastik olduğu belirlendi. Çöplerin dereler yoluyla taşınıp, kıyılara ulaşması üzerine model çalışması da yapıldı.