Los Angeles'ta yaşayan iklim bilimci ve yazar Peter Kalmus'ın, Scientist Rebellion (Bilim insanı İsyanı) hareketinin geçtiğimiz hafta düzenlediği eylemler üzerine yazdığı yazıyı paylaşıyoruz.
(Bu yazı 6 Nisan 2022 tarihinde The Guardian'da yayınlanmıştır.)
Çarşamba günü, Los Angeles şehir merkezindeki JP Morgan Chase binasının girişine kendimi kilitleyerek tutuklanma riskine girdim. Seyirci kalamazdım – ve sen de kalmamalısın.
İklim aktivistleri bazen tehlikeli radikaller olarak tasvir edilir, ancak gerçek tehlikeli radikaller, fosil yakıt üretimini artıran ülkelerdir.
– Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres
Ben bir iklim bilimci ve umutsuz bir babayım. Daha fazla nasıl yalvarabilirim? Ne olması gerekiyor? Meslektaşlarım ve ben, bu kadar dayanılmaz bir açıklıkla her taraftan ortaya çıkan bu felaketi durdurmak için ne yapabiliriz?
Çarşamba günü, Los Angeles şehir merkezindeki JP Morgan Chase binasının girişine iş arkadaşlarım ve destekçilerle kendimi kilitleyerek tutuklanma riskine girdim. Los Angeles'taki eylemimiz, Scientist Rebellion isimli kaygılı bir grup bilim insanı tarafından organize edilen, 26 ülkeden 1.200’den fazla bilim insanını içeren, yerel iklim grupları tarafından desteklenen uluslararası bir kampanyanın parçasıydı. Eylem günümüz, pazartesi günü yayınlanan ve toplumun nereye doğru gitmekte olduğu ile gitmemiz gereken yer arasındaki korkunç uçurumu detaylandıran IPCC 3. Çalışma Grubu raporunun ardından geldi. Hareketimiz hızla büyüyor.
JP Morgan Chase’i seçtik çünkü dünyadaki tüm yatırım bankaları içinde en yeni fosil yakıt projelerini JP Morgan Chase finanse ediyor. Yeni IPCC raporunun açıkladığı gibi, mevcut ve planlanan fosil enerji altyapısından kaynaklanan emisyonlar, şimdiden gezegeni 1,5°C'lik küresel ısınmanın üzerine itecek miktarın iki katından daha fazla; mevcut 1,2 °C’den çok daha yoğun bir sıcaklık, yangınlar, fırtınalar, seller ve kuraklık getirecek bir ısınma düzeyi.
Isınmayı 2°C'nin altında sınırlamak bile, ki bence bildiğimiz haliyle uygarlığı tehdit edebilecek bir ısınma seviyesi, emisyonların 2025'ten önce zirveye ulaşmasını gerektirecektir. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in pazartesi günkü basın toplantısında söylediği gibi: “Yeni fosil yakıt altyapı yatırımı yapmak ahlaki ve ekonomik bir çılgınlıktır.” Hal böyle iken Başkan Biden’ın, diğer dünya liderlerinin çoğunun ve büyük bankaların yaptığı tam olarak bu. Chase ve diğer bankaların fosil yakıt finansmanı aracılığıyla cinayetlere ve neokırıma katkıda bulunduğunu söylemek abartı olmaz.
Dünyanın çöküşü çoğu insanın fark ettiğinden çok daha kötü. Bilim, fosil yakıtlar gezegenimizi ısıtmaya devam ettikçe sevdiğimiz her şeyin risk altında olduğunu söylüyor. Benim için, tüm bunların en korkunç yönlerinden biri, günümüzün ve yakın gelecekteki iklim felaketlerinin “işlerin her zamanki gibi” yapılmaya devam edilmesiyle yan yana gelmesidir. Bu o kadar gerçeküstü ki, kendimi sık sık bunun gerçekten olduğundan emin olmak için bilimi gözden geçirirken buluyorum, bir tür bilimsel kabustan uyanma çimdiği atıyorum. Evet, bu gerçekten oluyor.
Geleni benim gördüğüm gibi herkes görebilseydi, toplum iklim acil durumuna geçer ve sadece birkaç yıl içinde fosil yakıtları bitirirdi.
Felaket tellalı olmaktan nefret ediyorum. Sadece ailemle birlikte olmayı ve bilim yapmayı tercih ederim. Ama alarmı çalmak için ahlaki olarak zorunlu hissediyorum. 2012'de astrofizikten yerbilimine geçtiğimde, gerçeklerin tek başına dünya liderlerini harekete geçirmeye ikna etmediğini fark etmiştim. Bu yüzden, giderek daha fazla endişelenirken, sosyal değişim yaratmanın başka yollarını araştırdım. Vatandaşların İklim Lobisi’ne katıldım. Kendi emisyonlarımı %90 oranında azalttım ve bunun nasıl tatmin edici, eğlenceli ve birleştirici olduğu hakkında bir kitap yazdım. Uçmayı bıraktım, başkalarını cesaretlendirmek için bir web sitesi kurdum ve akademik uçuşları azaltmak üzere Amerikan Jeofizik Birliği'ne baskı yapmak için meslektaşlarımı organize ettim. Amerika'da Fridays For Future organizasyonuna yardım ettim. Popüler bir iklim uygulamasının kurucu ortağı oldum ve Gezegen için ilk reklam ajansını başlattım. İklim mitinglerinde, belediye meclisi toplantılarında, yerel kütüphanelerde ve kiliselerde konuştum. Makale üstüne makale, açık mektup üstüne açık mektup yazdım. Her zaman sahicilikle, sağlam gerçeklerle ve kırılganlığı gösterme açıklıklığıyla yüzlerce röportaj verdim. Arkaplanda sayısız iklim aktivistini ve genç insanı cesaretlendirdim ve destekledim. Ve bunların hepsi benim kişisel zamanımdı ve bilimsel kariyerim için en ufak bir risk oluşturmadı.
Hiçbir şey işe yaramadı. Şimdi yumurta kapıda, çocuklarım için dehşete düşüyorum ve insanlık için dehşete düşüyorum. Ormanların ve mercanların kaybı ve biyolojik çeşitliliğin azalması konusunda derin bir keder duyuyorum. Ama işler ne kadar kötüye giderse gitsin, Gezegen için elimden geldiğince mücadele etmeye devam edeceğim, çünkü durum her zaman daha da kötüye gidebilir. Ve biz fosil yakıt endüstrisi ile diğer her şey pahasına daha çok kâr için süren büyük arayışa son verene kadar daha da kötüleşmeye devam edecek. Fiziği kandırmanın bir yolu yok.
Martin Luther King Jr, “Kötülüğü protesto etmeden kabul eden, aslında onunla iş birliği yapmaktadır.” demişti. Mecburiyetten ve bunca yorucu çabanın ardından, cahillerin aşağılamalarına ve zenginlerin gezegeni öldüren çıkarlarını korumak için tasarlanmış sömürgeci bir hukuk sisteminin cezalarına rağmen, özgürlüklerini özverili bir şekilde riske atanların ve bedenlerini Gezegen için tehlikeye atanların saflarına katıldım. Hepimizin onlara katılma zamanı geldi. Dayanışma duygusu harika bir merhemdir.
İklim bilimciler mi? Bunca zaman anlatmaya çalıştık.
*Peter Kalmus, Los Angeles'ta yaşayan bir iklim bilimci ve yazardır.
(Çeviri: Ceren Demirci)