'Playing for Change Band' müzisyenleri yaşadığımız gezegenin daha iyi, daha özgür ve daha adaletli bir yer olması için hepimizi şarkı söylemeye davet ediyorlar.
Radyo programıma da adını veren Babil’i sanatçılar çoğu zaman ezilen halkaların bir simgesi olarak betimlediler. İnsanlar arası eşitsizliği yasalaştıran Babil'i, Bob Marley ve günümüzdeki pek çok Reggae sanatçısı da mısralarında lanetle anarlar. Reggae ile özdeşleştirilen "Rasta"da yine Babil'e karşı protest bir duruşun sembolüdür. Babil'in baskı ve köleliğe dayanan dünyasından kurtulmak için saçlarını uzatan ve taramayan "Rastafaryanlar", bu şekilde Tanrıların kralı olarak gördükleri Jah'ın onları saçlarından tutarak kurtuluşun sembolü olan Zion şehrine götüreceğine inanırlar. Rastafaryan kültüründe Babil, mevcut kapitalist düzeninin ve sömürü sisteminin sembolüdür. Özellikle Jamaika'da Babil cümle içerisinde bir lanet kelimesi olarak kullanılır.
İnsanlığın Babil'le mücadelesi bitmeyecek gibi, ya dünya bir gün Babil olacak ya da Babil yıkılacak. Ama yıllardır Reggae dizelerinde bile yıkılamayan bir sistemi, bir fikri yıkmak nasıl mümkün olacak? New York, Roma, Paris, İstanbul, Tokyo belki çağlar sonra toprak olacak adı unutulan birçok şehir gibi, ancak Babil hep orada olacak. Çünkü Babil, duvarların ardına değil insanlığın en büyük mücadelesinin ardında saklı bir şehir.
Bu hafta Açık Radyo- 94.9’da yayımlanan 2019’un ilk “Babil’den Sonra” programında, küresel bir barış ve müzik hareketi olan 'Playing for Change' girişimiyle, dünyanın farklı ülkelerinden gelen müzisyenleri bir araya getiren 'Playing for Change Band'den şarkılar dinlettim.
Playing for Change
'Playing for Change' 2002’de başlayan küresel bir barış ve müzik projesi. Dünyanın çeşitli ülkelerinden müzisyenlerin, milyar dolarlık bir pazar endüstrisi haline gelen müzik sektörüne inat sadece sevdikleri ve tek yapabildikleri iş olduğu için müzik yapanların bir araya geldiği bir proje; Amerikalı yapımcı ve ses mühendisleri Mark Johnson ve Raan Williams’ın Timeless Media Group'u ile yarattığı, müzikle dünyaya ilham vermek, insanlar arasında müzik aracılığıyla bir köprü kurmak ve dünyaya barış getirmek isteyen bir multimedya müzik projesidir.
2002'de ortak kurucular Mark Johnson ve Raan Williams Amerika Birleşik Devletleri’nin sokaklarında bir mobil kayıt stüdyosu ve kamera ile kayıtlar yapmaya başlarlar. Ardından New Orleans, Barcelona, Güney Afrika, Hindistan, Nepal, Ortadoğu, İrlanda ve daha birçok ülkeyi dolaşıp, mobil kayıt cihazları ile aynı şarkıyı kendi tarzlarında yorumlayan yerel müzisyenleri kaydederler. Sonra bu kayıtları stüdyoda kurgulayıp yayımlarlar.
Bir süre sonra yolculuk boyunca tanıştıkları en iyi müzisyenleri 'Playing For Change Band' grubunda bir araya getirme fikri doğar.
Bugün de, grubun sevimli ihtiyar vokalisti ve ağız armonikası ustası Grandpa (Büyük baba) Elliot(ABD), Clarence Baker(Surinam- Hollanda), Mermans Masengo(Güney Afrika), Titi Tsiara( Güney Afrika), Keiko Komaki(Japonya), Jason Tamba(Demokratik Kongo Cumhuriyeti), Peter Buneta (ABD), Mathieu Aupitre(Fransa), Alidu(Gana), Oscar Cartaya(ABD) ve Pablo Correa’nın(Kolombiya) yer aldığı 'Playing for Change Band' dünyayı dolaşıyor; sevgi, barış ve umut mesajlarını dünyanın her yerine, bütün insanlığa yaymaya gayret ediyorlar.
'Playing for Change'in kurucuları, 2008 yılında dünyadaki çocuklar için müzik ve sanat okulları kurmaya ve gezegenimizin geleceği için umut ve ilham kaynağı olmaya adanmış, kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan 'Playing For Change Vakfı'nı da kurdular. Vakıf 2008'den beri Güney Afrika, Gana, Nepal, Mali, Ruanda, Tayland, Brezilya ve Bangladeş’te üç müzik okulu ve toplam on iki müzik programı gerçekleştirdi. Sizler de vakfın Web sitesinden maddi desteğinizi yapabilirsiniz.
Bu hafta Babil’den Sonra programımda 'Playing for Change Band'in sokak performanslarından ve konserlerinden seçtiğim şarkıları dinlettim. Programı kaçıranlar buradan dinleyebilirler.
2018 yılı bütün dünya için, bütün canlılar için zor bir yıl oldu. İklim yıkımıyla, ekonomik ve sosyal sorunlarla, savaşlarla, sonu hazin sonuçlanan göçmen hikâyeleriyle yüklü bir yıl olarak geride kaldı. Tabii geçtiğimiz yılın sonlarına doğru umudumuzu tazeleyen olaylara da şahit olduk. Bütün dünyada çocuklar kürsüleri, sokakları doldurdular. Geleceklerini sadece biz yetişkinlere bırakmadan cesaretle savunacaklarını da hepimize hissettirdiler…
'Playing for Change Band' müzisyenleri yaşadığımız gezegenin daha iyi, daha özgür ve daha adaletli bir yer olması için hepimizi şarkı söylemeye davet ediyorlar. Ancak el ele tutuşarak, şarkı söyleyerek, hangi renk ve dilden, kültürden olursak olalım, ortak dilimiz olan şarkılarla- müziklerle bu dünyayı daha iyi bir yer haline getirebileceğimizi söylüyorlar.
2019 yılı şarkılarla güzelleşen; hepimiz için, bütün canlılar için daha iyi, daha özgür ve daha adaletli bir yıl olsun.