1 Şubat 2008
• Star gazetesinin iddiasına göre, Ergenekon Operasyonu’nda, gazetemizin kurucusu Hrant Dink’in öldürülmesinin perde arkasına ışık tutabilecek çok önemli bulgular elde edildi. Yine aynı gazetenin iddiasına göre, cinayeti organize eden ‘Büyük abi’ye Ergenekon Operasyonu kapsamında ulaşıldı. • Yeni Şafak’ın haberine göre, örgüte yurtdışından beş yıl içinde 50 milyon doların transfer edildiği, transferlerin Türk Ortodoks Kilisesi’ne bağış adı altında yapıldığı iddia edildi. • Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Mehmet Ali Şahin, Ergenekon Operasyonu ile ilgili kararlılık mesajı vererek, “Organize suç örgütlerinin, terör örgütlerinin ve bunların kurmuş olduğu çetelerin ucu nereye kadar giderse gitsin, hükümetimiz sonuna kadar takipçisi olacaktır” dedi. ‘Büyük abi’ yakalandı mı? İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İstanbul Ümraniye’de bir gecekonduda ele geçirilen el bombaları ve patlayıcılara ilişkin soruşturma kapsamında ‘Ergenekon Terör Örgütü’ olarak isimlendirilen oluşum hakkında her geçen gün yeni iddialar ortaya atılıyor. Star gazetesinin iddiasına göre, Ergenekon Operasyonu’nda gazetemizin kurucusu Hrant Dink’in öldürülmesinin perde arkasını çözecek çok önemli bulgular elde edildi. Gazetenin iddiasına göre, cinayeti organize eden ‘Büyük abi’ye Ergenekon operasyonu kapsamında ulaşıldı. Star’ın haberine göre, V. K., F. K. ve Z. Ö.’nün Hrant Dink öldürülmeden bir gün önce 18 Ocak 2007’de yaptıkları şifreli e-posta yazışmaları deşifre edildi ve cinayette Yasin Hayal ile Erhan Tuncel’in üzerindeki ‘Büyük abi’ tespit edildi. Gazetede ‘Büyük abi’nin emekli binbaşı Z.Ö., emekli albay F.K. veya emekli general V.K. olduğu ileri sürüldü. Sabah gazetesi de ‘Büyük abi’nin bulunduğu iddiasına yer verdi. Gazetenin iddiasına göre, polis 20 gün önce üç kişi arasında geçen şifreli konuşmayı deşifre ederek ‘Büyük abi’nin ismine ulaştı. Star gazetesinin iddiasına göre, operasyonda örgütün ‘manifestosu’ ele geçirildi. Buna göre örgütte son sözü söyleyen ‘1 Numara’ V. K. değil. Onun da üstünde, ‘Kurmaylar’ oluşumunun içinde yer alan daha yüksek rütbeli bir kişi var. Yine Star gazetesinin iddiasına göre, geçtiğimiz Noel’de V. K. ile Sevgi Erenerol arasındaki telefon konuşmasında, Erenerol “Paşam, Dink’in ölüm yıldönümü için bir etkinlik düzenleyeceğiz. Sizi de bekleriz” diyor; Küçük de bu davete “İnşallah; bir işim olmazsa katılırım” şeklinde yanıt veriyor. Veli Küçük tutuklandı Bu arada, Ergenekon Operasyonu kapsamında gözaltına alınan, aralarında Veli Küçük, Muzaffer Tekin, avukat Kemal Kerinçsiz, Sami Hoştan, Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol, emekli albay Fikri Karadağ’ın da bulunduğu 8 kişi, “silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek”, “halkı Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek”, “silahlı terör örgütünün üyesi olmak”, “ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın almak, taşımak veya bulundurmak” suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüphelilerin ifadeleri Cumhuriyet Savcıları Zekeriya Öz ve Mehmet Ali Pekgüzel tarafından alındı. İstanbul Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararı ise 26 Ocak Cumartesi gecesi açıklandı. “Jitem’i kurdum” Milliyet gazetesinin haberinde, Veli Küçük’ün İstanbul’daki evinden alınan 12 bilgisayar CD’si ile üç ana bellekte yapılan incelemelerin sonucuna yer verildi. Gazetenin iddiasına göre, dokümanlarda, sokaktaki başıboş gençlerle ülkü ocaklarının etkisindeki gençlerin ‘Kuvayı Milliye ruhu içinde yetiştirilip eylemlere hazırlanması’ başlıklı bir metin bulundu. Yanı sıra, andarma İstihbarat Gruplar Komutanlığı’nı kurduğunu, bunun halk arasında JİTEM olarak bilindiğini söyleyen Küçük’ün “Kanunda yeri olan bir birimdir. Arşivleme alışkanlığından dolayı görev sırasında gelen belgeleri dosyalayarak muhafaza ettim. Emekli olduktan sonra da bu şekilde gelen belgelere yer verdim. Beni sevenler de bu tür belge akışını bana sağlarlar” dediği ifade edildi. Küçük’ün, evinde “Ergenekon”, “lobi” gibi belgelerin orijinal nüshalarının çıkmasını da ‘arşivleme hastalığı’ ile açıkladığı kaydedilerek “Bana Necip Hablemitoğlu’nun öldürülmesi olayı ile ilgili bilgi gelmedi. Nasıl öldürüldüğünü bilmiyorum” dediği iddia edildi. ‘TSK suç örgütü değildir’ Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Ergenekon operasyonuyla ilgili olarak “Her toplumda yasadışı yollara çıkan insanlar olabilir. Bunların yaptıkları yargı önünde görüşülür ve yargı kararını verir, o da uygulanır. Benim burada söylemek istediğim, bu konuyla ilgili başka bir şey var. Her fırsatta ortaya çıkan bu tür şeyleri TSK ile ilişkilendirme çabaları geçmişte de olmuştur, şimdi de oluyor. TSK bir suç örgütü değildir. TSK’da hata yapan cezasını yargı önünde çeker. Bu ilişkilendirme beyhude bir çabadır. Bir suç varsa ceza da vardır, bunu uygulayacak olan da yargıdır” dedi. BASINDAKİ İDDİALAR... ‘Ergenekon’la ilgili operasyondan bugüne kadar başta Star gazetesi olmak üzere basında yayınlanan önemli iddialar: • Star’ın haberine göre, örgütün bombalı eylemler ve suikastlarla ülkeyi kaosa sürükleyerek 2009’da askeri darbe için ortam hazırlamayı planladığı öne sürüldü. İddiaya göre Kürt kökenli işadamları, DTP’li milletvekilleri, bazı gazeteciler bu listedeydi. Bazı zanlıların evlerinden hedefteki kişilerin ev krokileri çıktı. Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’a suikast planlandığı, bir tetikçiyle anlaşıldığı ve Pamuk’un semtinde istihbarat çalışması yapıldığı iddia edildi. • Yeni Şafak’ın haberine göre örgüte yurtdışından beş yıl içinde 50 milyon doların transfer edildiği, transferlerin Türk Ortodoks Kilisesi’ne bağış adı altında yapıldığı iddia edildi. Kilisede, Ergenekon örgütünün üst düzey yöneticileri olduğu iddia edilenler ile haftalık olağan toplantılar yapıldığı öne sürülüyor. İddiaya göre polis iki ajanını patrikhaneye soktu ve ‘böcek’ diye bilinen dinleme cihazlarıyla örgütü izledi. Dink cinayeti öncesi, gözaltındaki bazı kişilerin, bu kilisede cinayet planını yaptıkları da önemli iddialar arasında. • Star’ın iddiasına göre örgüt, Susurluk skandalı sonrası ortaya çıkan Sakarya’daki ‘Ölüm Üçgeni’ni yeni suikastlarla hortlatmaya hazırlanıyordu. Ayrıca Hizbullah ve DHKP-C’yle de bağlantılı oldukları öne sürüldü. Yurtdışında uyuşturucu parasıyla zengin olan PKK’ya yakın işadamlarından tehditle para alarak, dolaylı yoldan da olsa uyuşturucu parasıyla örgüt finanse ediliyordu. Ergenekon: Vatanı “vatankurtarıcılar”dan kurtarma operasyonu
http://www.agos.com.tr/index.php?module=news&news_id=6794&cat_id=1
