Vakıflar Yasası Tartışılıyor

-
Aa
+
a
a
a

Agos

8 Şubat 2008

MHP: “Susan, dilsiz şeytan” “Karşı çıkmak vatan borcu”

CHP: “Ayasofya elden gidecek”

AKP: “Ayasofya’nın tapusu bizde”

AKP’nin TBMM’ye getirdiği Vakıflar Yasa Tasarısı’nın azınlık vakıflarının mal edinebilmesine olanak sağlayan maddesi, MHP ve CHP’nin sert muhalefetine rağmen 1 Şubat Cuma günü oy çokluğuyla kabul edildi. Söz konusu madde, Lozan’da azınlık olarak belirlenmiş cemaatlerin kurduğu vakıfların mal edinebilmesine ilişkin düzenlemeler içeriyor.

Üçüncü şahıslara geçen vakıf mallarının iadesiyle ilgili düzenlemeler içeren geçici 7. madde ise henüz TBMM gündemine gelmedi.

Aralarında Balıklı Rum Hastanesi Vakfı, Heybeliada Aya Triada Rum Ortodoks Vakfı, Fener Erkek Lisesi Vakfı ve Fener Rum Patrikhanesi avlusundaki Aya Yorgi Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı’nın da bulunduğu çok sayıda vakıf, İstanbul’un çeşitli yerlerindeki 1500’den fazla arazi ve mülkünü geri almak istiyor. Bu mülkler arasında mezarlıklar, ahşap evler, işyerleri, apartmanlar ve arsalar da yer alıyor.

Geçmişte Bet-Yaokov Musevi Sinagogu Vakfı’nıa ait olan arazinin üzerinde ise askerlik şubesi bulunuyor.

Yoğun tartışmalar yaşandı

MHP’lilerin “Karşı çıkmak vatan borcu” ve “Susan, dilsiz şeytan”, CHP’lilerin ise “Ayasofya elden gidecek” şeklinde ifadelerle muhalefet ettiği yasayı, AKP’liler “Azınlıklar vatandaş değil mi?”, “Ayasofya’nın tapusu bizde” sözleriyle savundu.

Kanunu eleştiren CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, “Vakıflar Kanunu’yla Sevr’deki hükümleri getiriyorsunuz. Bu Kanun, Lozan Antlaşması’nı tartışma konusu yapıyor. Türkiye’nin geleceğini dinamitliyorsunuz, farkında değilsiniz. Bu kanun, başa bela olacak. Bu kanunun özü tavizdir” diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Birgen Keleş de, yasanın, Türkiye’nin birlik, bütünlük ve toprağını, Lozan Antlaşması’nı hedef aldığını ileri sürdü. Keleş, “Yasa çıktığında Bozcaada ve Gökçeada’yı, başta Ayasofya olmak üzere tarihi eserleri, yabancılara tapulamaya hazırsanız, size söyleyecek bir şeyim yok” dedi.

MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay da “Eğer bu kanun yüce Meclis’ten çıkarsa, bu aziz vatanı emanet eden atalarımızın, Türk milletinin, gelecek nesillerinin, iki eli bu kanuna ‘evet’ diye oy verenlerin yakasında olacaktır. Milletvekillerine sesleniyorum: Vakıf duasını ve bedduasını unutmayınız. Değerli milletvekilleri, bu kanuna hayır diyelim. Büyük bir günahtan, büyük bir vebalden sakınalım. Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerine sesleniyorum: Bu yasayı aklınız, mantığınız, vicdanın kabul ediyor mu? Niçin susuyorsunuz? Basiretiniz mi bağlandı? İradeniz mi ipotek altında? Haksızlık karşısında susan, kötülük karşısında susan dilsiz şeytan değil mi bizim kültürümüzde...”

Bu sözlere cevap veren AKP Manisa Milletvekili İsmail Bilen ise, vakıfların çağdaş bir kanuna kavuşacağını savunarak “Medeniyetimiz sadece, haksızlık karşısında susanı ‘dilsiz şeytan’ addetmiyor, bir kişiye yapılacak yanlışı da yasaklıyor. Biz o kültürün, o medeniyetin parçası değil miyiz? Azınlıklar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil mi? Eşitlik kuralını nasıl men edebilirsiniz?” diye konuştu.

DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, kanuna ilişkin eleştirilerde “Vatan, millet, Sakarya havası” estirildiğini, bunu doğru bulmadığını belirtirken, Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç, düzenlemeyle “Rum Ortodoks Patriği’ne geniş yetkiler tanınacağını” savundu.