8 Temmuz 2007
Yasin Hayal'in iki mektupla savcılığa cezaevinden başvurması üzerine Hrant Dink cinayeti sanıklarından Erhan Tuncel ile Tuncay Uzundal'da savcılığa mektup gönderdi. Yasin Hayal dava başlamadan önce savcıya yazdığı mektupta, "Devlet görevlerinde kullanıldıysak bizim haklarımızı korumak devlete düşmez mi?" diye sitem ederken, Erhan Tuncel azmettirme iddiasını yalanladı. Tuncel mektubunda, "Hrant Dink cinayetini defalarca ihbar ettim" dedi. Davada yargılanan sanık Tuncay Uzundal ise, Erhan Tuncel'i ajan yapan kişinin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı olduğunu öne sürdü.
Hrant Dink cinayeti soruşturması sürerken Hrant Dink'in öldürülmesini azmettirdiği suçlamasıyla tutuklu yargılanan Erhan Tuncel, davanın görüldüğü İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne 3 sayfalık dilekçe gönderdi. Tuncel, devlete hizmet ettiğini, cinayetle de bağlantısının bulunmadığını öne sürdü.
'DEVLETE HİZMET EDİYORUM'Dilekçesinde, Tuncel, devlete hizmet ettiğini anlatarak şöyle devam etti: "Grup ile ilişkim irtibatta olduğum kamu görevlilerinin telkinleri ve yönlendirmeleriyle olmuştur. Cezaevinden çıktıktan sonra Yasin'e ve arkadaş çevresine yoğunlaşmam talep edilmiştir. Son zamanlarda ise yoğunlaşmam konusunda talep olmadığından bağım doğal olarak kopmuştur. Gruptakilerle (ev arkadaşlarım hariç) isitihbari faliyetler sonucu tanışmış, ilişkimi sürdür-müşümdür. Can güvenliğimi tehlikeye atmı-şımdır. Bunu karşılığında ücret almışımdır."
İDEOLOJİK BAĞIM YOK'Grup' olarak nitelendirdiği davanın diğer sanıklarıyla ideolojik bir bağı bulunmadığını iddia eden Tuncel, "Olaylar saygı duyduğum bir öğretim görevlisinin bir konu hakkında emniyet mensuplarına bilgi vermek amacıyla rica edip yönlendirmesiyle daha sonra konu hakkında yardım etmeye çalıştığım kişilerin, birim içiersinde görev almam ve aldığım görevi amirlerimin direktifleriyle ülkemize hizmet etmemden ibarettir. Tüm duyduklarımı zamanında doğru bir şekilde ilgili birimlere haber verdim. Defalarca bu konuyu ihbar ettim. Konunun deşifre edilmesi için talepte bulundum. Ayrıca bu iş benim yaptığım şekilde yapılır. Doğru bilgiyi alabilmek grubun güveninin kazanabilmesi için rakiple aynı kulvardaymışım gibi görünebilirim. Yapmış olduğum isitihbari faaliyetler sonucu failler rekor bir sürede yakalanmıştır. Gruba hiçbir olumlu katkım olmamıştır. Bütün gayretlerim ve olayın olmaması için çabalarıma rağmen olay vuku bulmuştur. Vicdani olarak müsterihim. Aleyhime olan uyudurma beyanları kabul etmiyorum." Tuncel tahliyesini istedi.
"DEVLET DİNK'İN KALEMİNİ KIRDI"Davada yargılanan bir diğer tutuklu Tuncay Uzundal, soruşturmayı yürüten savcısına gönderdiği mektupta Erhan Tuncel'i ajan yapan kişinin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı olduğunu öne sürdü. 'Terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılanan Tuncay Uzundal'ın da soruşturma savcısına mektup yolladığı anlaşıldı. Cinayetin azmettiricisi olduğu öne sürülen Erhan Tuncel'in ev arkadaşı Tuncay Uzundal, Hrant Dink'in öldüğünü Trabzon'da öğrendiğini ve polislerin kendisine, "Devlet Dink'in kalemini kırdı" dediğini öne sürdü.
"ERHAN'DAN HEP KORKTUM"Bir gün 'Nuri' adlı lokantada patronun oğlunun kendisine "Geçen gün Yasin 17 yaşında bir çocukla geldi. Seni sordu Yasin'i nerden tanıyorsun" diye sorduğunu anlatan Uzundal, "Ona zarf atarak, 'Yasin emniyete çalışıyor' dedim. Ertesi gün işyerinde benim başıma emniyet bir polis memuru dikti. Her yerden beni markaja aldılar. O. S'ye bayrak vererek kendimi Yasin'den korudum. Ona bayrak verdiğimi Erhan'a demedim. Yasin gitti söyledi. Erhan ve Yasin hala işbirliği yapıyordu. Bütün bunlar olurken benim yaşamak zorunda olduğum bir hayat, bitirmek zorunda olduğum okul vardı. Mahalle ayaklanmış kafiri vurmaya gidiyoruz diyordu. Jandarmaya sığınacaktım. Onlar da bu işin içinde olabilir diye korktum. Dink vuruluncaya kadar Erhan'dan hep korktum" diye beyanlarda bulundu.
DAİRE BAŞKANI AJAN YAPTIErhan Tuncel'i ajan yapan kişinin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı olduğunu bildiğini öne süren Uzundal, "Erhan'ın hareket ve yetki alanı çoktu. Erhan'ın günahı benimkinden azmış, o kazandı, Dink vuruldu. Erhan arkasındaki güçle benimle savaştı. Ne kadar çok devlet düşmanı olduğunu gözlerimle gördüm. Şimdilik hayattayım" dedi.