11 Ocak 2008
AKP’li Mehmet Ocaktan ve Kazım Ataoğlu, CHP’li Çetin Soysal, MHP’li Şenol Bal ve DSP’li Ayşe Jale Ağırbaş’tan oluşan komisyon, Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, kardeşi Orhan Dink, oğlu Arat Dink ve ailenin avukatı ile yaklaşık 1 saat 20 dakika süren bir görüşme yaptı. Alt Komisyon Başkanı Ocaktan, ziyaretin ardından, “Araştırmamızda bize yol gösterecek bilgiler verdiler. Bizim için de yararlı oldu. İyi bir görüşme oldu. Bundan sonraki çalışmalarımız açısından aydınlatıcı olacak” dedi. “Cinayetin aydınlatılacağına dair umudumuzu korumak istiyoruz” Gazetemiz kurucusu Hrant Dink’in ölüm yıldönümü yaklaşırken TBMM İnsan Hakları Komisyonu tarafından oluşturulan ‘Hrant Dink Cinayetini Araştırma Komisyonu’ üyeleri İstanbul Emniyet Müdürü, İstanbul Valisi ve Dink ailesiyle görüştüler. 4 Ocak Cuma günü Dink ailesinin Bakırköy’deki evine giden AKP milletvekilleri Mehmet Ocaktan ve Kazım Ataoğlu, CHP’li Çetin Soysal, MHP’li Şenol Bal ve DSP’li Ayşe Jale Ağırbaş’tan oluşan alt komisyon Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, kardeşi Orhan Dink ve oğlu Arat Dink ile görüştüler. Yaklaşık 1 saat 20 dakika süren görüşmede hazır bulunan Dink ailesinin avukatı, komisyonun çalışmaları ve görüşme hakkında Agos’a şu açıklamalarda bulundu: “Komisyon üyeleri aileye Hrant Dink cinayeti ile bağlantılı oldukları iddia edilen Trabzon Emniyet Müdürlüğü, Trabzon Jandarma Komutanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri hakkında bugüne dek hangi işlemlerin yapıldığını sordular. Kendilerine, cinayet ile bağlantılı oldukları yolunda ciddi iddialar bulunan kamu görevlileri hakkında 4483 Sayılı Memur ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun çerçevesinde, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri tarafından yapılan ön incelemelerin konu ve soruşturulan kişiler yönünden dar tutulduğu hususundaki şikâyetimizi ilettik. Ayrıca haklarında inceleme yapılan kamu görevlilerinin büyük bir kısmının soruşturma esnasında görevlerinden alınmadıklarını, kendileri hakkında yürütülmekte olan dava dosyalarına delil sunduklarını, beyanlar arasında çelişkiler bulunduğunu ve bu çelişkilerin giderilmediğini hatırlattık. İstanbul ve Trabzon Valiliği İl İdare Kurulu’nun yalnızca birkaç görevli hakkında soruşturma izni verdiğini ve kamu görevlilerinin birçoğunun soruşturulmasına izin verilmediğini, Bölge İdare Mahkemeleri’ne yaptığımız itirazların ise herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin reddedildiğini ve bu yolla da kamu görevlilerinin yargılanmalarının önünün kapatıldığını anlattık. Aile, komisyon üyelerinden, Hrant Dink’in öldürülmesinde ihmal ya da sorumlulukları bulunduğu iddia edilen Trabzon Emniyet Müdürlüğü, Trabzon Jandarma Komutanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri ile birebir görüşmeler yapmalarını, ilgili kişilerin ifadelerinin alınmasını, konu ile ilgili evrakların ve bilgilerin toplanmasını talep etti. İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişleri tarafından yapılan ön inceleme raporlarının ciddi eksiklikler taşıması, Trabzon ve İstanbul Valiliği İl İdare Kurulu kararları ile kamu görevlilerinin yargılanmalarının önlerinin kapatılması bizde karamsarlık yarattı. Buna rağmen cinayetin aydınlatmasında iddia sahibi olan her kuruma güven duymak ve umudumuzu korumak istiyoruz. Komisyonun objektif bir duruş sergilemesi, samimiyet ve kararlılıkla çalışması durumunda cinayetin aydınlatmasında önemli bilgilere ulaşabileceklerini düşünüyoruz. Komisyon üyelerinin İstanbul vali yardımcısı ile Hrant Dink arasında 2004 yılında yapılan ‘uyarı amaçlı’ görüşmeye katılan iki MİT mensubunun kimliklerini ve görüşmeye neden katıldıklarını sormamalarını hatalı bir tutum olarak değerlendiriyoruz.”
http://www.agos.com.tr/index.php?module=news&news_id=6589&cat_id=1