Bassekou Kouyate ve Ngoni

-
Aa
+
a
a
a

Ngoni* dünyada çok fazla tanınmayan bir müzik enstrümanı. Afrika topraklarına ait djembe, kora ve balafon gibi diğer yöresel çalgı aletlerine kıyasla, dünya müziğinin içinde olan kişiler tarafından bile çok iyi tanınmıyor. Oysa, bu 3–5 telden oluşan ut/gitar benzeri enstrümanın çok eski bir tarihi var. Çok geniş bir ritim ve ses yelpazesine sahip olan ve dünya müziği alanında alışılmışın dışında bir ses dehlizi sunan ngoni son dönemlerde ortaya çıkan başarılı çalışmalar sayesinde hak ettiği alakayı görmeye başladı. Ngoni üzerine çıkan en kapsamlı çalışmalardan biri, geçtiğimiz aylarda, Afrika müziğine aşina olan kulakların yakından tanıdığı Bassekou Kouyate tarafından kaydedildi. Ali Farka Toure, Kase Mady, Toumani Diabate ve Vieux Toure gibi Mali’nin tüm ileri gelen sanatçıları ile çalışmış olan Bassekou Kouyate bu çalışmasına kadar hep arka planda yer aldı. Söz konusu çalışması Segu Blue ile ön plana çıkan sanatçı, bu albümde çoğu kulakların yabancı olduğu ngoni enstrümanını kullanıyor. Dünyanın ilk ngoni tabanlı çalışması olan “Segu Blue” şimdiden klasikler arasında yerini almış bulunuyor.

 

Ngoni, müziksel aile olarak bilinen Griot’ların ilk enstrümanı ve Griot melodilerinin ilk çıkış noktası. Sözlerin yetersiz kaldığı yerde devreye girmesi ile bilinen ngoni, bir enstrümandan öte bir iletişim aracı. Tartışma, savaş ve kavgaları yatıştırması ile bilinen ngoni, Mali kültüründe barışçıl ruha sahip bir enstrüman olarak benimsenmiş durumda. Kavgalı bir ortamda ngoni çalmaya başlayınca her iki taraf kulaklarına ulaşan barışçıl melodiler sayesinde sakinleşme zamanı geldiğini bilir. Hatta ‘Kanjo’ adlı geleneksel bir parçanın sadece bu tür ortamlarda çalınmak üzere bestelendiği biliniyor. Öte yandan Mali kültüründe önemli bir yere sahip olan doğum, ölüm, sünnet ve düğün gibi kutlamalar hiçbir zaman ngoni olmadan yapılmaz. Bu da enstrümanın Mali halkı hatta tüm Batı Afrika kültürü için öneminin en büyük göstergesi. Diğer hiçbir enstrüman bu kadar önemli bir yere sahip değil, çünkü hiç biri ngoni kadar eski, prestijli ve büyüleyici değil.

 

Her ne kadar Afrika kıtasında yer alan tüm yaylı enstrümanların atası olarak kabul edilse bile ngoni, ne yazık ki zamanla diğer yerel enstrümanların parlamasıyla arka plana itildi. Arada sırada birkaç dünya müziği çalışmasında görünmenin haricinde, ngoni resmen kayıplara karışmak üzereyken, Bassekou Kouyate bu enstrümanı ele alıp güncel dünya müziği alnına soktu. Böylece geleneksel kalıplardan çıkartıp her türlü ritimle çalınabilecek hale getirdi. Adeta ölmek üzere olan bir enstrümana yeniden hayat verdi. 

 

Segu bölgesinde yer alan Garana köyünde hayata gözlerini açan Bassekou Kouyate, bir ngoni virtüözü olan dedesi Jali Musa Kouyate sayesinde 12 yaşında ngoni ile tanıştı. Ngoni çalan bir Griot ailesinden geldiği için bu kaçınılmazdı, çünkü sülale içerisinde ngoni enstrümanı her zaman babadan oğla geçen bir miras olarak benimsendi. Saf Griot kanı taşıyan Kouyate ailesi 10. yüz yıldan beri bu enstrüman ile özleşmiş durumda ve o zamandan beri ngoni ile müzik yapıyor. Diğer bir ngoni ustası olan babası Mustafa Kouyate tarafından ngoni eğitimi gören sanatçı, delikanlılık yıllarında köyünde yer alan her etkinlikte ngoni çalmaya başladı. Adeta köyünün vazgeçilmez müzisyeni oldu. 1981 yılında nispeten daha parlak olan Segu’ya yerleşen genç sanatçı, burada yerel sanatçılar ile tanıştı ve farklı enstrümanların katkısı ile her gece bir yerde konser verdi. Segu’da yapacaklarını tamamladıktan sonra, 1984 yılında başkent Bamako’ya gitti ve orada yerel bir grubun üyesi oldu. Üç yıl boyunca tüm ülkeyi dolaşan sanatçının yolu daha sonra o günlerde yavaş yavaş parlamaya başlayan kora virtüözü Toumani Diabate ile kesişti. Aynı müzik ruhuna sahip bu iki sanatçı birlikte çalışmaya başladı. Bu çalışmaların ilk meyvesi, Toumani Diabate’nin ikinci uluslararası çalışması olan, 1989 tarihli Djelika oldu. Bu başarılı albümle Bassekou Kouyate dünya müzik platformuna girmiş oldu.  

 

Ngoni ilk dinleyişte benzerlikler göstermese bile, dolaylı olarak bançonun atası olarak kabul edilmekte, bundan dolayı olsa gerek, doksanların başında Bassekou, Amerikan Konsolosluğu tarafından her yıl düzenlenen Banço Festivali için Amerika’ya davet edildi. Bu daveti hemen kabul eden Bassekou, böylece birçok dünya müziği sanatçısı ile birlikte çalma ve daha geniş kitlelere ulaşma imkânını yakaladı. Bu dönemde peş peşe yerel sanatçılar ile çalışmayı sürdüren Bassekou, sırasıyla Toumani Diabate’nın İspanya’da Flâmenko grubu Ketama ile birlikte kaydettiği Songhai 2, daha sonra Nehrin Blues Adamı Ali Farka Toure’nin Savane ve son olarak Ali Farka Toure’nin oğlu Viex Farka Toure’nin kendi adını taşıyan albümlerine önemli katkılarda bulundu. Bu zaman zarfında Bassekou Kouyate ufkunu genişletip kendine özgü repertuarını oluşturmaya başladı. Bassekou Kouyate, 2004 yılında, yanına aldığı dört akrabası ile birlikle “ngoni ekibi” anlamına gelen Ngoni Ba adlı grubu kurdu ve kendi topraklarına ait müziği detaylı bir şekilde irdelemeye karar verdi. Grup, yok olmakta olan Bamana ezgileri üzerine yoğunlaştı. Kıyıda köşede kalan ritimleri, kulaktan dolma melodileri ortaya çıkartıp, ngoni öncülüğünde yeni bir çehre ile dinleyenlere sunmaya başlayan ekip, bir anda Mali’de herkes tarafından kucaklandı.

 

Tam bir ngoni dörtlüsü olan ekip, Bamana müziğinin yüreği olarak kabul edilen büyük bas ngoni enstrumanını yeniden tasarlayarak (fazladan bir besinci tel ekleyerek) müziklerine katmaya karar verdi. Bundan sonra, sadece ritim, solo, akustik ve bas ngoni enstrümanlarının yer aldığı grup, yöresel müzikleri tek tek ele alarak kendilerine göre yorumlamaya başladı. Özellikle 1712-1861 yılları arasında hüküm sürmüş olan Bamana İmparatorluğu döneminden kalan müziklere konsantre olan oldular. 2006 yılında, dünya müziği seyyahı ve usta kalem Lucy Duran ile birlikte Bamako’da yer alan Bogolan Stüdyosu’nda çalışmaya başladılar. Her şey World Circuit müzik şirketinden mühendis Jeey Boys kontrolünde canlı olarak kaydedildiğinden, teknik açıdan oldukça zor bir süreç oldu. Bazen grup tarafından 2-3 ay üzerinde çalışılan bir aranjman Lucy Duran tarafından göz ardı edildi, bu da doğal olarak zaman zaman gerginliklere sebep oldu. Asıl amaç, Mali dışındaki bir çift kulağın ilgisini yakalamak olduğundan, stüdyo kayıtları tahminden uzun sürdü. Ancak 2007’nin ilk aylarında mutlu sona ulaşıldı.

 

Segu Blue, Mali’nin merkezinde yaşayan Bamana kabilesinin müziği üzerine yoğunlaşan bir çalışma. Mali’den çıkan benzer çalışmalara kıyasla daha akustik ve blues ezgilere sahip bir müzik. Farklı tonlarda ve ebatlarda bir ngoni ordusundan oluşan ekip, köklere inen yenilikçiliği ile dinleyen herkesin dikkatini yakalamayı başardı. Albüm, kaliteli kapak tasarımı ile Mayıs 2007’de müzik raflarında yerini aldı. Albüm, bir ngoni orkestrasının kayıtlarını sunmaktan öte, Kase Mady Diabate, Zoumana Tereta, Lobi Traore ve Bassekou’nun eşi Ami Sacko gibi Mali’nin önde gelen sanatçılarının müziksel katkılarını içeriyor. Albümde yer alan on dört geleneksel beste, Bamana müziğine dair detaylı bir araştırmanın sonucunda seçilmiş. Gelenekselliği günümüze taşıyan Bassekou Kouyate & Ngoni Ba ise dünyanın ilk ve tek ngoni dörtlüsü. Yansıttıkları ritimsel dünya ve icra ettikleri müzik, müzikseverleri önceden aşina olmadıkları diyarlara taşıyabilecek nitelikte.

 

 

* Hayvan derisi ile sarılmış ahşap bir vücuda sahip bir enstrüman. Gitarın farklı bir versiyonu. Şekil olarak ufak bir kanoyu andırıyor. Genellikle 3 telden oluşan enstrüman bazı ülkelerde 5 telli kullanılıyor.