Üçübiryerde: Beslenme, Sağlık ve İklim krizi...

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Yanlış besin maddelerine, yani entansif hayvancılık endüstrisine ucuz hammadde (yem) olarak kullanılan mısır soya vb. yetiştirilmesi ve yoğun şekilde işlenmiş gıda ürünleri için yılda 500 milyar (yarım trilyon) dolar bu şirketlere sübvansiyon olarak dağıtılıyor!

Fotoğraf: Getty Images

Guardian gazetesi özel muhabiri ve beslenme konusunda çığır açıcı iki kitabın yazarı Felicity Lawrence, 28 Ocak tarihli gazetede konuya bir kez daha –tabir caizse– damardan giriyor:

 

“Beslenme Tarzımız Bizi Öldürüyor – Gezegeni de...”

 

Bu başlığı taşıyan makalesinde yazar son bilimsel araştırma verilerine ve kanıtlarına dayanarak, küresel gıda sisteminin ekoloji ve sağlık açısından tam bir felakete yol açtığını belirttikten sonra –yine tabir caizse – tabuta bir çivi daha çakıyor:

 

“Bireysel eylemler de durumu kurtarmak için yeterli olmayacak.”

 

Lawrence, dünyanın en itibarlı tıp ve bilim dergilerinden Lancet’in bu yılın hemen başında 16 Ocak ve 27 Ocak sayılarında yiyeceklerimiz-içeceklerimiz, beslenme tarzımız, hayvansal besin endüstrisi, ve iklim krizi konuları arasındaki derin bağlantıları aynı derecede büyük bir derinlikle ele alan iki kıyamet uyarısını peşpeşe yayınladığını anlatıyor.

 

Dünyanın dört bir yanından saygın bilim insanlarının oluşturduğu komisyon raporlarından birincisinde mevcut gıda sisteminin hem insan sağlığını, hem de bizzat medeniyetin kendisini büyük risk altına soktuğu belgeleniyor. İkinci raporda ise obezite, beslenme yetersizliği ve iklim değişikliği dünyayı saran üç büyük pandemik (salgın) olarak ele alınıyor.

 

Özetle, kanıtlar şu yönde: Beslenme tarzımız iklim değişikliğinin ve biyolojik çeşitliliğin yıkıma uğramasının en büyük sebebi. Küresel beslenme sistemi toplam sera gazı salımlarının yüzde 30’unu, besi hayvanları da bunun yarısını (yüzde 14.5) oluşturuyor. Hayvancılık ve tarım endüstrisine (et, süt, peynir, yumurta vb.) dayalı çağdaş Batı tarzı beslenme dünyaya yayılıyor ve muazzam sayıda insanı şişmanlatıyor, hasta ediyor.

 

Beslenmeye bağlı hastalıklara yani önlenebilir kanserlere, kalp - damar hastalıklarına, inmelere, obeziteye ve diyabete bağlı olarak yılda yaklaşık 11 milyon insan ölüyor. 800 milyon gibi muazzam sayıda insan kronik beslenme yetersizliğinden mustarip. 2 milyar insan mikrobesin ve vitamin yetersizliği çekerken aynı anda 2 milyar insan da fazla kilolu ya da obez.

 

Beslenme tarzımızın bizim ve gezegenin yararına olmaktan –hatta iyice çığrından– çıkmış olmasının temel sebebi, Lancet Komisyonu'nun altını çizdiği gibi, dev şirketlerin güçlü çıkar yatırımları, yönü toptan saptırılmış ekonomik saikler ve sübvansiyonlar. Yanlış besin maddelerine, yani entansif hayvancılık endüstrisine ucuz hammadde (yem) olarak kullanılan mısır soya vb. yetiştirilmesi ve yoğun şekilde işlenmiş gıda ürünleri için yılda 500 milyar (yarım trilyon) dolar bu şirketlere sübvansiyon olarak dağıtılıyor!

 

Bunun yaklaşık 10 katı, yani 5tn $ (yazıyla Beş Trilyon Dolar) da endüstriyel tarımın har vurup harman savurduğu fosil yakıtların (mazot, dizel, kömür) sübvansiyonuna gidiyor!

 

Dev yiyecek - içecek şirketleri de yüzmilyonlarca doları:

a) sağlıksız yiyecek-içeceklerin reklamını yapmak ve

b) yiyecek-içecek tüketim tarzını değiştirmemizi önlemek üzere lobicilik

faaliyeti yürütmek için harcıyor.

 

Lancet Komisyonlarına göre sorun öylesine muazzam ve o kadar âcil ki, ancak hükümetlerarası bir sözleşme ile çözülebilir. (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli ya da Dünya Sağlık Örgütü’nün Tütün Ürünleri Denetimi Çerçeve Sözleşmesi gibi.)

 

İşin ilginç yanı, yazar Felicity Lawrence’ın makalenin sonunda bize hatırlattığı –ya da tabir caizse resmen kafamıza çaktığı– gibi, çağdaş Batı beslenmesi denen şey, bayağı yeni bir icat: Büyük ve küçükbaş hayvanların topraktan koparılması ancak İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, 1950’lerin ortalarında başlamış çünkü: Eski köye yeni icat!

 

Peki bu 'devrim' nasıl mümkün olabilmiş? Çok basit üçlü bir cevabı var aslında:

1) Ucuz enerji: Hayvanları 'toplama kampları'na tıkmak, sonra etini sütünü paketleyip satmak için;

2) Suni gübre: Hayvanlara yem yetiştirmek üzere tahıl üretimini devasa boyutlara çıkarmak için;

3) Antibiyotikte seri üretim: 'Sığırkentler'de tıklım tıkış yaşayan ve kendi pisliklerinde boğulan hayvanların kitle halinde ölmelerini engelleyebilmek için.

 

Vakanüvis ÖM