Kültürel Miras ve Koruma: Kim İçin? Ne İçin?'de Asu Aksoy ve Burçin Altınsay, 'Modern Bir Cumhuriyet Başkentinin Planlanması ve İnşası' başlığıyla Ankara'nın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne girmesini Geçici Liste Başvuru dosyasının hazırlık çalışmalarını bizzat yürüten ekipte yer alan öğretim üyesi Savaş Zafer Şahin ve Elvan Altan ile ele alıyorlar.
Programlarımızda sık sık ele aldığımız konuların başında kentsel dönüşüm maksadıyla yıkılan ve kaybedilen modern mimarlık mirası vakaları geliyor. Ancak geçtiğimiz günlerde modern mimarlık mirası konusunda 'müjdeli' bir haberle karşılaştık. Ankara, 'Modern Bir Cumhuriyet Başkentinin Planlanması ve İnşası' başlığıyla Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne girdi.
Konuyu Ankara’nın Geçici Liste Başvuru dosyasının hazırlık çalışmalarını bizzat yürüten ekipte yer alan öğretim üyesi Savaş Zafer Şahin ve Elvan Altan ile konuşuyoruz.
Ankara’nın başvuru dosyasını özgün kılan yönü, başkentin 1920-1970 arası dönemine damgasını vuran ve şehri Ulus’tan Çankaya’ya kat eden Atatürk Bulvarı omurgası etrafında ulaşım ağları, kamusal yapıları, konutları ile modern kentsel yapılı çevrenin gelişimini kurgulamış olan planlama yaklaşımının üstün evrensel değere sahip koruma öznesi olarak tanımlanmış olması. Konuklarımız ile Dünya Miras Listesi’ndeki diğer başlıklarla karşılaştırıldığında özgün ve biricik olan bu yaklaşımın nasıl kurgulandığını, hazırlık ve başvuru sürecinin nasıl yönetildiğini ele alıyoruz. Ankara’da son dönemde önemli modern mimarlık mirası örneklerinin tescillenip korunmak yerine yıkıldığını gördük. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giden sürece başlamış olmak nihayet bu önemli mimari kültür varlıklarının ve dokularının korunmasını sağlamak açısından ne tür katkı sağlayacak, bunu hep birlikte göreceğiz.
UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmek demek; ister yapı ölçeğinde olsun, ister sit alanı olsun, peyzaj olsun ya da doğal varlık olsun, kültürel miras değerinin sahiplenilmesi ve korunması sürecinin UNESCO Dünya Miras Komitesi tarafından takip edilmesi anlamına geliyor. Listeye girmek söz konusu miras alanının bulunduğu ülkelere elbette bir prestij de getiriyor.UNESCODünya Mirası Sözleşmesine imza koyarak taraf olan devletler - Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bunlardan birisi - listeye alınarak Dünya Mirası ilan edilen alanlarını insanlık adına korumakla yükümlük altına giriyorlar. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kabul edilmek için taraf devletler aday yerle ilgili başvuru dosyası hazırlayarak Dünya Mirası Merkezi’ne başvuruyorlar, bu sürecin ilk adımı da UNESCODünya Mirası Geçici Listesi’ne alınmak. Bu geçici listede olmak eninde sonunda esas listeye alınacağı yönünde bir niyet göstergesi. Daha sonra listeye kabul için yapılması gereken çalışmalar başlıyor, bütün bu başvurular ancak taraf devletin kabulü ve onayı ile gerçekleşiyor.
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde 2024 itibarıyla bütün dünyadan bin 223 alan içinde Türkiye’den 21 miras alanı var, Geçici liste ise daha kalabalık; 2025 itibarıyla listede Türkiye’den 80 miras alanı var.Son kabul edilen de 'Ankara' oldu. Detaylar için aşağıdaki UNESCO linklerine bakılabilir.
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde ve Geçici Listede Türkiye’den hangi alanlar var?
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde Türkiye Dosyaları
'Ankara kentinin UNESCO Dünya Miras Alanı adaylığı için bir öneri ve eylem planı': Savaş Zafer Şahin'in makalesi buradan görülebilir.