20 Ağustos 2007 The Independent
Gazetelerin başlıklarındaki “bombacılar”, “anarşistler” ve “eko-köktenciler” şeklindeki homurdanmalar arasında, bu hafta sonu Kitle İmha İklimi’ne karşı Heathrow’daki protestocuları izleyen sıradan insan “Neden?” diye soracaktır.
Öyleyse neden bu kadar insan Heathrow havaalanına üçüncü bir pist inşa edilmesinden bu kadar rahatsız olup, bunu protesto etmek için binalara tırmanmayı ve polis ile çatışmaya girmeyi göze alıyor? 1960’ların sonuna doğru John Darley ve Bibb Latané adlı iki psikolog bizim bu olayda protestocuların neden bu denli bir çaresizlik içinde olduklarını anlamamızı kolaylaştıracak bir deney yaptılar. Denek – adı Linda olsun – üç kişi ile birlikte yüksek bir binanın tepesindeki bir odaya konur. Diğer üç kişi sokaktan bulunmuş rastgele insanlar olarak Linda’ya tanıştırılır ve hepsinden deney başlamadan önce bir form doldurmaları istenir. Hemen ardından odaya kalın kara bir duman dolmaya başlar.
Linda diğer üçünün bu dumana tepki vermeme talimatını almış oyuncular olduğundan habersizdir. Bu deneyde Darley ve Latané’in insan doğası üzerine ulaştıkları bulgu olağanüstüdür. Dumanı gören Linda, önce diğerleri ile endişeli bir ifade ile göz teması kurmaya çalışmış ancak onların formu doldurmayı sürdürdüklerini görüp kendisi de aynı şeyi yapmıştır. Bu deneyi ne kadar tekrarlasalar da Linda –veya diğer düzinelerce denek, –ancak nefes almanın imkânsız hale geldiği noktada kalkıp, diğerlerini durdurarak “Yangın var!” demiştir.
Biz de topluca, dumanla dolmakta olan odamızda oturmuş hiç bir şey olmuyormuş gibi işlerimizi sürdürüyoruz. Kaydedilmiş en sıcak yılların hepsi son 20 yıl içinde. Kasırgaların yoğunluğu 1970’lerden bu yana iki kat arttı. Bugün, şu anda, Bangladeş’in yarısı sular altında. Arktik buz tabakası biliminsanlarının öngörüsünden daha hızlı bir şekilde yok olmakta. Ancak, herkes her şey normalmişçesine yaşamını sürdürmekte. Başınız önünüze eğin ve formunuzu doldurmaya devam edin; her şey iyi olacak.
Heathrow’a üçüncü bir pist inşa etmek, “burada duman filan yok ki zaten” anlayışının en belirgin semptomu. Bilim tartışılmaz bir biçimde gösteriyor ki, her bir havaalanı küçük bir iklim kıyımı adımı ve havalanan her uçak, gezegenimizin bu iklim sarmalını kaosa biraz daha yaklaştırmakta.
Eğer protestocular –ve bilimin önlerine koyduklarını hazmedebilen milyonlarca insan – hava ulaşımının gelişmesini durduramazsa İngiltere’nin en mütevazı karbon salımı hedefini bile tutturamayacağı garanti. Gezegenimiz biz fark etmeden ayaklarımızın altında fokurdayan bir kaya parçasına dönüşüverecek. Protestocular işte bu nedenle Heathrow’dalar ve yine bu nedenle haklılar.
(Çeviren: Neşet Kutluğ)