Samsun'un Çarşamba Ovası'ndaki oluşumu binlerce yıl süren tarım toprakları sanayi tesisine çevrilecek. Akademisyen ve konu uzmanları çağrılmadan, Ak Parti yetkilileri ile ticaret, sanayi ve ekonomi birimlerinin Valilikle yaptığı toplantıda aldığı bu karara Samsunlular tabiri caizse, inanmak istemiyor. Söz konusu alan havalimanı ve Yeşilırmak arasında kalıyor. Bu hafta Samsundaydık.
Samsun'un birincisi sınıf tarım arazisi olan Çarşamba Ovası’nı sanayiye açmak için girişimlere başlandı. Yeşil Bülten'de bu hafta ekoloji mücadelesini yerinde takip ettik ve Samsun Çevre Platformu (SAMÇEP) Sözcüsü Mehmet Özdağ ile bölgedeki yıkımın perde arkasını konuştuk.
Programdan notlarla Yeşil Bülten'i dinleyin.
* Konuğumuz @mozdag55 anlatıyor; Samsun nasıl oldu da zaman zaman 1990'ların sonu, 2000'lerin başında mobil santral süreciyle gündeme geldi? O zamana Samsun'da çevre mücadelesi başladı. Fuel-Oil'den Doğalgaz'a döndü santral yapıları ve o zaman mahkeme salonlarında takibe döndük.
* Miting sonrasında halkın santralı basmaya gittiği sırada neredeyse halk ayaklanması süreci yaşamıştık. 2007'de kritik bir şey gördük bu topraklarda, MaviAkım Projesi. O projenin bittiği yer Durusu Köyü. O zaman "Türkiye Avrupa enerji merkezinin arz noktası olacak" dedi Erdoğan. Bu cümle kritik bir sürece işaret etti.
* Bu cümle bizi ürkütmeli. O zamandan beri Samsun'un ortası HES'lerle gündeme geldi, ardından batısı yani Sinop Nükleerle uğraşırken, Gerze'de 1000Mv'lık Termik Santralı yaptırmama mücadelesi verdi. 2010-2014 arası ciddi mücadeleler verdik ama durduramadık bazılarını. Oldukça geniş bir alanda, her yanımızdan böyle projelerle çevrildik.
* OMV'nin 900 MW'lık santralı yapıldı, kömürlü termik santral. Doğalgaz çevrim santralının da gereksizliğini ortaya koymuştuk, bunun da bir rant projesi olduğunu anladık ve Terme'deki diğer santral için halka bunun gereklilik olmadığını anlatabildik.
* 10-15 yıl öncenin mücadele yöntemleri ile bugünü kuramayacağımızı farkettik ve Gerze'deki Yaykıl köylülerinin bunu öğretebileceğini farkettik. Yaykıllılarla, Terme Köylülerini EMO'da biraraya getirdik ve tecrübelerini anlatmalarını istedik.
* Farklı mücadele alanlarının birlikte çalışmaya başlaması oldukça önemli bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Özdağ anlatmaya devam ediyor; Bununla sınırlı kalmadı bu iş. Bütün sınırlarda proje yapıldı. Güneye indiğinizde Merzifon'a kadar kömürlü termik santral. Mahkemeye gidiyoruz ama kümülatif etkileri zabıtlara geçiremiyoruz.
*70 km.'lik bir sahil şeridindeki kirletici unsurlar, ve hemen 100 km ötemizdeki kirleticileri saydım size. Hakim rüzgarları biliyoruz, bizler asit yağmurları altında olduğumuzda olduğumuzu biliyoruz.
* Biz farkettik ki bu sadece mühendis, mimar işi değil, doktorlar, barolar, sendikalar herkes bize katıldı. Bizler halkın desteğiyle başardık demiyorum, çorbada tuzumuz var. Mücadelenin en önündekiler Termeli kadınlar, Amasya Suluova kadınlar, Merzifonlular
* Ana hatlarıyla konuşacağız, Samsun Havaalanı'ndan Yeşilırmak'a kadar olan çok büyük bir alanda Samsun Ovası'nı tehdit eden projelerin kararı alınmış durumda. Özdağ bu kararların alındığı toplantıyı anlatıyor. "10 Ağustos'ta İl Ekonomi Toplantısı yapılıyor, TMMOB çağrılmamış, Ak Parti haricinde çağırılan yok"
* Akademik çevre yok. Toplantıda alınan kararlar bize tebliğ edildi. Biri Samsun Tersane alanının faaliyete geçirilip geçirilmeyeceğinin araştırılması. Sahilde. Aksa Tarım'ın kullandığı alana fabrika kurulup kurulmayacağına bakılması.
* Üçüncü madde ise, Samsun Havalimanı'ndan Yeşil Irmak'a kadar olan bölgenin sanayi alanı olarak ilan edilmesi. Burası yüzyıllar içinde oluşmuş. Sadece ticaret, sanayi ve ekonomiyle ilgilenen bir kuruma bunun görevi veriliyor.
* Böyle bir karar hangi Sanayi Odası hayır der? Biz buraya sanayi fabrikası kurdurmayacağız, kendimizi siper edeceğiz. Bize atalarımızdan kalmış, parayla değeri ölçülemeyecek bir alanı bırakmayacağız. En değerli tarım toprağı sanayi bölgesi olmak üzere.
*Bu ekonomik krizi doğa talanı için fırsata çevirme projesidir. Doğru projelerle Türkiye bu krizi aşacaktır ama bu krizle gözden çıkardığı milyonlarca yılda oluşmuş tarım toprağı geri dönmeyecektir. Bugün, en önemli mücadele herkesin yaşadığı yere sahip çıkması.
* Dereköy Balıkçı Barınağı Kızılırmak Deltası'nda yanlış yere yapılmıştır. Kıyı bozulması yaşanmaktadır. Bugün Atakum Yat Limanı isimli hesapsız ve bilime karşı yapılan proje de yanlıştır. Buna da internetten bakmanızı öneririz.
* Yeni yayın döneminin ilk programında. Samsun'daydık, Çevre Platformu Sözcüsü Mehmet Özdağ anlattı. "Mücadele eden kazanacak" diyor.
