Ufuk Turu’nda Ahmet İnsel'in gündeminde Lübnan, Almanya ve Kolombiya'daki seçimler ve Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasındaki gelişmeler yer aldı.
Ahmet İnsel bu hafta Ufuk Turu’na Lübnan’da pazar günü gerçekleştirilen milletvekili seçimleri ile başladı. Seçimlerin en anlamlı sonucunun geçen seçimlere nazaran katılımın daha da düşmesi olduğunu belirten İnsel, %41,5 olan katılımın seçim sonuçlarını büyük ölçüde belirlediğini aktardı. Özellikle Hristiyan cephesinin önde gelen partisi Lübnan güçlerinin oyunu ciddi oranda arttırdığını belirten İnsel, mevcut cumhurbaşkanının partisinin ise ciddi oy kaybettiğinin altını çizdi. İnsel, Hizbullah’ın belli oranda oy kaybettiğini ve kendisine destek veren partilerle beraber sahip olduğu çoğunluğunu büyük ihtimalle kaybedeceğini aktardı. Esas düşündürücü olan olayın bağımsız adayların 7-8 ayrı listede bulunarak seçime girip birbirlerini tökezlemiş olduğunu aktaran İnsel, bütün bunlara rağmen geçen mecliste bir milletvekiline sahip olan bağımsızların bu seçimlerde 12’ye çıktığını ama bu durumun meclisteki güç dengesini çok etkilemediğini aktardı. Yurtdışı seçmen katılımının bu seçimlerde yaklaşık %60 olduğunu belirten İnsel, bu durumun seçim sonuçlarını kısmen değiştirebileceğini aktardı. Bu seçimlerin Saad Hariri’nin Sünni partisinin boykot ettiği seçimler olduğunu hatırlatan İnsel, seçimlere katılımın azalmasının sebeplerinden birinin de bu olduğunu belirtti. İnsel birçok seçim bölgesinde seçim gününde seçim sandıklarının etrafında oy satın alınması gibi sahnelerin oluştuğunu, hatta bazı bölgelerde yoksul kesimlerin seçim sandıklarının kapanma saatine kadar beklediğini bu şekilde de alacakları paranın artacağını düşündüklerini anlattı. İnsel, ciddi bir ekonomik kriz yaşandığını bu kriz karşısında ise beklenin aksine mevcut iktidara karşı tarafların ittifak halinde seçime girmediğini aktardı.
Almanya'da eyalet seçimlerinin kazananı Yeşiller
Lübnan seçimlerinden sonra eyalet seçimlerinin yapıldığı Almanya’ya değinen İnsel, Almanya’nın nüfus açısından en kalabalık bölgesinde en büyük kaybedenin sosyal demokrat parti olduğunu belirtti. Diğer taraftan Hristiyan demokratların oylarını %1-2 oranında arttırdığını aktaran İnsel, en kazançlı çıkanın ise yaklaşık 12 puan bir artış ile Yeşiller olduğunun altını çizdi. İnsel seçim sonuçlarını, “birinci gelmese bile büyük kazanan Yeşiller Partisi oldu” şeklinde değerlendirdi. Eyalet başkanlığının sosyal demokratlardan Hristiyan demokratlara geçeceğini belirten İnsel, 1950’lerden beri sadece iki defa sosyal demokratların yönetimi kaybettiğini hatırlattı. Yeşiller’in büyük oy artışını sağlayan etkenlerden birinin Rusya saldırısı karşısında Yeşiller’in Ukrayna’ya yönelik ciddi bir destek kampanyasının başını çekmiş olması olduğunu belirten İnsel, sosyal demokratların Rusya ile iyi ilişkiler kuralım tarihinin bulunmasının Ukrayna’ya destek konusunda Yeşiller’in başı çekmesine sebep olduğunu bu durumun da seçmen desteği getirdiği iddiasını aktardı.
Kolombiya'da eski gerilla Petro seçimlerden birinci
Almanya seçimlerini takiben Kolombiya’da 29 Mayıs’ta gerçekleşecek olan başkanlık seçimlerinden bahseden İnsel, mevcut Başkan Duque’nin de popülaritesinin ciddi şekilde düştüğünü, bunların nedenleri arasında ise Covid krizi, destek programlarının devam etmemesi, klasik sağ liberal politika yürütme çabaları olduğunu aktardı. İnsel, solun adayı eski gerilla olan ve Bogota’da belediye başkanlığı yapmış olan Gustova Petro’nun 5 milyon kişinin katıldığı bir ön seçimde oyların %80’inini alarak birinci geldiğini, ikinci gelenin ise Afro Kolombiyalı bir kadın olan Marquez olduğunu ve başkan yardımcısı olarak kendisinin sunulduğunu aktardı. Marquez’in sloganlarından bazılarını aktaran İnsel, Marquez’in yoksulların, kadınların hareketi olan kendi hareketini “hiçbir şey olanların hareketi” olarak tanımladığını, diğer bir sloganın ise “benim çünkü, biz biziz” olduğunu belirtti.
Fransa'da milletvekili seçimlerinde solun ittifakı
Son olarak ise Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasındaki gelişmelere eğilen İnsel, 12 ve 19 Haziran’da milletvekili seçimlerinin birinci ve ikinci turunun yapılacağını hatırlattı. Dört sol partinin ittifakta birleşmesinin önemli olduğunu hatırlatan İnsel, milletvekili seçimlerinde her seçim bölgesinde ittifakın tek aday üzerinde anlaşarak seçime gireceğini belirtti. Ekolojik ve Toplumsal Halk Hareketi adını taşıyan ittifakın 577 seçim bölgesinde tek aday ile seçime gireceğini fakat adayların 20 Mayıs Cuma gününe kadar belirlenmesi gerektiğini aktaran İnsel, 30-40 bölgeye yakın yerde belirlenen sol adayı reddeden ve söz sahibi olamadığını düşünen yerel örgütlerin muhalif aday gösterebileceğini belirtti. Solun bu birliğinin en büyük darbeyi aşırı sağ parti adaylarının ikinci tura kalmasını engelleyerek vuracağını aktaran İnsel, ikinci tura kalabilmek için geçerli oyların değil kayıtlı seçmen sayısının %12’sinden fazla oy almak gerektiğini hatırlattı. Sol ittifakın milletvekili seçimlerinde beklenenin üzerinde milletvekili çıkarması durumunda çoğunluğu ele geçiremese bile ana muhalefet grubu olmayı garanti altına alacağını belirten İnsel, böyle bir durumda da her partinin kendi gruplarını kuracağını hatırlattı. İnsel son olarak Almanya seçimlerinin yanında Fransa’da Ukrayna konusunda alınan pozisyonların hemen hemen aynı olması sebebiyle seçimde gündeme gelmediğini de belirtti.
(Program özetini hazırlayan gönüllümüz Eda Kılıç'a teşekkür ederiz.)
