Balıkçılık sezonun başladığı bu hafta, Tohumdan Hasada Ekolojik Yaşam’da Slow Food Türkiye Fikir Sahibi Damaklar hareketinin lideri Defne Koryürek'le, 13 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve 2016-2020 yılları arasında Türkiye’de balıkçılığın kurallarını belirleyecek 4. Tebliğ'i, lüferin ve diğer balıkların geleceğini konuştuk.
Söz konusu tebliğ türü tehdit altında olan orfozun avlanmasını ilk kez yasaklasa da, deniz ekosistemi üzerinde olumsuz etkiye sahip olacak iki önemli değişikliği beraberinde getiriyor.
. Lüferin avlanma boyu 20 cm’den 18 cm’e düşürülüyor
. 1 Eylül – 15 Ekim tarihleri arasında Marmara Denizi’nde 45 gün süreyle ışıkla avcılığa izin veriliyor
Her iki değişikliğin de halihazırda avlanma ve kirlilik ile baskı altında bulunan deniz ekosistemi üzerinde olumsuz etkiler bırakması kaçınılmaz. Bilimsel araştırmalar ile lüferin yumurtlayabilmesi için ulaşması gereken boyu en az 27 cm olarak ortaya koymuşken* avlanma boyunun 20 santimden 18 santime düşürülmesi türün İstanbul Boğazı’dan kaç kez daha geçebileceğinin insafını balıkçılık endüstrisinin eline bırakıyor. Hiçbir bilimsel dayanağı olmayan, hatta araştırmaların gösterdiği yönün aksine atılan bir adım niteliği taşıyan bu avlanma boyu değişikliğinin yanı sıra 45 gün süreyle ışıklı balıkçılığa izin verilmesi de av baskısını arttırarak uzun dönemde denizlerimizdeki balık popülasyonuna ve deniz ekosistemine zararlı sonuçlar doğurma riskini taşıyor.
TÜİK verilerine göre sanayide yem, yağ ve balık unu hammaddesi olarak kullanılan hamsi ve çaça dışında avlanan balık miktarları 2006’dan bu yana %52 düştüğü bu dönemde artık kaybedilecek zaman kalmadı. Balıkçılığa ve deniz ekosisteminin önemli bir parçası olduğu kadar, kent ve mutfak kültürümüzün de o denli içine işlemiş balıklarımıza farklı bir gözle bakmanın ve onlar için harekete geçmenin zamanı geldi de geçiyor bile.
Yıllardır bu noktadan hareketle lüferin sesi olan Slow Food Türkiye Fikir Sahibi Damaklar hareketinin lideri Defne Koryürek’le tebliğin etkilerini, lüferin ve diğer balıkların geleceğini konuştuk.